Translate.vc / portugués → turco / Gaines
Gaines traducir turco
429 traducción paralela
Agência de publicidade Bracket, McGalpin Gaines.
Reklam ajansı Bracket, Mc Galpin ve Gaines.
Sou a Carol Templeton da Bracket, McGalpin Gaines.
Ben Carol Templeton, Bracket, McGalpin ve Gaines'den.
A nova na Bracket McGalpin und Gaines.
Bracket, Mcgalpin ve Gaines'in yeni elemanı.
Estou com o Sr. Gaines, e gostávamos de saber que tipo de produto é o Vip.
Gaines Florida'dan döndü. Vip konusunu tartışıyoruz.
Isto é... para a Miss Carol Templeton da Bracket, McGalpin Gaines.
Daha doğrusu... Bayan Carol Templeton'a verin. Kendisi McGalpin ve Gaines'de çalışıyor.
Assistente de pesquisa do Holborn Gaines.
Bay Holborn Gaines'in araştırma asistanı olacağım.
O Holborn Gaines?
Holborn Gaines mi?
O Raymond Shaw é assistente privado do Holborn Gaines, o nosso jornalista político mais respeitado.
Raymond Shaw, Holborn Gaines'in güvenilir bir yardımcısı,.. ... ki kendisi en çok saygı duyulan gazetecilerdendir.
Sr. Gaines.
Bay Gaines.
Era o Sr. Gaines, do jornal dele.
Gazeteden bay Gaines'ti.
Holborn Gaines?
gazetedeki patronu, bay... Holborn Gaines olmasın?
Com o Sr. Gaines fora de acção, não se pode dar o caso de ele próprio vir a ocupar esse cargo tão influente?
Bay Gaines yoldan çekilirse,.. ... onun saygın işi de Raymond'a verilmez mi?
Eu, o Sr. Gaines.
Benim bay Gaines.
Depois matei o Sr. Gaines.
Daha sonra bay Gaines'i öldürdüm.
- O Sr. Gaines vai recebê-lo.
- Mr. Gaines Şimdi sizi görecek.
- A Sra. Gaine vai se divorciar. - Oh, grande merda.
Bayan Gaines boşanmak üzere.
Conhece alguma destas pessoas, Mr. Gaines?
Bu insanlardan tanıdığınız var mı, Bay Gaines?
- O nosso velho amigo, Frank Gaines.
- Eski dostumuz Frank Gaines.
Podemos ajudá-lo, Sr. Gaines?
Size nasıl yardımcı olabiliriz Bay Gaines?
Gaines, você não vai ter notícias nossas amanhã, nem na semana que vem, ou no ano que vem.
Gaines, seni ne yarın, ne gelecek hafta, ne de gelecek yıl aramayacağız.
- Recebido, Sr. Gaines.
- 10-4, Bay Gaines.
O Sr. Gaines está preocupado convosco, pessoas deficientes, a viverem num lugar degradado destes...
Bay Gaines sizin bu harabede yaşamanızdan endişe ediyor.
Agradecemos a preocupação dele, mas pode dizer ao Sr. Gaines que estes "deficientes" estão a dar-se bem.
İlgisine teşekkür ederiz ama Bay Gaines'e bu harabenin gayet iyiye gittiğini söyleyebilirsiniz.
Os registos da empresa indicam que a Gaines Development Company possui 25.000 acres de terreno, mesmo á volta da cidade.
Kayıtlara göre... Gaines Üretim Firması, bu kasaba çevresinde 100.000 dönümlük araziye sahip Sobaco Eyaleti toplamındaysa 200.000 dönüm.
O Gaines cuidou disso.
Gaines bunu biliyor.
- O Gaines não quer comprar isto. Quer provar que é melhor comerciante que o avô dele, que roubou a terra aos índios há 50 anos. Ele quer roubar.
Gaines satın almak değil çalmak istiyor.
Não vêem que o Frank Gaines está em vantagem?
Frank Gaines'in sizden üstün olduğunu göremiyor musunuz?
Frank Gaines pode juntar um pequeno exército.
Frank Gaines küçük bir ordu tutabilir.
Não sabia que o Gaines tinha sentido de humor.
Gaines'in espriden anladığını bilmiyordum.
Sr. Gaines, é Jaime Collins.
- Bay Gaines, ben Jaime Collins.
De qualquer maneira, tivemos uma chamada do rancho Gaines.
Neyse, Gaines çiftliğinden aradılar.
Quer dizer que vai ter de preencher a papelada, ir ao escritório central e explicar àquele bando de emproados porque é que o Sr. Frank Gaines não pode regar as petúnias premiadas.
Bu durumda bütün evrakları doldurup ana merkeze giderek o yüksek rütbeli kahve içicilere Bay Frank Gaines'in neden, ödüllü petunyalarını sulayamadığını açıklarsın.
Não contactámos a central hidráulica porque o telefone está desligado. Sr. Gaines, está um tipo lá fora.
Pompalama merkezine ulaşamadık çünkü telefonları bozuk.
Disse alguma coisa acerca da água.
Bay Gaines, dışarıda bazı adamlar suyla ilgili bir şeyler söyledi.
Achei que quisesse estas pessoas fora daqui, Sr. Gaines.
Sanırım bu adamların gitmesini istersiniz Bay Gaines.
É agradável pedir coisas emprestadas ao Gaines, não é, Caras?
Gaines'den bir şeyler ödünç almak hoş olacak değil mi Face?
Sr. Gaines, aqueles malucos da carrinha preta estão a ir-se embora.
Bay Gaines, o siyah vanlı kaçıklar gidiyor.
- Não deixámos, Sr. Gaines.
Vermedik Bay Gaines.
- Bem, Sr. Gaines.
- Gayet iyi Bay Gaines.
Talvez seja o maior traficante de Katterly.
Bay Will Gaines, Katterly'nin en büyük torbacısı olabilir.
Gaines é dono desse bar, de outro boteco de outro inferninho lá na estrada da zona oeste.
Ayrıca Driller's barının ve kasabanın batısındaki otoyoldaki kitapçılardaki dikiz gösterilerinin de.
Conhece um cara chamado Gaines?
- Evet, efendim. Tanıyorum.
- Pegue o Gaines e fica livre. Quanto aos outros, coopere com os policiais.
Bir de memurlarla diğer dosyalarda işbirliğinde bulunacaksın.
Fique frio, ficará tudo bem. Querem o Gaines.
Onlar Gaines'i istiyor, siz tüm dostlarımı.
Porque não se vai embora, Sr. Gaines?
Neden gitmiyorsunuz Bay Gaines?
Will Gaines.
Will Gaines.
Novidades do Gaines?
- Üstünde çalışıyoruz.
- Conheço.
Bize Gaines'i getirirsen, hiç sorunun kalmaz, evlat.
Tentarei, mas...
Deneyebilirim, efendim ama Will Gaines Houston'dan tanımadığı kimseyle iş yapmaz.
Will Gaines só lida com quem conhece de Houston.
İyice dene o zaman, evlat.
Está preocupado com Gaines.
Mal almaya gitmiştir herhâlde.