English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Lexi

Lexi traducir turco

827 traducción paralela
- Que está o Lexi a fazer?
- Oyuncaklarımız hangi kutuda?
ainda estou em linha.
Lexi orada ne yapıyor? ! Telefonu duyamıyorum!
Este é o Nick e este o Lexi.
- Bu Nick. - Merhaba.
Desculpem.
- Ve Lexi. - Merhaba.
Tu e o Lexi vão poder vê-lo como o Natal e o Verão... contas-me a história do aniversário?
Sen ve Lexi onu görmeye gideceksiniz. Yılbaşı ve yazları gibi özel zamanlarda. Doğum günü hikayemi anlatır mısın?
E também adora o Lexi.
Demek istediğim seni ve Lexi'yi gerçekten çok seviyor.
apanha!
Hey Lexi yakala!
E posso cuidar de ti e do Lexi.
Sana ve Lexi'ye de bakabilirim.
Porque é que vocês não tocam violino?
- Gitmem gerek. - Nick, Lexi neden siz keman çalmıyorsunuz?
Porque não implioas com o Lexi?
Neden değişiklik yapıp Lexi'yle uğraşmıyorsun?
Nick! Lexi!
Nick!
Cheguem aqui imediatamente!
Lexi! Hemen aşağı inin!
Não. Muitos estão é interessados em sair contigo e com o Lexi.
Tabii, seninle ve Lexi'yle de çıkmak isteyen bir sürü erkek var.
o Lexi.
- Evet. - Roberta değil mi? - Evet ben onun oğlu Lexi'yim.
liga para ver do transporte.
5, 6, 7, 8, 9... - Lexi araba şirketini arar mısın?
Nick é violoncelista num programa e Lexi cursa Medicina.
Nick profesyonel bir çellocu oldu. Lexi de tıp fakültesine kabul edildi.
Parece que a Lexi procura tudo, menos um emprego fixo.
Evet, şey. Anlaşılan, Lexi düzenli bir iş dışında her şeyi arayabilir.
Por isso, querida Lexi, em honra da tua obsessão actual, apresento-te o Swami Bu.
Bu yüzden, sevgili Lexi, şu anki saplantının onuruna... karşında... Suami Bu.
Sabes, Lexi, talvez não deva fazer isto.
Biliyor musun, Lexi, belki de tüm bunlar bana göre değildir.
Lexi, ele é mais do que perspicaz.
Lexi, bu adam anlayışlıdan da öte.
Lexi, posso falar contigo na cozinha?
Lexi, seninle mutfakta konuşabilir miyim?
A Lexi que não quis ir aos óscares com ele.
Lexi`nin Oscar`a onunla gitmeyeceğini söyleme.
Diga-lhe apenas a Lexi, está bem?
Yalnızca Lexi aradı de.
Lamento, mas também tenho a minha própria vida.
Özür dilerim, Lexi, ama benim de bir hayatım var.
A Lexi diz-me que tem muitos seguidores.
Lexi çok yandaşın oluğunu söyledi.
É a nossa Lexi.
Bu bizim Lexi`miz.
Se me traíres, a minha ratazana visitará a tua mulher Lynn, o teu filho Clay e a tua filha Lexi.
Bana ihanet edersen faremle karın Lynn'i oğlun Clay'i ve kızın Lexi'yi ziyaret ederiz.
Outro lugar próximo é o Lexi's.
Civardaki bir diğer yer de Lexi'nin dükkanı.
A Lexi decidiria isso, e ela é difícil.
Bu Lexi'nin kararı ve o da tahmin ettiğinden daha cimri biridir.
Vou entregar a Lexi.
Ona veririm.
A Lexi Featherston era uma colunável lendária de Nova Iorque, que saía na página 6, pelos saltos de bar em bar e de cama em cama.
Lexi Featherston, New York'un efsanevi particilerinden biridir. Gece ve yatak hayatı sayesinde hep 6. sayfada belirir.
Foi a primeira vez que a Lexi deixou uma festa cedo.
Bu, Lexi'nin ilk defa bir partiden erken ayrılışıydı.
- A Lexi tinha tantos amigos!
- Lexi'nin çok dostu olduğunu bilmezdim.
Vamos despedir-nos da Lexi.
Hadi Lexi'ye veda edelim.
- Oi, Lexi Fogerty!
Merhaba.Lexi Fogerty. - Merhaba
Lexi passou por aqui.
- Hoş değiller mi?
Ela está realmente tentando alcançar você, não sei o que fez vocês se separarem.
Lexi getirdi. Sana ulaşmaya çalışıyor. Neden ayrıldınız bilmiyorum, ama...
Lexi começou a contar para as pessoas sobre minhas habilidades... e antes que eu percebesse passei a ser uma espécie de rato de laboratório.
Lexi--insanlara benim kabiliyetimden bahsetmeye başladı Ve ben bunu anlayana kadar alay konusu olmuştum bile.
Isso foi divertido, Lexie...
Um, bu, uh, eğlenceliydi Lexi.
- É uma prenda para a Lexi.
Lexi'nin hediyesi.
O perfume da Lexi.
Lexi'nin parfümü.
- O Jensen e a Lexi.
Jensen ve Lexi.
- Acho que não conheces a Lexi.
- Lexi ile tanıştığını sanmıyorum.
- Lexi, finalmente.
- Lexi, sonunda.
- Lexi, tens de lhe contar.
- Ona söylemek zorundasın!
- E antes de as luzes se apagarem, a Avery estava a ter uma enorme discussão com a Lexi.
- Ve elektrikler gitmeden önce... Avery, Lexi ile büyük bir kavga ediyordu.
- Quem é a Lexi?
- Tamam, Lexi kim?
- Acho que não conheces a Lexi.
Lexi ile tanıştığını sanmıyorum.
Lexi. Muito gosto.
- Merhaba Lexi.
- Preciso de um violino extra.
Sen iyi misin? Nick! Lexi!
Lexi.
Lexi, doğru.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]