Hamer traducir turco

Eu fui amiga íntima de Thorne até há pouco.

Hamer Thorne'a uzun bir süre çok yakındım.

Hei, olhem só, estamos sob custódia do capitão Frank Hamer... e o Frank é um Texas Ranger.

Evet bakalim, dinleyin. su anda Frank Hamer'in elindeyiz. Ve bu Frank de Teksas korucusuymus.

E todos verão o capitão Frank Hamer... dos Texas Rangers e o Bando Barrow... e todos muito amiguinhos.

Herkes Teksas korucusu Frank Hamer'i... Barrow Çetesi'yle birlikte... hem de pek dostane bir havada görsün.

Então é o Frank Hamer?

Demek su Frank Hamer sensin?

O alvo chama-se Duren Hamer.

- Zoe? - Bende de.

O Hamer teve sorte, apanhou-a durante a guerra sem pagar nada.

- Kokuşmuyor. - Farkındayım.Oldukça iyi korunmuş.

O Hamer é da Aliança.

- Onu yanımıza mı alıyoruz?

O Hamer vai dar uma festa este fim de semana, por isso, não terão problemas em passar despercebidos junto dos empregados.

Bedenimin akrabalarımın yattığı St.Albans a gömülmesini isterim. Orada ailemiz için özel bir yer var. Annem ve babam orada yatıyor.

A lógica é que não estás a contar que o Hamer te corta a garganta...

2 hafta önce istenilen kargoyu Arielde bir kliniğe ulaştırmam gerekliydi.

- Você descobriu o gene homossexual.

Dr. Dean Hamer Tanri Geni kitabinin yazari - Yani siz escinsel genini buldunuz?

Acabei por conhecer o comandante e o chefe da equipa, o Sargento Wallace Hamer.

Sonunda birlik komutanı ve takım lideri Çavuş Wallis Hamer ile tanıştım.

Hamer, qual é o problema?

- Hamer. Sorun ne?

Há um candidato fantástico que podemos roubar à Hamer se formos rápidos.

Eğer hızlı hareket edersek Hammer'dan çalabileceğimiz harika bir aday var.

Surgem o Dr. King, a Ella Jo Baker e a Fannie Lou Hamer, levamos as propostas de lei a votação e eles sacam das algemas.

Dr. King, Ella Jo Baker, Fannie Lou Hamer gibiler sahneye çıktı, oy vermemizi sağlayan kanunlar kabul edildi, sonra kelepçeler kırıldı.

Vai denunciá-los a um polícia famoso, o Frank Hamer.

Yerlerini efsanevi polis Frank Hamer'a ötecek.

O Hamer e os homens dele dispararam 130 balas contra a Bonnie e o Clyde. Às nove da manhã.

Hamer ve adamları Bonnie ve Clyde'ın arabasına 130 tane kurşun sıkmışlardı, sabah 9'da.

Sou investigador.

Ben Frank Hamer, özel dedektifim.

É um homem honesto, Mr. Hamer.

Siz iyi bir adamsınız Bay Hamer.

O Methvin fez um acordo com o Hamer para atrair a Bonnie e o Clyde para um local que fica longe daqui.

Methvin, Hammer'la anlaşma yapıp Bonnie ve Clyde'a tuzak kurmuştu. Ama buradan çok uzaktaydı.

Um homem chamado Hamer disse-me hoje a mesma coisa.

Hammer adında bir adam da bugün aynı şeyi söyledi bana.

Encontrando o tatuador, encontramos o criminoso. ASSALTO A BANCO AGENTE ESPECIAL HAMER

Dövmeciyi bulursak, faili de buluruz.

AGENTE ESPECIAL HAMER... Dean Martin, Frank Sinatra e Sammy Davis Jr.

Dean Martin, Frank Sinatra ve Sammy Davis Jr.

Agente Hamer...

Dedektif Hamer!

Agente Especial Hamer, FBI.

Özel dedektif Hamer, FBI'dan.

Tem algum cão agora, Agente Hamer?

Sizin köpeğiniz var mı, Dedektif Hamer?