Translate.vc / portugués → turco / Linn
Linn traducir turco
63 traducción paralela
Se estiver alguém a ouvir-me, por favor contacte-me em casa na Av.
Eğer beni duyan birileri varsa, 2. Thurston Bulvarı, Gray Linn adresinden evime ulaşabilirsiniz.
Thurston 2, Grey Lynn.
Thurston Bulvarı, Gray Linn adresinden evime ulaşabilirsiniz.
THURSON 2, GREY LYNN TELEFONE 396121
Gray Linn TEL. 396121
O que vai presenciar, Menina Lin, não é tanto um ataque com míssil, mas o lançamento duma nova ordem mundial.
Şimdi tanık olacağınız şey Bayan Linn, yalnızca bir füze saldırısı değil, yeni dünya düzeninin başlangıcı.
- David Linn. - David Linn!
- David Linn!
- Quem é o David Linn?
- David Linn de kim?
O Rathbone raptou a Linn.
Rathbone, Lin'i kaçırdı.
Linn, mostra-nos as tuas mamas!
Linn, bize göğüslerini göster!
- Linn.
- Linn.
Acho que vi a Linn ir para casa sozinha ontem à noite.
Sanırım akşam Linn'in eve yalnız gittiğini gördüm.
Linn, vem.
Linn, haydi.
Linn!
Linn!
- Sargento Linn, certo?
Komiser Linn, öyle mi?
O Sargento Linn disse que vinha.
Komiser Linn geleceğinizi bildirdi.
Tem a Sra. Linn às 15h e depois está livre até às 17h.
Saat üçte Bayan Lynne var. Sonra beşe kadar boşsunuz.
Menina Lin, reconhece isto?
Bayan Linn, bu işaretler tanıdık mı?
Que tal, Denise de West Linn?
Baze ile ilgili olmayan bir sorusu olan var mı? Mesela, West Linn'den Denise?
olá! Fala David Linn do The New York Times.
Evet, merhaba ben The New York Times'tan David Linn.
E agora o Sargento da Marinha, Freddie Linn está paralisado da cintura para baixo.
Ve Denizci Çavuş Freddie Linn'in artık belden aşağısı felçli.
Envia as informações do Linn para o McGee.
Linn'in bilgilerini McGee'ye gönder.
O Sargento Linn disse para nos encontrarmos aqui.
Çavuş Linn'le konuştuğumda, söylediği buluşma yeri burası.
Freddie Linn?
- Freddie Linn? - Selam.
Não há como provar o que realmente causou a paralisia dele, os ferimentos do Sargento Linn conferem com o do manequim da balística.
Felç olmasının kesin sebebini ispatlamamızın bir yolu yok. Çavuş Linn'in yaraları, balistik mankeninin yaralarıyla eşleşiyor.
A mãe do Sargento Linn está aqui e está a subir.
Çavuş Linn'in annesi geldi. Yukarıda bekliyor.
Sou Malory Linn, mãe do Freddie Linn.
Ben, Malory Linn. Freddie Linn'in annesiyim.
Depois da Sra. Linn descobrir sobre os coletes, contactou todas as famílias de militares que conhecia, por isso a milícia de mães.
Bayan Linn yeleklerle ilgili gerçeği öğrenince askeriyeden tanıdığı her aileyle ve milis kuvvetlerle iletişime geçmiş.
Segundo os registos da Malory, ela passou um cheque para a Fundação Lar em Suas Mãos.
Malory Linn'in banka kayıtlarına göre Ev Sizin Elinizde Vakfı'na bir çek yazmış.
Por isso a Sra. Linn não se lembra de o enviar.
Bu yüzden Bayan Linn yolladığını hatırlamıyor.
E o sacrifício do Sargento Linn?
Peki ya Çavuş Linn'in fedakârlığı?
"Perfect Strangers" tem como protagonista Mark Linn-Baker que desapareceu a 14 de Outubro de 2012, mas "Hard 10" persegui-o até esta cidade adormecida na província de Chihuahua, no México.
"Muhteşem İkili" dizisinin yıldızı Mark Linn-Baker 14 ekim 2012'de yok olmuştu ama "Hard 10", onu Mexico eyaleti Chihuahua'da yakaladı.
Sou, Linn Bjorkman.
Benim adım Linn Björkman.
Linn!
Linn.
Linn, têm que conseguir que ele fale.
Linn. Onu konuşturmaları gerek.
Linn...
- Linn.
A Linn quer manter-me à distância sobre a investigação.
Linn, soruşturmadan uzak durmamı istedi.
Linn, a que te substitui, queria que eu fosse ao funeral do meu pai, só que eu não consegui.
Yerine gelen Linn, benden babamın cenaze törenine katılmamı istedi. Ama yapamadım.
- Então, o que é que a Linn queria?
- Linn ne istedi?
- Do que estavas a falar com a Linn?
- Linn'le ne hakkında konuşuyordun?
Fala a Linn.
Ben Linn.
- Do que andaste a falar com a Linn?
- Linn'le ne hakkında konuşuyordun?
A Linn disse que esse tipo de interacção não é meu ponto forte.
Linn, bu tarz durumlarda insanlarla olan iletişimimin pek de iyi olmadığını söyledi.
Linn.
Linn.
Linn, trata-se de um bebé recém-nascido.
Linn, daha yeni doğmuş bir erkek bebek.
É a Linn.
Linn arıyor.
- Linn Bjorkman?
- Linn Björkman?
- Falar com a Linn.
- Linn'le konuşmak istedi.
- Moram em West Linn.
- West Linn'de yaşıyorlar.
- Esta é a Linn.
- Bu Linn.
O que se passa contigo e com a Linn?
Linn'le aranızda neler oluyor?
A Linn ligou.
Linn aradı.
- E a lista dos adoptados? - Está com a Linn.
- Ona Linn bakıyordu.