Translate.vc / portugués → turco / Leander
Leander traducir turco
40 traducción paralela
Quando Leandro cruzou a nado o Hellespont para encontrar a sua amada, ele não se preocupou com malas.
Leander, sevgilisini görmek için Çanakkale Boğazı'nı yüzerek geçerken yanına valiz alma zahmetine katlanmamıştı.
Pergunta ao Pessoal por um tal Leander Rolfe.
Leander Rolfe diye bir çalışanları var mı diye sor.
O Leander Rolfe acaba de cumprir 11 anos na prisão Angola State... por se ter passado uma noite.
Leander Rolfe, Angola Eyalet Hapishane'sinden daha yeni çıkmış. - Bir gece cinnet geçirmiş...
Leandro, o bom nadador, Tróilo, que primeiro se serviu de alcoviteiros, e os muitos ociosos de antanho cujos nomes ainda povoam os plácidos versos brancos nunca sofreram os tratos de polé que eu, pobre desgraçado, tenho sofrido no amor.
İyi bir yüzücü olan Leander, ilk muhabbet tellâlı Troilus daha kitaplar dolusu salon kibarı, şiirin düz yolunda rahatça ilerlemiş. Ama hiçbiri ben zavallı kulun gibi ne yapacağını şaşırmamış. Bir türlü kafiyeli konuşmayı beceremiyorum.
- É o Leander club.
- Bu Leander Klübü.
O Capitão dos Rangers, Leander McNelly, era também o reverendo local.
İzci Yüzbaşı Leander McNelly aynı zamanda yerel vaizdi.
Leander, vem passar o Inverno no meu rancho.
Leander. Gel de kışı çiftliğimde geçir.
Perguntem por mim, Leander McNelly, ou pelos meus adjuntos, o Sargento Jonh Armstrong ou Frank Bones.
Beni bulun. Adım Leander McNelly. Ya da dostlarımı, Çavuş John Armstrong ve Frank Bones'u.
Queres dizer umas palavras, Leander?
Bir şey söylemek ister misin Leander?
Capitão Leander McNelly.
Yüzbaşı Leander McNelly.
Eu, Leander McNelly, em plena posse das minhas capacidades, lego, pela presente, a minha propriedade... aos Rangers do Texas... para disporem como entenderem.
Ben Leander McNelly aklım yerinde olarak bu belgeyle mal ve mülklerimi Teksas izcilerine bırakıyorum.
Fazes-me o favor de cuidar da Melli e do Leander?
Bana bir iyilik yapıp Melli'yle Leander'e bakar mısın?
Satrina Leander, arquivista da Companhia do Comércio.
Üstelik bunlar sadece başlangıç. Satrina Leander. FTA Bilgi Müdürlüğü'nde arşivci olarak çalışıyorum.
Cuida do Leander para mim, certo?
- Leander'e benim için iyi bak.
Aqui é Leander.
- Burası Leander
Certo, Leander.
- Tamam Leander
Leander, aqui é o Northen Prince.
- Georgia orda mısın?
Não há nada de errado comigo que algumas cervejas não curariam vendo o Leander a chegar à baía.
- Benim hiç bir şeyim yok, bir kaç bira halleder.
Ele estava com outra aluna, Carlin Leander. Eles estavam a discutir.
Başka bir öğrenciyleydi, Carlin Leander... ve tartışıyorlardı.
Leander, vai à baixa.
Leander, şehir merkezine git.
Leander, quero que vejas se eles ainda usam telemóveis.
Leander, bu herifin adamlarını gözetleyeceksin. Bakalım hala cep telefonu kullanıyorlar mı?
Devias ter alguém que banisse a Leander's Tower.
Adam geliyor Kız Kulesi'ni kaybediyor ya.
Leander, como estamos?
Leander, neredeyiz?
Leander, recebi um 10 : 55 e um 34 do telefone do Marlo.
Leander, Marlo'nun telefonundan 10 : 55 ve 34 rakamlarını alıyorum.
E tirem-lhe o telemóvel antes que ele apague tudo.
Leander, sen de adam bir şeyi silemeden cep telefonunu al.
Não gostamos do que está a insinuar, Leander.
İma ettiğin şeyi biz umursamıyoruz, Leander.
O que achas, Leander?
Sen ne düşünüyorsun, Leander?
Leander, importa-se se eu falar com Mrs. Darmody em particular?
Leander, sorun olmazsa Bayan Darmody ile yalnız konuşabilir miyiz?
Escusas de ficar em pé por minha causa, Leander.
Ayakta durmana gerek yok Leander.
Esta casa, Leander deve ser um sonho.
Burası, Leander rüya gibi olmalı.
Se é assim que sente, Leander, tenho pena de você.
Düşündüğün şey buysa Leander, sana acıyorum.
Algumas das minhas pacientes preferem a Zarah Leander, outras a Menina Söderbaum.
Hastalarımın bir kaçı Zarah Leander'ı seviyor diğerleri ise Bayan Soderbaum'ı.
Leander.
Leander.
O Leander irá instruí-lo.
Leander, sana talimat verecek.
A busca de Leander Anton, desaparecido num recreio em Silverhöjd, entra no sétimo dia.
Aranan Leander Anton'un Silverhöjd'te bir parkta kayboluşunun yedinci gününe gelindi.
Resta saber se há alguma relação com Anton Leander, também desaparecido.
Asıl soru, bu olayın Anton Leander'in kaybolma vakasıyla bağlantısı olup olmadığı.
A Jeanette Eriksson e o Thomas Leander tentaram.
Jeanette Eriksson ve Thomas Leander denemiş.
A Jeanette Eriksson e o Thomas Leander foram presos pela Polícia, durante a manifestação.
Jeanette Eriksson ve Thomas Leander gösteride polis tarafından tutuklandı.
Grupo de resgate para Leander.
- Leande cevap ver.
Responda Leander.
Leande.