English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Latino

Latino traducir turco

535 traducción paralela
- Bem, só latino porco.
- Sadece kuş dili.
- Latino po...
- Kuş dili.
Tal como diz o provérbio latino...
Bir Latin atasözünün dediği gibi...
Nunca cases com um latino. Tratam as mulheres deles como lixo!
Karılarına köpek muamelesi yapıyorlar!
Não era o latino bonitão, o outro - o que parece um porco.
Latin görünümlü olan değil, diğeri. Domuza benzeyen.
- A ver o Latino levar uma tareia.
- Fasulyeci adamı fena pataklıyorlar.
É mais o temperamento latino, não é?
Ama Latin cazibesinden fazlası var, değil mi?
Estávamos fora, quase a uns passos dos cozinheiros e criados negros da escola, descobri que era um "spick", termo pejorativo para desprezar os latino-americanos, os morenos do continente, os quase negros.
Okullarda siyahi aşçılar ve hizmetçiler olmaktan sadece birkaç adım öndeydik. Meğerse bir "gıcır" mışım.
Os latino-americanos todos sâo negros, descriminados, oprimidos, rejeitados, ignorados, estrangeiros dentro dessa nova fraude com pretensões de universalidade :
Beyaz bir Anglo-Saxon Protestanı gibi görünmeme rağmen aslında Kuzeyli bir zenciyim. Latin Amerikalıların tümü her türlü ayrımcılığa maruz kalıyor.
Se percebesses o ditado latino "Mors tua vita mea", perceberias porque o fiz.
Şu Latin özdeyişinin anlamını bilir misin? "Mors tua vita mea." Bilsen, bunu neden yaptığımı anlardın.
E para o teu momento de glória, seu garanhão latino.
Ve zafer anın, seni aygır.
Principalmente os latino-americanos.
Çakma Latinler.
Principalmente os latino-americanos.
En berbat yabancılar.
Todas as quintas à noite há uma porcaria de cabaré no bar que apresenta um latino emancipado com ancas largas e uma velha gorda com o cabelo mal penteado e um rabo enorme,
Ve her perşembe akşamı barda berbat bir kabare şov vardır. Kısa boylu, kara kuru, 25 cm'lik kıçı olan bir Latin'le iri, şişko, saçı briyantinli, koca götlü bir karı yabancılar için Flamenco sunar.
Dá uma atmosfera ao estilo amante latino.
Latin atmosferi yaratmanın karşılığını aldığımızı gördük.
E ali está um latino, não é?
Ve bir Latin Amerikalı değil mi?
- Latino, latino. Você comeria uma latina?
Bir Meksikalıyı mı düzersin?
Conhece o N Y hustle, o hustle latino...
New York figürünü mü yapıyorsun, yoksa Latin mi?
Parece ser latino...
Kulağa çok Latin geliyor.
Mostra a este tosco latino como se rosna e se dá socos.
Bu Latin aptala nasıl yumruk atıldığını göster.
Não me parece que o contratassem para matar um latino-americano.
Öyle ya da böyle, onu Latin Amerikalı bir hedef için kiraladıklarını pek düşünmüyorum.
E o John não é latino
Oysa bizim John latin kökenli değil.
Aí tem o seu latino
İşte senin latin kökenlin.
Ele era latino
Latin kökenli biriydi.
Eu sou latino.
İstediğiniz bu mu?
E, agora, minhas senhoras, o vosso aplauso para o nosso macho latino,
Ve şimdi bayanlar latin aşığımıza büyük bir Troy hoş geldini diyelim.
Quero crer que nenhum deles aprovaria esta Bíblia latino-anglicana, se soubessem que existia.
Bana kalırsa bu Latince İncil'in varlığından haberdar olsalar... hiç biri onu onaylamazdı.
Vai à merda, sacana de latino-americano.
Bokumu ye, memur kılıklı herif!
para encontrar um local de encontro sossegado... enquanto a mulher de Roger, a Irene... passava o tempo a beber e a conversar... com o playboy latino mais interessante da sociedade.
Ve böylece Roger ve Sally tenha bir buluşma yeri aramaya başladılar Bu sırada Roger'ın karısı Irene sosyetenin en ilginç... ve egzotik Latin playboyuyla içki içip hoşça vakit geçirmekle meşguldü
Nada, tenente! A arma, latino de merda. Estás a ver a arma nas suas mãos?
Elindeki silahı görmüyor musun?
Essa coisa de machão latino.
Latin maçosu lafları işte.
Seu macaco latino.
Bana bak sevgi kelebeği.
No dia em que acreditares num maldito traficante latino, em vez de um polícia como o Mike, eu entrego o meu distintivo.
Uyuşturucu satıcısı bir herifin lafına inanıp Mike gibi bir polisi karşına aldığın gün, rozetimi teslim edeceğim gündür.
Diga logo, maldito latino. - Diga e saia. - Você acha-se esperto, não é?
- Kendini çok mu zeki sanıyorsun?
E esse verme latino, o Valentin, é um caso de loucos.
Bir de ruh hastası Valentin var.
Sabes há quanto tempo estou à tua procura, seu bufo latino?
Seni ne zamandır aradığımı biliyor musun?
Vai para o inferno, latino de merda!
Sıkıysa yakala aşağılık herif!
Latino?
Latin mi?
Um ritmo latino-americano não seria mau.
- Biraz Latin ritimleri dengeleyecektir.
Depois entra um latino que finge ser o marido ultrajado.
Aslında şu anda bile, iri bir Latin girip kızgın koca rolü yapabilir. - İnga!
Deve haver um latino na Comissão.
Komitede Latin bir üye olduğundan eminim.
Mas repara naquele amante latino.
Şu Latin aşık çocuğa bakar mısın?
Um mundo latino.
Bir Latin Dünyası.
- Só que latino.
- Jack'in Latin olanı.
- Um Jack latino?
- Latin Jack mi?
- Ela achava-o um Jack Ryan latino.
- Latin bir Jack Ryan'dan bahsetmişti.
- E ele era latino.
- Önemli olan şu ki, adam Latin.
Portanto eu disse, " Muito bem, talvez aquele fala-barato latino não sabe o que está a dizer.
Sonra da dedim ki, " Pekâlâ, belki de bu palavracı yanlış anlaşıldı.
Que se passeiam pelas pontes Tocando as suas guitarras Foi escrito por um latino E houve um gondoleiro
# Latin bir gondolcü bestelemişti...
- Ou um latino.
- Ya da Meksikalı.
Vou te mostrar aquele passo latino.
Elimi şu şekilde tut ve say.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]