English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Maestro

Maestro traducir turco

804 traducción paralela
Sr. Pimenov, o maestro do ballet.
Bay Pimenov, bale hocası.
Sr. Swingali Digam-me, é um homem ou um maestro?
Bay Swingali O bir orkestra şefi
- O maestro estará cá a tempo.
- Maestro zamanında gelecekmiş.
O maestro ficou tão nervoso, que gritou :
Şef çok heyecanlandı, bağırdı...
O pai era um grande maestro em Viena.
Babası Viyana'da ünlü bir orkestra şefiydi.
O pai dela era o melhor maestro e o melhor homem do mundo.
Babasının, dünyanın en büyük orkestra şefi olması bir yana... harika bir adamdı da üstelik.
É um maestro em artimanhas, Príncipe Cassim.
Siz hilekarlığın efendisisiniz Prens Kazım.
MAESTRO GUARDI PROFESSOR DE CANTO
MAESTRO GUARDI - Şarkı Söyleme Öğretmeni
- Maestro.
- Maestro.
Querido maestro, ninguém foi tão bom comigo desde que ela morreu.
Sevgili Maestro, o öldüğünden beri bana kimse sizin kadar iyi davranmamıştı.
Querido maestro... não sei quando nos veremos novamente.
Sevgili Maestro... bir daha ne zaman görüşeceğimizi bilmiyorum.
Chuck, o maestro Tomaso Bozanni.
Chuck, Sinyor Tommaso Bozanni.
O maestro.
Orkestra şefi.
O único assassino aqui é o maestro da orquestra.
Buradaki tek katil orkestra şefi.
"É surpreendente que um maestro experiente como Sönderby não tenha evitado este desnecessário suicídio."
Sönderby gibi tecrübeli bir şefin intihardan farksız bu duruma engel olmaması şaşırtıcı.
- Está louco maestro?
- Delirdiniz mi efendim?
Maestro, por favor, um si bemol.
Üstat, si bemol, lütfen.
Um maestro com o apelido de Tom Cego não tem muito futuro.
"Kör Tom" lakabı takılmış bir okul müdürü fazla dayanamaz değil mi?
Leve-as, que eu já mando o maestro.
Aşağıya indirin, ben de orkestra şefini bulayım.
É canja, maestro.
Çok basit, maestro.
Mas é preciso muito esforço para se ser uma grande bailarina.
Ama harika bir dansçı olmak büyük bir çalışma gerektirir. Maestro...
Obrigado, Mestre.
Teşekkür ederim maestro.
Pelo maestro?
Kime? Orkestra... orkestra şefine mi?
Acabe com a poesia / / e mexa-se, maestro!
Şiir okumayı kes de ilerle büyük şef!
- Bem, qual é o seu plano? - Não tenho. - Chame o maestro imediatamente.
İmparator ve İmparatoriçenin varlığından faydalanacaklar orkestra da bu komploya dâhil.
- O maestro. - Depressa.
- Plânları neymiş?
- Prenda o maestro imediatamente!
Verdi'nin bir parçası.
Talvez pela mesma razão que, por vezes, um instrumentista quer ser maestro.
Bir müzisyen şu ya da bu nedenle... bazen orkestra şefi olmak isteyebilir.
Aqui está uma dama que merece a vossa atenção - a nossa maestro.
Bu genç bayan ilginizi hak ediyor. Müzik yönetmenimiz.
- Ainda não lhe explicou o papel?
Maestro daha size bölümünüzü açıklamadı mı? - Özür dilerim, sevgili bayan... ama hiç bilgim yok. - Hayır.
- Mestre, estamos à disposição, vamos?
Maestro, emrinizdeyiz.. Gidelim mi?
- Maestro.
Maestro!
Conheces o maestro da Orquestra Sinfónica Estadual?
Eyalet Senfoni Orkestrasının şefini tanıyor musun?
Maestro!
Maestro!
Vamos, maestro, musica.
Haydi biraz müzik çal.
Senhor Maestro, abatemos bombardeiro Britânico.
Sayın orkestra şefi, Paris üstünde bir İngiIiz bombardıman uçağı vurduk.
- Desculpe-me, sr. Maestro. - Pois, pois.
KabuI ediIdi.
- Não obrigado, Sr. Maestro. Desculpe, tenho de ir.
İzninizIe sayın şefim.
"Herr" Maestro, está aí?
Sayın orkestra şefi, orada mısınız?
Herr, Maestro!
Orkestra şefi! Orkestra şefi!
Ora... ora... ora... agora, Herr Maestro... estou á sua espera.
Sayın orkestra şefi. Bakın bakaIım bizim orkestra şefinde ne hünerIer varmış.
Eu pertenço à Wehrmachat não á Gestapo, Maestro.
Ben AIman ordusunun bir üyesiyim, gestapo değiIim sayın orkestra şefi!
Naturalmente, depois do espectáculo desta noite, que vai dirigir para o nosso Brigadeiro. Até lá, Herr Maestro, você é meu prisioneiro.
Bu akşamki gaIada komutanımız için konser verdikten sonra benim tutukIum oIacaksınız sayın şef.
- Importa-se de empurrar, Maestro?
- Lütfen itebiIir misiniz, şefim?
Herr Maestro, desta vez sou eu quem tem a batuta!
Sayın orkestra şefi... Bu sefer, sopa benim eIimde.
Vou contar-lhe tudo. Em boa hora. Você está a ser sensato, Maestro.
Sonunda mantıkIı davranmaya başIadınız sayın şef.
Olhos para o maestro.
Gözleriniz şef de olsun.
Maestro!
Şef!
Eu, Maestro.
- Ben yaptım efendim!
"Herr" Maestro! Vamos!
Kapıyı kırın, çabuk, çabuk!
Maestro!
Tut şunu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]