English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Gord

Gord traducir turco

167 traducción paralela
Gord, dá ali uma olhada à sétima válvula Fetzer?
Yedili Fetzer subabına bir baksana. Tıkanıyor da.
Olá, Gord.
Merhaba Gordon.
Adeus, Gord!
Hoşça kal, Gord.
Um maldito trabalho a sério, Gord!
Bir işe girdin, Gord, uyduruk değil, sahici bir iş.
Então porque não me dão um LeBaron?
Nasıl Gord " a LeBaron alınıyor da bana alınmıyor?
Este carro é mais que um presente.
Gord, bu araba bir armağan değil.
Eu chamo-me Gord... e quero-lhe mostrar os meus desenhos.
Adım Gord, çizimlerimi göstermek istiyordum.
Olha, os teus desenhos são muito bons... mas não fazem sentido.
Anladım, Gord. Çizimlerin gayet güzel, ama hiçbir anlamı yok, tamam mı?
- Vejo a banana, Gord.
- Muzu gördüm, Gord.
Não fazem nenhum sentido, Gord.
Bir anlamı yok ama, Gord. Berbat.
Espera, espera, espera.
Gord, dinle. Dur, dur, dur.
E então, se não resultar, rebenta os miolos.
Ve yaptıkların işe yaramıyorsa, Gord beynini o zaman patlat gitsin.
- Olha...
- Gord, dinle beni.
Gord, se queres mesmo ser um animador, entra dentro dos animais.
Gord, sen gerçekten çizgi film yapmak istiyorsan, o hayvanlarin ruhuna gir.
Olá, voltaste!
Gord, döndün demek.
Já quase acabaram?
- Gord, işini bitirdin mi?
- Olhe, Gord... posso jogar amanhã na tua rampa?
Hey, Gord. Yarın senin rampanda oynayabilir miyim?
Eu chamo-me Gord.
- Ya. Selam, ben Gord.
Liga-me, Gord.
Ara beni, Gord.
Não, não posso levantar-me para dar uma volta.
Hayır. Ayağa kalkıp etrafa bakamadım daha Gord!
Volta a metê-lo.
Onu yerine koy, Gord.
- Que se passa?
- Ne oluyor, Gord?
Que caralho?
Gord, ne yapıyorsun?
Não te vou bater nas pernas com uma cana.
Senin bacaklarına sopayla vuracak değilim, Gord.
Vem cá, Gord.
Buraya gel, Gord.
Já cruzei os dedos.
- Hoşça kal, Gord.
- Gord!
- Gord.
Oh, Gord. Eu sabia que podias!
Gord, başaracağını biliyordum.
Céus, Gord, eu sabia que se eu te continuasse gritando... e insistindo, ias mudar.
Tanrım, Gord. Bu kadar bağırıp çağırmaların, kafana kafana vurmaların, sonunda işe yarayacağını biliyordum.
É incrível!
Gord, beni çıldırtıyorsun.
Agora que Gord está a trabalhar... por fim podemos passar nossas noites sós, juntos.
Artık Gord çalıştığına göre, akşamları nihayet baş başa kalabileceğiz.
Diz-me, Gord... O teu trabalho é muito dificil?
Gord, işin zor mu?
O Gord está ocupado estes dias, não?
- Gord bugünlerde çok meşgulmüş, öyle mi?
Gord, é o teu papá?
- Gord, bu senin baban mı?
O que caralho se está a passar, Gord?
Bu da ne demek, Gord?
Ai, Jesus, Gord.
Aman tanrım, Gord.
Adeus, Gord.
Hoşça kal, Gord.
- Creio que ele não foi com a minha cara.
Benden çok hoşlandığını sanmıyorum, Gord.
Ouve, isto tem bastante piada.
Hey, bu çok komik, Gord.
Jim, está a ouvir o que o Gord está a dizer?
Jim, bak Gord neler diyor?
Muito bem, Gord.
Pekala, Gord.
Anima-te!
Haydi, Gord.
Disse ao Gord que me fodesse porque me disse : "Vai-te foder".
Yalnız beni yapmasını söyledim, çünkü Gord, " "Defol ol" " dedi.
- Trazes uma bomba aí?
- Orada bir bomba mı var, Gord?
Maldito sejas, Gord, filho de puta!
Seni tanrının belası, Gord. Seni piç.
Gostei do número todo.
İyi oyuncu. Muhteşem, Gord.
Faz-me um favor.
Gord, neyse ne.
- Que queres, Gord?
- Ne istiyorsun, Gord?
- Gord?
Ah, Gord.
- Não achas que está um pouco escuro?
- Çok karanlık olmadı mı, Gord?
Olá, Gord.
Durum kötü ha? Hey, Gord.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]