English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Jackson

Jackson traducir turco

5,985 traducción paralela
Jackson, é o meu nome Cristão.
Jackson soyadımdır.
Senhor Jackson, então.
Bay Jackson o zaman.
Estou aqui para comprar parte do terreno que está a vender em Laramie. Senhor Jackson...
- Sattığınız Laramie topraklarından satın almaya geldim.
Não sei bem se será... O tipo de pessoa que possa comprar terreno em Laramie.
- Bay Jackson Laramie'de toprak alacak kategoriye giren biri olduğunuza emin değilim.
Foi no seminário do Phil Jackson.
Phil Jackson seminerinde öğrendim.
Frank Jackson?
Frank Jackson?
E posso dizer-te porquê. Há 15 anos, o Frank Jackson era o presidente do exclusivo clube social Tiger Claw, que foi quem organizou a festa onde o namorado da Shana morreu.
- Nedenini söyleyeyim, 15 yıl önce Frank Jackson Kaplan Pençesi isimli özel bir kulübün başkanıymış.
Desculpe! Sr. Jackson!
Affedersiniz!
Gostaria de falar consigo sobre um artigo que editou há uns 15 anos, sobre um aluno que morreu no clube social Tiger Claw.
Bay Jackson? 15 yıl önce Kaplan Pençesi kulübünde ölen öğrenci ve sizin yönetiminizde yayınlanmış olan haber hakkında sizinle konuşmak istiyordum.
Ainda não encontramos o Jackson.
Jackson'ın izine hala ulaşamadım.
Um dos colegas de trabalho do Jackson diz tê-lo visto a sair do edifício há cerca de uma hora com um tipo que parecia o Castle.
İş arkadaşlarından birisi Jackson'ı 1 saat önce binadan Castle'a benzeyen birisiyle çıkarken görmüş.
O Castle encontrou o Jackson?
- Castle, Jackson'ı mı bulmuş?
Segundo o Sr. Jackson, depois que a Shana falou com ele, ela foi confrontar o Elliot sobre o papel dele na morte do antigo namorado.
Bay Jackson'a göre Shana onunla konuştuktan hemen sonra eski erkek arkadaşının ölümü hakkında onunla yüzleşmek Elliot'ın evine gitmiş.
April, Jackson, já temos o resultado do exame.
April, Jackson test sonuçları elimize ulaştı.
Soube que o Jackson e a April vêm hoje.
Jackson'la April'ın bugün işe döneceklerini duydum.
Viste-o?
Jackson'ı gördün mü?
Sou Jackson.
Merhaba, ben Jackson.
A cliente foi Alana Jackson.
Müşterinin adı Alana Jackson.
Vou adivinhar, a Alana Jackson é cliente da Justine Simmons.
Tahmin edeyim. Alana Jackson Justine Simmons'ın müşterisi.
Alana Jackson?
Alana Jackson?
Pois, com aquele doente mental que pensava que era o Michael Jackson.
Evet, Micheal Jackson olduğunu zanneden bir akıl hastasıyla beraber.
Vi um filme do Samuel L. Jackson e andei três anos de boina.
Bir tane Samuel L. Jackson filmi izledim ve 3 yıl boyunca Kangol şapkası takmama yetti.
- Na North Jackson.
North Jackson.
Temos identificação positiva de Drake entrar nos EUA via Hartsfield Jackson há dois dias.
Drake'in iki gün önce Hartsfield Jackson'dan... ABD'ye giriş yaptığını gösteren bir kaydımız var.
- Espero que não fosse o Jackson.
! - İnanmıyorum, umarım Jackson'la evlenmemiştir.
Para Jackson.
- Jackson'a.
Na esquina de St. Peters e Jackson Square.
St. Peters ve Jackson Meydanı.
Passei duas horas a retirar matéria cerebral do Jackson Square.
Jackson Meydanı'nda beyin materyali çıkarabilmek için iki saat uğraştım.
O Jackson disse que o tinha levado a casa de Mrs. Crawley e a criada lá disse-me que estavam no hospital.
- Jackson sizi Bayan Crawley'e götürdüğünü söyledi. - Oradaki hizmetçi de hastanede olduğunuzu.
Ficava contente se pudesses transformar-te no Jackson Bostwick!
Jackson Bostwick olsan mutlu olurum!
Desperdiça o teu tempo, não o meu. Jackson Gibbs disse isso.
"Senin kaybına neden olur, benimkine değil." Jackson Gibbs söyledi.
E ainda se perguntam porque perderam Jackson City.
Ve sonra Jackson Şehrini neden kaybettiklerini merak ettiler.
Eu era Jackson City!
Çünkü Jackson Şehri bendim!
Terrance Jackson, o único sobrevivente.
Terrance Jackson, tek hayatta kalan.
O que se passou com o Terrance Jackson?
- Terrance Jackson'a ne olmuş?
Uma carrinha do Dept. de Água da Filadélfia estacionou na casa do Jackson.
Philadelphia Elektrik ve Su Departmanı, Jackson'ların evinin yanına park etmiş.
Mãe, 3 crianças, os Jacksons.
Anne, 3 çocuk, Jackson'lar.
Preciso que leves isso para o Jackson urgente, enquanto ainda está viável.
Hemen Jackson'a götürmen gerekiyor. Dokular hala sağlamken halletmeliyiz.
O Jackson preparou o falo, está no Bloco à espera, e vou auxiliar na operação.
Jackson penisi hazırladı. Seni ameliyathanede bekliyor. Ben de yardım edeceğim.
Com o pai do Jackson, e contigo.
Jackson'ın babasıyla, seninle.
Hora de acordar, Jackson.
Kalkma zamanı, Jackson.
O que é que o teu pai quis dizer, Jackson?
Baban ne anlatmaya çalışıyor, Jackson?
O meu amigo, Jackson Oz, o filósofo do Delta do Okavango.
Dostum, Okavango Deltası'nın filozofu Jackson Oz.
Chamo-me Jackson.
Benim adım Jackson.
"Botswana Center", daqui é Jackson Oz.
Botswana Merkez, ben Jackson Oz.
- Jackson Oz?
- Jackson Oz.
O meu nome é Jackson.
- Benim adım Jackson.
Jackson Oz, está preso!
- Jackson Oz, tutuklusunuz. - Hangi sebepten?
O editor. - Frank Jackson?
- Frank Jackson mı?
Estamos em 2035 e basta olhar para nós.
G.Jackson TRueS İyi seyirler.... 2035 yılındayız, halimize bakın.
- O Jackson!
- Jackson!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]