Translate.vc / portugués → turco / Grenada
Grenada traducir turco
61 traducción paralela
Estou no Grenada.
Grenada'dayım.
Obviamente, esta administração não pode repetir o erro Grenada.
Hükümetin Grenada'ya karışamayacağı açık.
Vamos resgatar cidadãos americanos que estão na ilha de Granada.
Grenada adasındaki Amerikan vatandaşlarının kurtarılmasına yardımcı olacağız.
Granada, uma ilha das Caraíbas, também chamada "Ilha de Especiaria".
Grenada. Karayiplerde, "Baharat Adası" olarak da bilinen bir ada.
Isto não é Granada, Dr. Alan.
Burası Grenada değil Dr. Alan.
( pulando ) Ela da Granada, y'saiba.
- Annem. Annem, Grenada'lıydı.
Granada. ( ria cordialmente )
Grenada.
I como você, país. ( ria ) Granada!
Seni sevdim, köylü. Grenada!
O termo é Granada, já esteve lá?
- Bu terim Grenada. Daha önce duydunuz mu?
Granada é uma pequena ilha nação que foi invadida pelos EUA em 1983, tem 90.000 habitantes
Grenada çok ilginç bir yer çünkü 1983'de 9000 Amerikan tarafindan isgal edilmis küçük bir ada ülkesi.
Sim senhor. Sabe como é. Aqui é Granada.
Sizin dosyaniz efendim Grenada olarak biliniyor.
Quando a... estourou em Granada, eu assisti a tudo a cair em Granada.
O * * * tan Grenada saldırısında, önceden tahmin edilebilirdi diye düşünmüştüm.
E depois Colombo nunca descobre a América, o homem nunca aterra na lua, os Estados Unidos nunca invadem Granada.
Ve Kolomb Amerika'yı asla keşfedemeyebilir insanoğlu Ay'a asla ayak basamayabilir ABD Grenada'yı asla işgal edemeyebilir.
Combateu no Panamá, em Grenada.
Panama ve Grenada çatışmalarında görev.
Combateu no Vietname,... Panamá, Granada, Irak.
Vietnam'da üç operasyon, Panama, Grenada, Çöl Fırtınası.
O que disseste da reportagem dele sobre Grenada?
Evet, Gabe'in Grenada haberi hakkında ne demiştin?
Posso meter-vos a todos num avião em Grenada.
Hepinizi Grenada'dan evlerinize yollayabilirim.
Divertiste-te em Grenada.
- Grenada'da iyi vakit geçirdin mi?
Ele deixou o passaporte dele em Grenada.
- Kaçak yolcu? Pasaportunu Grenada'da unuttu.
Esteve em Grenada, no Zaire.
Zaire, Grenada'daymışsın.
No júri do Conselho de Guerra vai estar gente que passou um dia em Granada ou dois no Kuwait.
Muhtemelen Yüksek Divan jürin Grenada'da bir gün ya da Kuveyt'te iki gün geçirmiş insanlardan oluşacak.
"Teste de leitura sobre a nossa invasão de Granada?"
Grenada'yı işgalimizle ilgili okuma anlama kompozisyonu. Çok garipti.
Nos tempos em que ouvia Duran Duran todos os dias, o meu tio fazia parte dos Fuzileiros que o Reagan mandou para Granada.
Duran Duran dinlediğim dönemde amcam, Reagan'ın Grenada'ya gönderdiği askerlerden biriydi.
- Granada, meu.
- Grenada, adamım.
- Granada?
- Grenada?
Granada!
Grenada!
Servi o meu país no Panamá, em Granada, em Beirute, entre outros.
Panama, Grenada, Beyrut'ta ülkeme hizmet ettim.
Posso näo ter servido em Granada, mas tenho dois filhos pequenos.
Grenada ve Panama'da yoktum ama iki çocuk annesiyim.
Frank, esteve no Panamá e em Granada, certo?
Panama ve Grenada'daydın ha?
Granada, Líbia,
Grenada, Libya,
Deve ter ido para a Universidade em Granada.
Muhtemelen Grenada'daki bir tıp fakültesine gitmiştir.
Mas quando olhamos a história dos EUA, quase todos os presidentes... há algo de que não gostamos em algum lugar do mundo... e temos de enviar forças militares.
Ronald Reagan 1983'te Grenada'yı işgal etmiştir. Dün gece Birleşik Devletler askeri güçlerini Panama'ya gönderdim. Bunun bir Başkan ya da bir parti ile bir ilgisi yok.
Excelente vitória na captura de Granada.
Grenada'nın alınmasındaki zafer muhteşemdi.
- Sobre El Salvador, Granada!
El salvador! - Grenada.
- Serviste em Granada?
Grenada da mı bulundun?
Stan, conta uma das tuas histórias de Granada de que todos gostam, incluindo o Steve.
Stan neden Steve dâhil herkesin sevdiği o heyecan verici Grenada hikâyelerinden birini anlatmıyorsun?
- Esteve em Granada?
- Grenada'ya mı gitmiştin?
Senhor guarda, estou nesta cadeira... desde que caí de pára-quedas em Grenada com o 2º Batalhão de Rangers.
Memur bey, İkinci Komando Taburu ile Grenada'ya paraşütle atladığımdan beri bu sandalyede oturuyorum.
Aqui estão o dinheiro e algumas camisinhas que seu Tio Mark trouxe de volta do conflito de Grenada em'83.
Al sana biraz para ve kondom. Mark Amcan 83'deki Grenada çatışmasına katıldığında getirmişti bunları.
Fiz parte da Terceira Vaga na Invasão de Grenada.
Grenada İşgali'nde Dalga 3'te yer alıyordum.
Os comunistas controlam Grenada?
Grenada'yı komünistler mi yönetiyor?
Não estou familiarizado com Grenada.
Grenada'yla o kadar ilgilenmiyorum.
Não disseste que estiveste na Invasão de Grenada?
Grenada İşgali'nde olduğunu söylediğini sanıyordum.
São Cristóvão, Antígua, São Vicente, Santa Lúcia, Granada, Domínica, todas têm as mesmas mercadorias.
St. Kitts, Antigua, St. Vincent., St. Lucia,... Grenada, Dominik Cum...... hepsi bu pastadan yediler.
- Presente, Sra. Granada.
- Burada, Bayan Grenada.
Eu estava em Granada se não, tinha ardido também.
O esnada Grenada'daydım, yoksa ben de yanacaktım.
Estive no Panamá, e antes disso em Granada.
Panama'da. Ondan önce de Grenada.
Ele também estava no Cerco de Granada onde derrotou os mouros.
Ayrıca Berberiler'in yenildiği Grenada'da kuşatmasında da savaştı.
Grenada.
El bombası.
Eu nem tão pouco toquei em ninguém em, Grenada. Bem, a tua orientação sexual não é problema meu.
Ehm, cinsel eğilimin benim sorunum değil.
24 horas depois, invadimos Granada.
24 saat sonra, Grenada'yı istila ettik.