English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Laurence

Laurence traducir turco

201 traducción paralela
Sim, eu sei. A minha amiga Laurence está sempre a dizer isso. A filha do general de Rochement, conhece?
Arkadaşım Laurence'da böyle demişti, kendisi general Rochemont'un kızı olur.
E na cela de Frei Lourenço será absolvida e casada.
Orada, Rahip Laurence'ın hücresinde. hem günah çıkartacak hem de nikahlanacak.
Então, correi para a cela de Frei Lourenço.
Rahip Laurence'ın hücresine gidiyorsun.
Vai dizer à minha mãe que fui, por ter desagradado ao meu pai, à cela de Frei Lourenço, para me confessar e ser absolvida.
Git ve anneme söyleyi ver. babamı mutsuz ettiğim için. gidiyorum Rahip Laurence'ın hücresine.
Aposto que até o Laurence Olivier é vaidoso e egocêntrico.
Bahse girerim Laurence Olivier bile gururlu ve benmerkezciydi.
Agora, neste gag Laurence Harvey, o nosso homem principal vindo de outro filme, não pode arranjar um lugar para Miss Kodar num avião.
Bu küçük şakamızda, Lawrence Harvey... başrol oyuncumuz, yine diğer filmden, bayan Kodar için uçakta yer ayarlayamaz.
- Quem é esse? Quem é Laurence Olivier?
- Kim olduğunu bilmiyor musun?
Você não sabe quem é ele? Laurence Olivier, cara! Ele é o maior ator do mundo!
Laurence Olivier dünyanın en büyük aktörüdür!
Não me dês lições. Está bem, Sir Laurence?
Bana bilgiçlik taslama Sör Laurence.
Embora não seja nenhum Olivier, prefiro...
Ben Laurence Olivier değilim, ama...
Faça-me um favor - Ligue para a minha namorada, Cindy Laurence.
Kız arkadaşımı arayın, Cindy Laurence.
Com o Laurence Harvey.
Evet. Laurence Harvey ile oynamıştı.
O Senhor é o Dr Laurence?
Siz Dr. Laurence mısınız?
Volta ao Laurence e trás o registo do camião.
Kayıt kağıtları için Laurence'ı ara.
- Dr Laurence?
- Dr. Laurence?
Lembras-te do Laurence no peru?
Laurence'ı hatırlıyor musun?
- Este é o Dr Laurence.
İçeri girin. Bu Dr. Laurence.
Doutor Laurence, isto chegou para si.
Doktor Laurence... Bu şimdi sizin için geldi.
Laurence.
Laurence.
Espera um minuto. Vamos falar com o Laurence.
Bir dakika bekle.
Que estás a fazer?
Laurence'la konuşalım. Ne yapıyorsun?
Agora vão ver uma cena do filme de Laurence Olivier.
Şimdi Laurence Olivier'nin yönettiği filmden bir sahne izleyeceksiniz.
Theodore Laurence... chamado Laurie.
Theodore Laurence... Laurie.
Obrigada, Mr. Laurence.
Sağol, Bay Laurence.
Theodore Laurence.
Theodore Laurence.
O jovem Laurence diz que é uma aficionada do teatro.
Genç Laurence tiyatroda iyi olduğunu söylüyor.
Viu como a filha dos March foi atrás do herdeiro Laurence?
March kızının Laurence'in ardından gidişini gördün mü?
Acerca da Meg e de um antigo preceptor, que em breve será empregado de Laurence e Laurence.
Meg ve bir öğretmen hakkında. - - Yakında Laurence ve Laurence'de işe girecek.
Laurence tem trabalho para mim em Washington.
Bay Laurence iş buldu bana.
Jo, Mr. Laurence chegou.
Jo, Bay Laurence burada.
Obrigada, Mr. Laurence.
Sağol, Mr. Laurence.
- Bom dia, Laurence.
- İyi günler, Laurence.
Laurence, voltando ao que estavas a dizer...
Laurence, söylediğin şeye geri dönelim...
É trabalho do Laurence estar atento aos limites.
En alttaki kesime bakmak Laurence'ın işi.
Não, não, Laurence. Vou deixar a empresa aberta, como disse.
Hayır, hayır, Laurence. fabrikayı açık tutmakta kararlıyım.
O Tribunal concede a representação de Richie Rich a Laurence Van Dough, amigo fiel da família Rich.
Mahkeme kararını vermiştir Richie Rich'in yasal velisi Laurence Van Dough olmuştur, Rich Ailesinin güvendiği bir dost.
- Sim, Laurence, estás em busca de quê?
! - Evet, Laurence, neyin peşindesin?
Lamento, Laurence, mas esse não é o nosso tesouro.
Üzgünüm, Laurence, ama bizim servetlerimiz onlar değil.
Que venha a confessar-se esta tarde e ali será, na cela de Frei Lourenço, absolvida... e casada.
Söyle ona, öğleden sonra günah çıkartmaya gitsin Rahip Laurence'ın hücresinde hem günah çıkartacak... hem evlenecek.
Então, ide-vos daqui à cela de Frei Lourenço.
Öyleyse koş Rahip Laurence'ın hücresine.
Ide dizer à minha mãe que, tendo apoquentado o meu pai, eu me fui, a ver Frei Lourenço, para me me confessar e ser absolvida.
Anneme söyle : Babamı üzdüğümden, Günah çıkartmak için Gidiyorum Rahip Laurence'ın hücresine.
Até o Laurence Olivier pensou, às vezes, que não valia nada.
Laurence Olivier bile bazen "batırdığını" düşünmüştür.
Uma Viagem Sentimental, de Laurence Sterne.
Laurence Sterne'in'Duygusal Yolculuk'kitabını.
Laurence Beck, Departamento de saúde.
Laurence Beck, Sağlık Bakanlığı.
Laurence Thorne, aqui.
Lawrence Thorne buraya.
- Quem?
Laurence Olivier.
- Laurence Olivier.
- Kimmiş o?
Voce sabe, Laurence Olivier.
Ha, o mu?
Fala comigo.
Dr. Laurence.
Você é um Lawrence Olivier regular.
Sen basit bir Laurence Olivier.
- Acha que devemos aumentar? - Sim.
Laurence'a bir bakaIım mı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]