Kenna traducir turco

Kenna, pareces um bocado nervoso.

Kenna, biraz gergin görünüyorsun.

Kenna, onde estiveste desde sexta-feira?

Kenna... Cumadan beri neredeydin?

Numa certa noite, deixámos a pequena Kena, de 9 anos, escolher.

Bir akşam yanımıza Kenna'yı aldık, 9 yaşında olan.

E a Kena parece ter... não sei, ela tem um sentido de humor um pouco distorcido, não sabemos de onde isso veio.

Kenna'nın biraz tuhaf bir mizah anlayışı var. Bunun nerden geldiğini bilmiyoruz.

Saio de casa a pensar que sou o primeiro mas Kena já lá está.

Kapının önünde dolaşıyorum. Sanki ilk defa ordaymışım gibi. Ama Kenna her zaman orda.

Tem o pequeno Darby preso nessa trela, está a 60 cm de distância e a Kena sempre a carregar e a soltar o botão e o pequeno Darby estava...

Kayışın ucuna Darby bağlanmış. Kenna'dan 1 metre uzakta. Kenna düğmeye basılı tuttu ve...

Eu digo, " Kena, não funciona.

dedim ki, Kenna! Olmuyor. Daha önce denemiştim.

A Kena e eu a rebolar na relva.

Kenna ve ben çimenlerin arasında yuvarlanıyoruz.

Kenna, vem, vamos embora.

Kenna, hadi gidiyoruz.

Pessoas como Michael "Hinky Dink" Kenna e "Bathhouse John" Coughlin, políticos que comandaram durante décadas a Primeira Área, infestada de gangs.

Michael "Hinky Dink" Kenna ve "Bathhouse" John Coughlin gibi adamlar 40 yıldır birinci elden çete yöneten siyasetçiler.

A minha filha mais nova, Kenna, quando era pequenita, era uma mestre em assustar as pessoas.

en genç kızım, Kenna, küçük bir çocukken, insanları korkutmakta ustaydı.

E do Duque de Guise, cujos homens e bravura nos ajudaram a vencer!

Ama her nerede olursa olsun bu kaleye sızacak. Tamam, Kenna. Şimdi sıra sende.

Quanto tempo? Como podes ter tanta certeza? - Não tenho.

Leydi Kenna ile birbirinizden gözünüzü alamadığınızı görebiliyorum.

Sra. Kenna, Srta. Aylee e Greer de Kinross.

Leydi Kenna, Leydi Aylee ve Kinross'lu Greer, Majesteleri.

Kenna, lembras-te do Robert, Visconde de Lorraine?

Kenna, Robert'i hatırlarsın, Lorraine Vikontu.

Robert, aceita Lady Kenna como sua esposa, sem questionamentos, porque é que uma união é abençoada por um rei?

Robert, Leydi Kenna'yı geliniz olarak alır mısınız? hiç bir soru sorulmayacak, çünkü bu kralınız tarafından kutsanmış bir evlilik olacak.

Kenna, Greer, Lola.

Kenna, Greer, Lola.

Kenna é minha amiga.

- Kenna benim arkadaşım.

Muito bem, Kenna, é a vossa vez.

Tamam, Kenna. Senin sıran.

Vejo a forma como olhais para Lady Kenna e a forma como ela olha para vós.

Leydi Kenna ya nasıl baktığını ve onun sana nasıl baktığını gördüm.

Vem connosco, Kenna.

Bize katıl, Kenna.

Estás especialmente bonita, Kenna.

Çok güzel görünüyorsun, Kenna.

A Kenna não pode estar bonita simplesmente porque é bonita?

Kenna, sadece güzel olduğu için güzel görünemez mi?

- Lamento, D. Kenna...

- Üzgünü, Leydi Kenna...

- D. Kenna, Vossa Majestade.

- Leydi Kenna, majesteleri.

Vós sois a minha amante, D. Kenna.

Benim kadınım sizsiniz, Leydi Kenna.

- Kenna.

- Kenna.

Kenna, é mesmo, é... Espantoso.

Kenna, bu, bu... inanılmaz.

Kenna, isso pode não ser assim tão fácil.

Kenna, bu o kadar kolay olmayabilir.

- Kenna, cala-te.

- Kenna, kapa çeneni.

Kenna, vai lá para cima.

Kenna, yukarı çık.

Só que ela seria muito mais útil para mim lá em cima.

Fakat Leydi Kenna yukarıda olursa daha çok işime yarayacaktır.

- Tens a mania, tens? - Kenna.

- Çok hava atıyordun, değil mi?

Está tudo bem, Kenna.

Her şey yolunda, Kenna.

Lamento, Kenna.

Kenna, çok üzgünüm.

- Kenna.

Kenna.

- Kenna, tens a certeza?

Kenna, bundan emin misin?

Kenna, eu tenho uma amante.

Kenna. Metresim var zaten.

Quero-te a ti, Kenna.

Seni istiyorum, Kenna.

- Kenna. Aylee.

Aylee.

A Kenna está a usar um colar que me foi oferecido pelo meu marido, o rei, no nosso primeiro aniversário. O seu amante.

Demek istediğim Kenna'nın giydiği kolye bana ilk yıl dönümü hediyesi olarak kocam tarafından verilmişti sevdiği kadına.

Termina isso já, Kenna.

Bitir artık, Kenna.

- Kenna, por favor.

- Kenna, lütfen.

Kenna, quando começámos isto, sabias que eu tinha uma esposa e uma amante.

Kenna, buna başladığımızda bir karım ve bir metresim olduğunu biliyordun.

A D. Kenna disse que a esperáveis?

Leydi Kenna onu bekleyeceğinizi söylemişti?

Pela Kenna.

Kenna.

Algo que podes partilhar com a Kenna.

Kenna ile paylaşabileceğin bir şey.

Eu digo : "Kena, que estás a fazer?" Ela responde :

Kenna'ya ne yaptığını sordum?

- Oh, Kenna.

- Kenna.

Kenna.

Kenna.

Não lhe dês ouvidos.

Kenna. Dinleme.