Translate.vc / portugués → turco / Goldstein
Goldstein traducir turco
199 traducción paralela
Tiveram sorte, eu vi o Jack Goldstein, e impedi-o de mandar uma crítica má.
Şansın var ki Jack Goldstein ile konuştum. Kötü rapor vermesini engelledim.
Investigador Especial Goldstein.
Özel Müfettiş Goldstein.
Sei quem é você, o substituto do Goldstein.
Bahse girerim ki kim olduğunu biliyorum. Sen Goldstein'in yerine geldin.
Vai encontrar os registros do Sr. Goldstein no armário dele.
Geçmişe dönük bir şey lazım olursa Bay Goldstein'in dosyaları mevcut.
Meu nome é Sr. Norris... estou no lugar do Sr. Goldstein.
Adım Bay Norris. Bay Goldstein'den görevi devralıyorum.
Não entendíamos nada, mas preferimos ela ao velho Goldstein.
Ondan öğrendiğimiz kadar ağzı kokan yaşlı Goldstein'den öğrenmedik.
O que aconteceu com o Goldstein?
Yerine geçtiğim öğretmene ne oldu Goldstein'e?
Dizem que o Goldstein foi fazer uma longa viagem.
Bir kaza geçirmiş diyorlar. Merdivenden düşmüş.
Goldstein!
Goldstein!
Eu confesso ter espalhado os rumores, sob ordens de Goldstein, de que a guerra não é realmente contra a Eurásia, mas sim contra Lestásia.
Goldstein'ın emrine uyarak savaşın aslında Avrasya'yla değil Doğuasya'yla olduğu söylentisini doğruluyorum.
Por causa da minha perturbação mental, desde as minhas experiências atómicas, eu era objecto voluntário da influência de Goldstein.
Atomik savaşlardaki deneyimlerime uzanan zihinsel rahatsızlıklarımın sonucunda, Goldstein'ın tesirinin gönüllü bir konusuydum.
Eu fui pessoalmente contactado pelo traidor-mor Goldstein e recebi ordens para matar oficiais do Partido Interno.
Baş hain Golstein'ın kendisi benimle temasa geçmişti ve parti memurlarını öldürmemi emretti.
Eu li e memorizei o livro de Goldstein.
Goldstein'ın kitabını okuyup ezberledim.
Está concluída a lista de agentes conhecidos de Goldstein activamente envolvidos na última conspiração...
Bu Goldstein'in süikasta karışmış ajanlar listesinin sonu...
Se o próprio Goldstein caiu nas mãos da Polícia do Pensamento, ele não lhes podia ter dado uma lista dos agentes dele.
Eğer Goldstein'ın kendisi Düşünce Polisi'nin ellerine düştüyse, onlara kendi ajanlarının listesini vermezdi.
Sou um agente de Goldstein.
Ben Goldstein'ın bir ajanıyım.
O livro de Goldstein.
Goldstein'ın kitabı.
Declaro-me, uma vítima da influência de Emmanuel Goldstein, e culpado em todas as acusações.
Burada, Emmanuel Goldstein'ın etkisinin bir kurbanı olarak bütün olaylardan suçluyum.
Desculpe, agente Goldstein, a Polícia quer falar-lhe? - Claro!
- Pardon ajan Goldstein, subay sizinle konuşacak.
- Goldstein?
- Elbette. Goldstein mı?
O Dr. Noah Goldstein.
Doktor Noah Goldstein.
Quer falar-me do Professor Goldstein?
Bana profesör Goldstein'den bahsedecek misin?
Noah Goldstein era o meu orientador.
Noah Goldstein danışmanımdı.
Conhecias o Noah Goldstein.
Noah Goldstein'i tanıyordun.
Prophet Goldstein.
- Prophet ve Goldstein.
Stern, Kessler, Goldstein Krumpnick.
Stern, Kessler, Goldstein ve Krumpnick.
Tu tratas do Goldstein e do Alfaro.
Sen de Goldstein ve Alfaro'yla ilgilen.
Pode explicar o que se passa com a minha Sylvie ao Dr. Goldstein?
Sylvie'ye neler olduğunu Dr. Goldstein'a açıklar mısınız?
- Dr. Goldstein?
- Dr. Goldstein mı?
Fale com a base agora, Goldstein.
- Atış üssüne emir verin. Hemen.
Fale com a base, Goldstein.
Atış üssünü bilgilendirin Goldstein.
Jeremy Goldstein.
Jeremy Goldstein.
Sabe o que é o Síndroma Waxman-Geschwind?
Waxman-Geshwin Sendromu'nu biliyor musunuz Doktor Goldstein? - Evet.
Conheci o Dr. Goldstein com a Amy.
Doktor Goldstein ve Amy Cassandra'yla tanıştım.
Está preso.
Doktor Goldstein, tutuklusunuz.
- Não está aqui. - Perguntou ao Dr. Goldstein?
- Doktor Goldstein'e sordun mu?
- Seja como for, ele não diria.
- Goldstein hiç bir şey söylemiyor.
George Hanson? Sim.
Ben Jonathan Goldstein.
Sou o Jonathan Goldstein.
Muhteşemsin.
Onde está o Dr. Goldstein?
- Bilmiyorum.
- Era uma emergência, Sra. Goldstein.
Ama bu acil bir durumdu, Bayan Goldstein.
- Como se sente, Sra. Goldstein?
- Bugün kendinizi nasıl hissediyorsunuz, Bayan Goldstein?
Acha possível que o Dr. Butters tenha feito o que fez devido a uma grande pressão, circunstâncias extremas para impedir que morresse?
- Bayan Goldstein aklınıza hiç Doktor Butters'ın bunu aşırı baskı altında ve acil bir durumda yapmış olduğu geldi mi? Sizin ölmenizi engellemek için. Bu mümkün olabilir mi?
Mas, caso ele tivesse esperado para reunir um comité, a Sra. Goldstein poderia ter morrido!
- Fakat bir komite toplamayı beklemiş olsaydı, Bayan Goldstein ölebilirdi.
- É parecido o suficiente.
Domuz karaciğeri Bayan Goldstein'a uygun mu?
Mr.
Merhaba Bay Goldstein.
Goldstein, a Rachel está em casa?
Rachel evde mi?
Dr. Goldstein?
Doktor Goldstein?
Dr. Goldstein?
Doktor Charles Goldstein?
Olá. Olá.
Doktor Goldstein nerede?
- O fígado de suíno é compatível com a Sra. Goldstein?
Ben de bir domuz getirmelerini istedim.