English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Meridian

Meridian traducir turco

106 traducción paralela
Sou de Meridian, Mississippi... e estou a passar duas semanas na casa ao lado com a minha tia Stephanie.
Mississippi'liyim, Meridian'dan... ve iki haftalığına komşunuz Stephanie teyzemde kalıyorum.
A minha mãe trabalha para um fotógrafo em Meridian.
Annem Meridian'da fotoğrafçıda çalışıyor.
Vá contar isto... quando voltar a Meridian County, Sr. Dill Harris.
Bay Dill Harris... Meridian County'ye döndüğünde herkese bunu anlat, olur mu?
Se necessitar, estarei no Meridian Motel de Miami Beach.
Bana ihtiyacın olursa, Meridian Motel'de olacağım, Miami Beach.
O Meridian.
"Meridian" Oteli.
No Hotel Meridian?
Meridian Oteli mi?
Moveram uma ação pública contra a Argo há três anos atrás alegaram que a sua carrinha Meridian 1985 explodia ao bater.
Üç sene önce Argo aleyhine kamu davası açıldı, 1985 yapımı steyşın kasa Meridian'ın kazalarda patladığı söylendi.
A Argo montou 500 mil Meridians e alguns deles explodiram.
Argo yarım milyon Meridian üretmiş ve bunların sadece birkaçı patlamış.
- Eles querem-me no caso Meridian.
- Meridian davasını bana verecekler.
Precisamos de ouvir todos os donos de Meridians que se feriram.
Yaralanan bütün Meridian sahiplerinin hikayelerini duymalıyız.
Exigindo ao acusado que forneça nomes e moradas dos funcionários da Argo envolvidos no desenho do Meridian entre 1980 e 1985.
Meridian adlı arabanın tasarımında çalışanların tümünün isim ve adreslerini istiyoruz.
- Os gráficos de desempenho do Meridian.
- Meridian performans çizelgeleri.
Não havia um Pavel na lista de quem trabalhou no Meridian?
Meridian'ın tasarımında çalışanların listesinde Pavel diye biri yok muydu?
"Aceite os meus agradecimentos" por manter o Pavel e a questão do Meridian entre nós. "
"Lütfen Pavel'e, Meridian konusunu aile içinde tuttuğu için minnetlerimi iletin"
Gostava de falar sobre uma pesquisa que fez na Argo, sobre o Meridian.
Argo'da Meridian projesinde çalıştığınız zaman yaptığınız araştırmalar hakkında konuşmak istiyorum.
Que Meridian?
Hangi Meridian?
O Meridian explodiu?
Meridian mı patladı?
Vamos falar sobre o farol traseiro do Meridian.
Meridian'ın sinyal devresinden bahsedelim.
Deviam ter usado este circuito no Meridian?
Bu devreyi Meridian'a koymak doğru muydu?
- Não é o Meridian?
- Meridian'ın numarası değil mi?
O senhor sabe da existência de um relatório que questiona a segurança do modelo Meridian?
Meridian'ın güvenliği hakkında yazılmış bir raporun varlığından haberiniz var mı?
Tem conhecimento de qualquer relatório a questionar a segurança do Meridian?
Meridian'ın güvenli olmadığına dair bir rapordan haberiniz var mı?
Lembra-se de um a questionar a segurança do Meridian modelo 1985?
1985 model Meridian'ın güvenliği hakkında bir rapor hatırlıyor musunuz?
Sou Seltin Rakal, de Meridian.
Ben Meridian'dan Seltin Rakal.
Dizia que Meridian emergiu de uma dimensão que se interseta com esta?
Meridian bu boyutla kesişen başka bir boyuttan mı geldi diyordun?
A teoria é que as deslocações dimensionais são causadas por flutuações na matriz quântica de Meridian.
Benim teorim, Meridian'a ait kuantum matrisindeki dalgalanmanın boyutlar arası yer değişimine neden olması.
E Meridian?
- Ya Meridian?
Dentro de 12 dias, Meridian voltará a deslocar-se para o estado não-corpóreo.
12 gün sonra Meridian tekrar maddesel olmayan diğer konuma geçecek.
Meridian será demasiado instável para conseguir deslocar-se para a outra dimensão.
Meridian başarılı bir şekilde diğer boyuta dönemeyecek kadar kararsız hele gelecek.
Vamos fazer uma série de scans hélio-sísmicos ao sol de Meridian.
Meridian güneşinin üzerinde bir dizi helyosismik tarama yapacağız.
O vosso sol estava a emitir explosões da raios gama modulados, mesmo antes de Meridian aparecer.
Meridian ortaya çıkmadan hemen önce güneşiniz modüleli gama püskürmeleri yapıyormuş.
Não admira, já que Meridian estava num estado não corpóreo, quando ocorreu.
Şaşırtıcı değil, çünkü bu olay meydana geldiğinde Meridian maddesel olmayan haldeymiş.
- Meridian poderá ficar aqui mais tempo.
- Meridian'ı burada daha uzun tutabiliriz.
Meridian vai deslocar-se dentro de cinco dias.
Meridian 5 gün sonra boyut değiştirecek.
Posso deixar Meridian e voltar para o Quadrante Alfa contigo.
Meridian'dan ayrılabilir ve seninle birlikte Alfa çeyreğine dönebilirim.
Na próxima vez que Meridian voltar, teremos 30 anos para os nossos povos se conhecerem melhor.
Meridian'ın buraya bir dahaki gelişinde, insanlarımızın birbirini daha iyi tanımaları için 30 yılı olacak.
Disse à Seltin e aos outros que vou deixar Meridian.
Seltin'le diğerlerine Meridian'dan ayrılacağımı söyledim.
- Há coisas que tenho de fazer, antes de deixar Meridian.
Meridian'dan ayrılmadan önce yapmam gereken şeyler var.
Não queres deixar Meridian, pois não?
Meridian ayrılmak istemiyorsun, değil mi?
E, agora que Meridian voltou a ter um futuro, precisam de mim.
Artık Meridian'ın yeni bir geleceği olduğu için bana ihtiyaçları var.
Achei que gostaria de saber que Meridian se deslocou normalmente, depois de a tirarmos de lá.
Seni ışınlar ışınlamaz, Meridian'ın normal bir şekilde boyutsal değişimini tamamladığını öğrenmek hoşuna gider diye düşündüm.
Sou a Chase Meridian.
Ben Chase Meridian.
Pedi-lhe que fosse consultora no caso.
Doktor Meridian bize danışmanlık yapacak.
Os morcegos não são roedores, Dra. Meridian.
Yarasalar kemirgen değildir doktor.
A Dra. Meridian, por favor.
Doktor Meridian lütfen. Teşekkürler.
É a Dra. Chase Meridian.
Doktor Chase Meridian.
- Boa noite. - Boa noite.
- İyi akşamlar Dr. Meridian.
Atrás da cortina... número um... a absolutamente fabulosa Dra. Chase Meridian!
Bir numaralı... perdenin arkasında... muhteşem Doktor Chase Meridian!
Obrigado por ter aceitado o meu pedido de consulta, Dra. Meridian.
Doktor Meridian, yardım isteğimi kabul ettiğiniz için teşekkürler.
É a Dra. Meridian.
Doktor Meridian.
Xena, estou a ter uma reação histérica por ter morto o Meridian.
Zeyna, Meridian'ı öldürmeye histerik bir tepki veriyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]