English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Lsat

Lsat traducir turco

44 traducción paralela
EXAME LSAT SECÇÕES 1-6
GİRİŞ SINAVI BÖLÜMLER : 1-6
Oh... foi o dia em que ela passou na prova de direito.
Bu da LSAT imtihanını geçtiği gün
... desde que vira que ajudava nos testes de advocacia.
- Orospu çocuğu. LSAT'de işine yaradığını anladığından beri öyle davranıyordu.
... desde que vira que ajudava nos testes de advocacia.
LSAT'de işine yaradığını anladığından beri öyle davranıyordu.
- Pelo Sam e pelos seus óptimos resultados.
İşte Sam ve LSAT sınavının galibi. * LSAT = Hukuk Bölümü Giriş Sınavı " Tamam, tamam.
Que teve 170 em 180 nos exames de admissão a Direito? Eu sei, Bob.
LSAT sınavından 170 aldığını?
Tenho a merda de uma aula amanhã Tenho que ir
Yarın sabah LSAT hazırlık sınıfında dersim var Gitsem iyi olacak.
Fica mais um bocado
Anlıyorum LSAT Hazırlık Hadi ama. Sadece biraz daha kalalım.
Falaste-me qualquer coisa sobre a prova, E então apagas-te completamente
You were mumbling some shit about LSAT ları ve diğer şeyi hatırlıyorum sonra bum.
Que média é essa? LSAT.
Ne puanı bu?
É o teste de admissão para a faculdade de direito.
LSAT. Hukuk fakültesine girmek için yapılan sınav.
Foste excelente nos testes de admissão.
lsat'tan harika bir puan aldın.
A nota do Sam no LSAT?
Sam'in sınavdaki puanı?
Tive 100 % no teste de ortografia e 170 % nos exames de admissão a Direito.
İmlâ testinden 100 aldım ayrıca LSAT'den de 170 aldım.
Exames de admissão a Direito?
LSAT mi? Daha sekiz yaşındasın.
e espalhei-me no LSAT.
Lsat sınavından çaktım.
O que me espera são os testes modelo da escola de direito. - És a maior!
Beni bekleyen tek şey LSAT testleri.
Trabalhas 80 horas por semana enquanto estudas para os exames todas as noites.
Demek istediğim LSAT sınavına hazırlanırken haftada 80 saat çalışıyorsun.
Eu moro em Brooklyn e estou numa situação estranha de partilha de casa. Quero pagar-te $ 1.000 dólares para fazeres os exames por mim.
LSAT sınavına benim yerime girmen için 1000 $ ödemek istiyorum.
Parece que os exames são difíceis, mas acredita, ela saberá o que fazer.
Sanırım şuan LSAT sınavlarına giriyor, ama bana güvenin ne yapacağını bilir.
Fizeste o exame de admissão à Ordem?
LSAT sınavına mı girdin?
Obrigado. Estive a pensar no que disseste, ontem. E tens razão.
Dün gece dediklerini düşünüyordum da haklıydın, LSAT sınavından çok korkmuştum...
Só para você saber... Às terças e quintas-feiras, ele deveria estar a fazer o teste de preparação em Scranton.
Bilin ki, Salı ve Perşembe günleri Scranton'daki LSAT hazırlık testine girmeliydi.
O teu resultado nos exames?
- LSAT puanın. Evet.
Foste ótima nos testes de admissão, na entrevista, és uma sucessora, és muito sensual.
LSAT sınavını geçtin. Mülakatın iyiydi. Bir efsanesin.
Sei que fez os testes de admissão e pode estar preparada para ser advogada.
Mike Ross istedi. Dinle beni, LSAT sınavlarına girdiğini biliyorum avukat olmaya da hazır olabilirsin.
As notas, os testes de admissão, sou uma sucessora. Nem me promovi, mas arrasei na entrevista.
Notlarım, LSAT sınavları, mirasım kendimi abartmıyorum ama o görüşmede resmen işi bitirdim yani.
Tinha 22 quando o conheci, estava a estudar para os exames.
Tanıştığımızda 22 yaşındaydım. LSAT sınavı için çalışıyordum.
Eu fiz os LSATs por este tipo.
Bu adamın LSAT sınavlarına ben girdim.
O facto do seu último resultado no LSAT ter sido significativamente mais alto do que nos anteriores.
Son LSAT sınav sonucuna göre puanın öncekilere göre ciddi ölçüde artmış.
Acha que o Mike fez o LSAT por mim?
Mike'ın benim yerime LSAT'e mi girdiğini düşünüyorsunuz?
E agora há alegações de que ele realizou os LSATs por outras pessoas.
Mike'ın başkalarının yerine de LSAT'e girdiğine dair iddialar var.
- Disseram que há rumores sobre teres feito os LSATs por outras pessoas e estão a acusar-te de o teres feito por mim.
- Başka insanların yerine LSAT'e girmenle ilgili dedikoduların dolaştığını söylediler ve benim yerime girdiğin gerekçesiyle de seni suçluyorlar.
Acusaram-me de fazer os LSATs por ela, e o problema é que não há nenhum registo de eu ser acusado de o fazer.
LSAT'a onun yerine girdiğimi düşünüp, Rachel'ı suçladılar ve asıl olay ise bu suçlamayla ilgili hiçbir kayıt yok.
Sabes que mais, David? Podes não ter sido suficientemente inteligente para ter 178 nos LSATs, mas tenho a certeza que és o suficiente para fazeres isso.
- Biliyor musun David LSAT'ten 178 alacak kadar akıllı değilsin belki ama bunu yapabilecek kadar akıllı olduğuna eminim.
Tenho a cópia de uma denúncia anónima enviada para si a dizer que eu fiz os LSATs por outras pessoas e o registo de uma chamada telefónica do seu gabinete para o Reitor de Columbia dez minutos depois.
Elimde sana gönderilmiş, benim başkaları için LSAT sınavlarına girdiğimi söyleyen anonim bir ihbar ve Columbia dekanına ait bundan on dakika sonra orayı aradığına dair telefon kayıtları bulunuyor.
Trabalhava como estafeta e ganhava um extra a fazer testes por outras pessoas.
Postacı olarak çalışıyordu ayrıca başkaları için LSAT sınavına girerek para kazanıyordu.
Antes de trabalhar na Pearson Specter, tanto quanto sabe, ele trabalhava como estafeta e falseava testes em part-time?
Pearson Specter'da çalışmaya başlamadan önce bildiğiniz kadarıyla postacılık ve LSAT sahteciliği mi yapıyordu?
Os últimos resultados foram muito mais altos que os anteriores.
Son LSAT puanın, öncekilere göre oldukça yüksek.
A propósito de que tamanho São os chapéus dos "Elfos"
- Hey bu LSAT lar nasıl geliyor?
Para a prova!
- LSAT larla mı?
Estás a enganar a Brooke
LSAT ları bok ediyorsun,
C'um caramba.
Hadi be, LSAT sınavına girmişsin.
Eu fiz os exames para Direito.
- LSAT sınavına girdim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]