Translate.vc / portugués → turco / Hershey
Hershey traducir turco
138 traducción paralela
- Uns bolinhos de figo. Umas tabletes de chocolate e xarope para a tosse.
- Biraz incir kurusu, Hershey çubuk çikolatalar ve öksürük hapları.
Quero a porra de um chocolate Hershey.
Ben Hershey çikolatası istiyorum.
Quero umas barras de Hershey.
Hershey çikolatası istiyorum, Henry.
Quero umas Hershey, Henry.
Çikolata istiyorum, Henry.
Quero Hershey de verdade, com nozes.
İçinde fındık olan gerçek çikolata.
Apenas Hershey's.
Sadece Hershey's var.
"Chocolate com leite, Hershey's"
HERSHEY'S SÜTLÜ ÇİKOLATA
Betty Grable, chocolates Hershey, estádios dos Yankees.
Betty Grable, Hershey barları, Yanki Stadyumu. Selam, Joe.
- Queres um chocolate?
- Hershey çikolata ister misin?
- Queres um chocolate? - Sim, por favor.
- Hershey çikolatası ister misin?
Miúdo, queres um chocolate?
Çocuk, Hershey çikolata ister misin?
Uma marca de chocolate feita em Hershey, Pennsylvania.
Hershey, Pensilvanya'da üretilen bir çikolata markası.
É chocolate de primeira!
Hershey çikolatası. Bir numara.
Tenho a Fundação Águia a dançar um tango na auto-estrada Hershey.
Kartal Vakfı, barsaklarımda tango yapıyor!
Estrada Barbara Hershey.
Oh, bak, Barbara Hershey Otoyolu.
Hershey e Brisco, do lado de fora do Abrigo Celeste.
Hershey ve Brisco Heavenly Haven'da yerlerini aldılar!
Que faz aqui, Juíza Hershey?
Yani güvendesiniz. Orada ne yapıyorsunuz Yargıç Hershey?
Obrigado, Hershey.
Teşekkürler, Hershey.
Já ouvi de tudo, Hershey.
Hepsini duydum, Hershey.
- Certas partes sim, não é?
Kısmen de olsa, bittiğini düşünmüyor musun, Hershey?
Juíza Hershey, na esquina da Burns com a Allen.
Yargıç Hershey, Burns ve Allen'ın köşsesindeyim, seviye "d."
- Estás a ter problemas, Hershey?
- Bir soru mu var, Hershey?
Hershey, pede uma camioneta H.
Hershey, çekici için hava birimini ara.
- A Juíza Hershey.
- Yargıç Hershey.
- Hershey?
- Hershey mi?
Juíza Hershey! Dê tempo à acusação para terminar!
Yargıç Hershey, davacıya zaman tanıyın.
Vai aceitar a decisão da corte, Juíza Hershey!
Mahkemenin kararını kabul edeceksiniz, Yargıç Hershey!
Fizeste o melhor que pudeste, Hershey, obrigado.
Elinden geleni yaptın, Hershey. Teşekkür ederim.
A sua autoridade foi retirada, Juíza Hershey.
Yetkiniz silinmiştir, Yargıç Hershey.
Entendido, Hershey.
Anlaşıldı, Hershey.
- Hershey?
- Hershey?
Para trás, Hershey.
Arkamda kal, Hershey.
Adeus, Hershey.
Hoşçakal, Hershey.
- Ovomaltine! Hershey's! Nestlé!
- Ovaltine, Hershey's, Nestle's Quik.
A Eloise punha chocolates no liquidificador e eu bebia.
Eloise blenderin içine bir Hershey çikolatası koymuştu, ben de içmiştim.
A senha é chocolate.
Doğruluğunu sorgulayacağın kelime, "Hershey."
Dizes chocolate se não ouvires dizer maça abres fogo, entendeste?
"Hershey" dediğinde "apple" cevabını almazsan ateş açarsın, anladın mı?
Lembro-me de quando um Hershey custava cinco centavos.
Hershey'in ( çikolata markası ) 5 sent olduğu günleri hatırlıyorum.
Aqui estamos nós em Hershey, Pennsylvania, Numa visita ao chocolate.
Burada da Hershey, Pennsylvania'da çikolata turundayız.
Falei com sócios meus em Harrisburg, Lancaster e Hershey.
Harrisburg, Lancaster ve Hershey'deki meslekdaşlarımla görüştüm.
Bem, Russ, hoje, eu sou um vendedor autorizado da Yamaha, mas amanhã sou apenas um gajo qualquer... a comer amendoins em Hershey.
Şey Russ, bugün evet ben yasal bir Yamaha satıcısıyım ama yarın, Hershey'de fıstık ezmesi kutulayan bir başka adam olacağım.
Não desejaria minimizar os seus colegas, mas compreende que deu cabo do recorde de 100 pontos num jogo do Wilt Chamberlain, recorde feito em Hershey, na Pensilvânia, há muitos anos?
Takım arkadaşlarını küçümsemek istemem fakat Wilt Chamberlain'ın kırılamayan rekorunu kırdığının farkında mısın?
Fiquei em Hershey, na Pensilvânia, onde encontrei uma quinta... um cantinho pacífico do mundo, onde vivo até hoje.
Hershey civarında kaldım. Nihayet dünyanın huzurlu bir köşesinde bir çiftlik buldum. Bugün hala orada yaşıyorum.
Bem que nos podias dar um Hershey.
- Biz de gofret alabilir miyiz? - Luz, sen yürekten 1.
- Chocolates Hershey!
- Gofret! - Tanrım!
Um bolo de queijo com cerejas, tarte de ameixa e umas barrinhas de chocolate.
Ben bir kirazlı peynirli kek, kuru erik Danimarka keki ve bir kaç tane de Hershey çikolatası alayım.
Tudo bem, mas pode me dizer onde fica Hershey?
Tamam ama Hershey'i nerede bulabileceğimi söylemelisin.
Não te culpes.
Kendini suçlama Hershey.
É reincidente, Hershey.
Alışkanlık haline gelmiş, Hershey.
- A velha Hershey Highway.
Eski Hershey otoyolu.
- Toma um Hershey.
- Sağol.