Keating traducir turco

Mais tarde vão conhecer o substituto, o Sr.John Keating, diplomado nesta escola e que há vários anos ensina na muito conceituada Chester School, em Londres.

Şimdi onun yerine gelen Bay John Keating ile tanışacaksınız. Bu okuldan mezun olmuş olan Bay Keating, birkaç yıl boyunca Londra'daki saygın bir okulda öğretmenlik yaptı.

Podem tratar-me por Sr. Keating ou, se forem mais ousados, por Comandante, meu Comandante.

Bana ister Bay Keating, ya da eğer cesaretiniz varsa, kaptan, kaptanım diyebilirsiniz.

Não estou a ouvir rasgar! - Sr. Keating.

Yırtılma sesi duymuyorum!

Keating.

Keating!

O Sr. K. era um provocador.

Bay Keating sorun çıkartan öğrencilerdenmiş.

O Keating disse que todos liam à vez.

Keating, herkes sırayla şiir okurdu, diyor.

"Para ser lido no início das reuniões."

J. Keating. Ö. O. D. Toplantılarının açılışında okunacak.

O Keating assinalou outras páginas.

Keating başka sayfaları da işaretlemiş.

O que o Sr. Keating diz não significa nada para ti, pois não?

Olabilir. Bay Keating'in hiçbir sözü seni harekete geçirmiyor, değil mi?

Foi o novo professor, o Sr. Keating?

Bay Keating denen şu yeni hoca mı?

Keating, afaste-se do meu filho!

Keating, oğlumdan uzak dur!

O Sr. Keating, claro!

Tabii ki Bay Keating'in!

O Sr. Keating, responsável pelo Neil?

Neil, Bay Keating yüzünden mi intihar etti?

O Sr. Keating é que nos encorajou.

Bu saçmalıklara bizi teşvik eden, Bay Keating oldu.

Se não fosse o Sr. Keating, o Neil estaria agora no quarto dele, a estudar.

Eğer Bay Keating olmasaydı Neil şu odasında ders çalışıyor olurdu. Bu doğru değil!

Acredita no que quiseres, mas o Keating que se dane.

- Sen neye istersen inan! Ama bence günah keçisi, Keating olmalı.

Não podem salvar o Keating.

Keating'i kurtaramazsınız!

Diz como o Sr. Keating os encorajou a formarem o clube, como fonte de inspiração de um comportamento irreverente e indulgente.

Bay Keating'in sizleri bu derneği kurmaya nasıl teşvik ettiğini ve sizi disiplinsiz tavırlara yönlendirdiğini anlatıyor.

Descreve como o Sr. Keating, dentro e fora das aulas, encorajava a obsessão do Neil de representar, quando sabia que era contra as ordens dos pais dele.

Bay Keating'in hem sınıfta, hem sınıf dışında Neil'in tiyatro tutkusunu ailesinin karşı çıkmasına rağmen nasıl teşvik ettiğini anlatıyor.

Foi a abusiva posição do Sr. Keating como professor que conduziu à morte do Neil Perry.

Bay Keating'in hocalık konumunu kötüye kullanarak Neil'in ölümüne neden olduğu detayları ile yazıyor.

O que vai acontecer ao Sr. Keating?

Bay Keating'e ne olacak?

Leve-as já, Sr. Keating.

Şimdi alın, Bay Keating.

Sr. Keating, eles fizeram-nos assinar.

Herkese zorla imzalattılar.

- Saia, Sr. Keating.

- Gidin, Bay Keating.

Saia, Sr. Keating.

Gidin, Bay Keating.

Eu disse para sair, Sr. Keating.

Size gidin dedim, Bay Keating.

Esta é a Dra. Keating. Ela irá assistir-me.

Tamam, bu Doktor Keating, bana asistanlık edecek,

- Meu nome é Amy Keating.

- Amy Keating.

Eu mandei pela Keating.

Keating'e bıraktım.

- Tom Keating.

- Merhaba Grayson.

Como vais?

- Tom Keating.

David Greene, este é o Sr. Keating, um dos nossos colegas.

- Onunla tanış. David Greene, Bay Keating, mütevelli heyetinden.

- Acho que o Tom Keating já bebeu. - Ele tem esse problema.

- Tom Keating birkaç kadeh içmiş.

- Mr. Keating, porque está aqui?

- Bay Keating, neden buradasınız?

Charles Keating é a figura central no escândalo da Lincoln Savings and Loan que custou mais de 2 mil milhões de dólares aos contribuintes.

Charles Keating 72 davada suçlu bulundu. Yaptıkları, vergi mükelleflerine 2 milyar dolardan fazlaya mal oldu.

Agarrem suas coisas e sigam ao Of. Titon.

Esyalarinizi toplayin ve Memur Keating'i takip edin.

- Sigam ao Of. Keating.

- Memur Keating'i takip edin.

- Helen Keating.

- Helen Keating.

É do Keating, um dos grandes falsários...

Homolar hakkında uzman olan sensin, Doğru dürüst konuş...

O nome dela é Gayle Keating.

Adı, Gayle Keating. Yerel bir kasetçi dükkanında çalışıyormuş.

Vimos as fichas pessoais e encontramos - Um Dean Keating. - Keating?

Kişisel kayıtlarını kontrol ettik ve Dean Keating ismine rastladık.

Como em Gail Keating, uma das vitimas do assassino das docas?

- Keating mi? Gail Keating gibi mi, Friday Harbor'ın cinayet kurbanı olan?

Lancem um alerta geral para a carrinha do Keating, e não a deixem chegar ao destino.

Tamam, Keating'in kamyonuna arama emri çıkarın. Bu kamyonun gideceği yere ulaşmasına izin vermeseniz iyi olur.

Ei-la, viatura número 85, está atribuída a Dean Keating.

İşte! Kamyon numarası 85. Dean Keating adına kayıtlı.

Onde está o Dean Keating?

Sen, Keating değilsin. Dean Keating nerede?

- Não é o Keating.

- Bu, Keating değil.

Consultámos a lista do pessoal e encontrámos um Dean Keating.

Kişisel kayıtlarını kontrol ettik ve Dean Keating ismine rastladık.

Ligado à Gail Keating, uma vítima de Friday Harbor?

- Keating mi? Gail Keating gibi mi, Friday Harbor'ın cinayet kurbanı olan?

Ouviste o Keating.

Keating'i duydun.

Pode vir falar comigo, Sr. Keating?

Biraz konuşabilir miyiz?

Não és o Keating.

Yere yat!