Translate.vc / portugués → turco / Lightman
Lightman traducir turco
534 traducción paralela
Está bem, Lightman.
Pekala, Lightman.
Rua, Lightman!
Dışarı çık, Lightman!
Lightman.
Lightman.
Olá, Lightman!
Selam, Lightman!
David Lightman, quieto.
David Lightman, kıpırdamayın.
- Onde está o miúdo Lightman?
- Çocuk nerede?
Certo. Não sei se já conhece o meu actor substituto, o Sr Lightman.
Yardımcı aktörümle tanıştınız mı bilmiyorum, Bay Lightman.
Dr. Lightman, o Presidente da Câmara está na linha 2.
Dr. Lightman, 2. hatta belediye başkanı var.
Há seis anos, o Dr. Lightman deixou o programa de detecção de decepção que tinha criado para o Ministério da Defesa.
6 yıl önce, Dr. Lightman Savunma Departmanı için kurduğu Hile Tespit programını bıraktı.
Já fez sete vezes mais detenções que a média de uma agente da TSA, e obteve 97 % no diagnóstico de detenção da TSA que o Dr. Lightman criou.
Ortalama bir TSA görevlisinden 7 kat daha fazla tutuklama yaptınız, ve Dr. Lightman'ın yarattığı TSA Hile Kontrolü'nde % 97 gibi bir skor aldınız.
Por que não está cá o Dr. Lightman?
Dr. Lightman neden burada değil?
O Dr. Lightman assume que és mentiroso se fores político.
Yani Dr. Lightman farz ediyor ki eğer politikacıysan yalancısındır.
- Olá, Dr. Lightman.
- Selam, Dr. Lightman.
Dr. Lightman, muito obrigado por ter vindo rapidamente.
Dr. Lightman, hemen geldiğiniz için çok teşekkür ederim.
O Dr. Lightman está aqui para ajudar a FEMA nas operações de salvamento.
Dr. Lightman buraya, FKM'nin kurtarma çalışmalarına yardımcı olmak için geldi.
Encontraste o Dr. Lightman?
Dr. Lightman'ı buldunuz mu?
O Dr. Lightman está à sua espera.
- Evet. Dr. Lightman sizi bekliyor.
O Dr. Lightman detecta dissimulação para o FBI, TSA, Polícia...
Dr. Lightman yalanları FBI, TSA ve polis için tespit ediyor.
Dr. Lightman.
Dr. Lightman.
Dr. Lightman, pode saber pelo Blunt se ele fez isto para sabermos se é seguro mandar os homens?
Dr. Lightman, bunu Blunt'ın yapıp yapmadığını çözebilir misiniz? Böylece, bu adamları göndermek için aşağısı güvenli mi öğrenmiş oluruz.
O Dr. Lightman está ao telefone.
Dr. Lightman hatta.
Dr. Lightman, está aqui o Agente Especial Dardis do FBI.
Dr. Lightman, FBI'dan özel ajan Dardis burada.
Dr. Lightman, Ria Torres, esta é a mãe da Danielle, a juíza Kathleen Stark.
Dr. Lightman, Ria Torres, bu Danielle'in annesi, yargıç Kathleen Stark.
Tem filhos, Dr. Lightman?
Sizin de çocuğunuz var mı, Dr. Lightman?
Dr. Lightman? É a Emily.
Dr. Lightman, Emily!
- Sou o Dr. Lightman.
Ben Dr. Lightman.
Dr. Lightman?
Dr. Lightman?
Os tipos da Segurança Interna chegaram.
Dr. Lightman, İç Güvenlik Teşkilatından geldiler.
Dr. Lightman, a minha preocupação é a segurança das mulheres do pelotão.
Dr. Lightman, benim tek endişem o takımdaki her kadının güvenliği.
O Dr. Lightman acha que fazer perguntas o distrai.
Dr. Lightman soru sormayı dikkat dağıtıcı bulur.
Ele está a dizer que é importante não deixares que o que levas para a sala - afecte o que vês na sala.
Bence Dr. Lightman'ın söylemeye çalıştığı şey odaya getirdiğin şeyin odada gördüğün şeyi etkilememesi gerektiği.
- Dr. Lightman?
Dr. Lightman?
O Lightman queria saber como afectam a capacidade de detectar mentiras.
Lightman, onların, insanların yalanları belirlemedeki kabiliyetini nasıl etkiliyor görmek istedi.
Adoro o meu trabalho. Como está a correr com o Lightman?
İşimi seviyorum.
Os poucos talentos naturais que o Lightman conheceu têm algo em comum.
Lightman'ın karşılaştığı bir kaç doğuştan yeteneklinin tek bir ortak özelliği var.
Contigo e com o Lightman, uma rapariga pode morrer à fome.
Lightman ve senin aranda bir kız açlıktan ölebilir.
Por isso, convenci o Dr. Lightman a pôr os nossos honorários num fundo.
Dr. Lightmanto'yu ücretimizi bir fona aktarmaya ikna ettim.
O Lightman não acredita em horas de expediente.
Lightman mesai saatlerini pek sallamıyor.
Deve ser fácil dar a volta ao advogado, mas nunca se sabe se o Lightman vai ver a gravação.
Avukatı geçmek kolay olmalı, ama asla Lightman'ın kasete bakmayacağını bilemezsin.
Se se sabe o que fiz, o Lightman está em sérios sarilhos.
Eğer yaptığım şey dışarı çıkarsa, Lightman'ın başı cidden belada demektir.
Dr. Lightman, foi-lhe dado acesso a material secreto quando era consultor da CIA.
Dr. Lightman, CIA için çalışırken, size çok gizli dokümanlara erişim izni verildi.
O Lightman quer que seja o Jenkins a dar o primeiro passo, e ele vai dá-lo.
İlk hareketi Lightman yapmak istiyor ve yapacak.
Era suposto o Lightman ler o Jenkins.
Lightman'ın Jenkins'i okuyor olması gerekiyordu.
Nunca vi ninguém a ler o Lightman que não tivesse treino em dissimulação.
Yalancılık eğitimi almamış hiç kimsenin Lightman'ı okuyabildiğini görmedim.
Este é o tipo que desmascarou o Lightman?
Bu Lightman'ın içini gören adam değil mi?
Estou a acompanhar o ritmo cardíaco, temperatura, transpiração, tensão da voz, pressão arterial e nem se aproxima ao que o Lightman está a observar e o que as câmaras...
Kalp ritmini görüntülüyorum. Deri sıcaklığını terlemesini, ses stresini, kan basıncını ölçüyorum. Ve kameraları da saysak bile, Lightman'ın içeride gördükleriyle kıyaslanamaz...
Foi a ti que o Lightman escolheu para estar na fila da frente.
Hey, Lightman senin en ön sırada oturmana izin veriyor. Tamam.
Lightman... é um nome interessante.
Lightman... Enteresan bir isim.
Quero dizer, ele é, tipo, o Lightman Sombrio.
Yani, karanlık Lightman gibi.
O Dr. Lightman é o teu melhor amigo, neste momento.
Dr. Lightman, şu an dünyada sahip olduğun en iyi arkadaştır.
Cal Lightman.
Cal Lightman.