English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Junta

Junta traducir turco

3,224 traducción paralela
Junta-te a um clube no campus.
Kampüsteki bir klübe katıl.
Sim, junta-te ao clube.
Aramıza hoş geldin.
Presumo que vais adotar o papel de monge prestável que junta os dois amantes?
Talihsiz aşıkları bir araya getirecek olan yardımsever keşiş rolünü oynayacağın sonucunu çıkartıyorum.
O Conselho falará com a junta médica para suspender a tua licença.
Konsey lisansının alınması için sağlık kuruluyla görüşecektir.
Junta-te ao clube.
İkimizde öyle.
Assim que se junta invisível, o número desce.
Görünmez olmasını ekleyince sayı azalıyor.
A Junta Militar fica a dois quarteirões por ali.
Askerlik şubesi iki blok ötede.
PATTY HEWES E JUIZ TIMOTHY HARING HARING JUNTA-SE A DIRETORIA
Endişemi anlıyorsunuz, yanlış adımlara tahammülümüz yok.
JUIZ TIMOTHY HARING JUNTA-SE A DIRETORIA FILARMÔNICA
Şu anda beni endişelendiren personel değil. - O halde ne peki? - Yargıcımız.
Falei com a Junta de Chefes de Estado Maior.
Ben üstlerine konustum.
{ \ fad ( 500,500 ) } PdC-Subs @ pdclinks.net Junta-te a nós!
Metin Dökmen
E tudo se junta ali naquele triste centro abaixo do umbigo.
Bütün hüznünü göbek deliğinin altındaki havuz merkezinde topluyor.
- Quem é que se junta a nós?
Kimler bizimle? - Benim... ben...
Descobre-se as palavras, junta-se e vais ter a mensagem.
Kelimeleri bulup bir araya getirirsen şifreyi çözersin. - Hangi kitap ama?
O nosso lar, a nossa família... Sempre quis que estivesse junta.
Evimiz ve ailemiz, her zaman birlikte olmamızı istedim.
O Paul junta-se a nós mas deixamos as armas aqui.
Paul bize dahil olacak ama silahlar burada kalacak.
Era sobre um golfinho que se junta à equipa de pólo aquático de um bairro...
Bir yunus vardı, şehirdeki bir su polosu takımına katılıyordu...
Junta-te a nós... e todos seremos livres.
Bize katıl böylece hepimiz özgür olacağız.
Junta-se a nós no artesanato?
El işinde bize katılacak mısın?
Josh, junta-te a nós, por favor!
Josh, bize katıl lütfen!
Acho que é dificil fazer isso, não é, quando a Mãe nos junta de novo aqui na cena do crime?
Unutması biraz zor, değil mi? Annem bizi tam olarak olay yerine geri getirdiğinden?
Puxa uma cadeira. Junta-te a mim.
sandalye al.
Meu, junta-te aos incompreendidos.
- Gel de onu anlat bakalım.
- Pois, junta isso à lista.
Tabii. Onu da ekle.
Junta-te a nós ou serei eu mesmo a empurrar-te desta plataforma.
Bize katıl ya da buradan seni kendi ellerimle aşağı atarım.
Junta-te ao Turno da Noite.
Gece Nöbeti'ne katıl.
Ninguém se junta ao clérigo sem ter uma epifania.
Kimse manastıra bir aydınlanma yaşamadan katılmaz.
Sempre me fascinou como a pele fica junta depois de uma queda assim.
Böyle bir düşüşten sonra vücudun dağılmaması beni hep şaşırtmıştır.
Precisamos de uma junta e de uma chave para o veio de transmissão.
Yeni bir bağlantı kolu ve destek mili için anahtar gerekiyor.
Aqui, não podemos ir a uma loja buscar uma junta, pois não Emilio?
Şimdi bir dükkana gidip bağlantı kolu alamayız değil mi Emilio? Şimdi duramayız.
Junta-te à equipa.
Hadi onu da takıma yazalım.
Junta-te ao nosso grupo de caçadores de recompensa... ou entregamos-te às autoridades.
Neşeli, ödül avcıları grubumuza katıl, yoksa seni yetkililere veririz.
Um corrupto em Tramble, o tipo que junta pessoas que não deviam estar juntas, pode ser o mesmo que os solta.
Tramble'da çarpık bir çivi var, yan yana gelmemesi gereken kişileri yan yana getirebilecek biri, dışarı çıkmalarını da belki sağlamıştır.
Sabri junta-se a nós.
Sabri gelir şimdi oynarız.
Estas são as casas do Partido Comunista, dadas de graça, claro, pelo decreto glorioso da junta governativa. Vamos tirar uma fotografia.
Burası komünist parti binası tabii o muhteşem daimi üyelik kararı karşılığında sağlandı.
A senhora Olga é da junta governativa.
Mesela bayan Olga... Başkanlık heyeti adına çalışıyor.
Mesmo a tempo, junta-te a nós para uma sopa!
İyi zamanlama, gel de güveç için bize katıl!
Junta as tuas cenas, sim?
İkiniz de işinizi gördünüz.
Não há nada de inocente quando um rapaz se junta com uma rapariga.
Erkekler ve kızlar bir araya gelince, masumluk uçar gider.
Junta-te a nós, está bem?
Söyle hadi Zoey.
Qualquer coisa que seja junta pode ser separada.
Birleştirilen her şey tekrar ayrılabilir.
O povo votou pelo regime civil, não por uma junta militar.
Halk demokrasi için oy verdi, askeri darbe için değil.
Junta as mãos.
Avuçlarını birleştir.
- Sim, está bem. Vou juntá-lo à pilha.
- Tamam, takıp bakarım bir.
Pensei que pudesse juntá-los a vocês os dois.
Ayarlayabilirim sana.
Estudas isto, aprendes, e ficas a saber como separar pessoas, voltar a juntá-las e a compreendê-las.
Bunu okuyup öğrenirsen insanları parçalara ayırıp tekrar bir araya getirebilirsin onları anlarsın.
Estarias interessada em juntá-los para brincarem?
Beraber oynasınlar diye onları bir araya getirmeye ne dersiniz?
- Conseguimos, conseguimos juntá-los.
Beraber hallettik, değil mi?
Junta-te ao exército.
Orduya katılırsın.
Por isso precisamos de encontrar os 6 cristais e juntá-los.
Bu yüzden 6 kristali bulup bir araya getirmeliyiz.
A Daisy disse que os ossos estavam tão fragmentados... que podia levar dias a juntá-los à mão. Então fiz uma reconstrução digital.
Daisy, dedi ki çok fazla parça varmış ve birleştirmek günler sürermiş bu yüzden dijital bir yeniden yapılandırma uyguladım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]