Translate.vc / portugués → turco / Milena
Milena traducir turco
90 traducción paralela
Teresa, Milena, Maria.
Teresa! Milena! Maria!
- Milena, senhor.
- Milena, efendim.
Por favor, já chega, Milu!
Çizmeyi aştın, Milena.
Uma milena?
- 1000 mi?
Sabe que o nome mudou de 1000 Dólares para Milena? !
100.000 dolarlık çikolatanın adını 100.000 diye değiştirdiklerini biliyor musunuz?
Se ele não esteve, então ele deve-me uma milena.
Eğer ona binmediyse, o zaman bana bi onluk borçlu.
Eu não sei como é que os empregados da Milena chegam a estas medidas.
Nokta. Milena'daki işçilerin bu ölçüleri nasıl aldıklarını bilemiyorum.
Milena, ouve-me.
Milena, beni dinle.
Milena.
Milena.
Como é que estás, Mileninha, minha menina linda?
Güzeller güzeli kızım Milena, nasılsın bakalım?
- Ouve, Milena vocês não são os meus únicos clientes.
- Bana bak Milena. Benim tek müşterim sen değilsin.
O que é que a Milena sabe?
Milena'nın haberi var mı?
Milena tem tudo o que ela quer.
Milena canının her istediğini alıyor.
Milena!
Milena!
Sim, estamos a ir.
Tamam geliyoruz. Milena gelsene.
Um brinde para a Mileninha!
Milena'nın şerefine kadeh kaldıralım!
Nesta feliz ocasião eu tenho que falar um pouco sobre a minha Milena.
Bu özel günde Milena ile biraz övünsem yeridir.
Mesmo após todos estes anos, Milena.
Geçen onca yıldan sonra bile, Milena.
- Milena, desejo-te o melhor.
- Milena, en iyi dileklerimle...
Milena, quando é que nós já falámos desta maneira?
Milena, biz en son ne zaman bu şekilde tartışmıştık?
- É o aniversário da Milena hoje. - Hoje?
- Bugün Milena'nın doğum günü.
Catherine Tramell, esta é a Milena Gardosh.
Catherine Tramell. Milena Gardosh.
Milena. Dr. Glass.
Milena, Dr. Glass.
Milena, atende o telefone.
Hadi Milena, aç şu telefonu!
Milena, é o Michael Glass.
Ben Michael Glass.
Acho que a Catherine vai matar a Milena Gardosh.
Catherine'in, Milena Gardos'u öldüreceğini düşünüyorum.
- Não Milena, não foi assim, eu disse...
Böyle olmadı.
- Milena. - Ela está certa.
O haklı.
Apostámos sobre o próximo alvo, o acumulado chega a uma milena, se estiver interessado.
Hatta, bir sonraki hedef için bahis tablomuz var. Ödül bir tekliğe yaklaştı ilgilenirsen tabi.
Fizeste-me ganhar uma milena.
Bana bir binlik kazandırdın!
"E nosso primeiro ouvinte está na linha..."
Ve gelen ilk mesaj, Nymburk'tan Milena şöyle yazmış :...
É uma das cartas originais que ele enviou a Milena. - Deram-ma
Evet, Milena'ya yazdığı mektuplardan birinin orjinali, birisinden hediye olarak geldi.
Envia uma mensagem à Rainha Milena, diz-Ihe que aceito todas as suas exigências, em troca da terceira caixa.
Kraliçe Milena'ya haber gönderip üçüncü kutu karşılığında talep ettiği tüm istekleri kabul ettiğimi söyleyin.
Desculpe-me, Lorde Rahl, mas porque haveríamos de pagar tão generoso preço quando uma Divisão das nossas forças podia desfazer a Rainha Milena em pó?
Beni bağışlayın Lord Rahl ama güçlerimizin bir tümeni bile Kraliçe Milena'yı küle çevirebilecekken neden bu kadar yüksek bir bedel ödüyoruz?
Assim que eu tiver todas as três caixas, a magia de Orden dar-me-á poder incontestável sobre todas as coisas, e as exigências da Milena não terão qualquer significado.
Bir kez üç kutuyu da ele geçirince Tarikat'ın sihri bana her şeyin üzerinde, karşı konulamaz bir güç verecek ve Milena'nın istekleri de önemsiz kalacaklar.
Ali vive a Rainha Milena.
Orada Kraliçe Milena yaşar.
Quando ainda era Princesa Milena tomou o comando dos exércitos do seu pai e atacou o reino de Tramontana.
Hâlâ Prenses Milenayken babasının ordularının komutasını alıp Tramontana Krallığına saldırdı.
Fala-se na aldeia que a Rainha Milena tem estado a chicotear os seus servos, literalmente, infelizmente, excitadíssima com a possível chegada de um emissário do Darken Rahl.
Köydekilerle konuşmalarım sonucunda öğrendim ki Kraliçe Milena hizmetindekileri büyük bir heyecanla, Darken Rahl'ın gönderdiği temsilcileri karşılama hazırlıklarını yapmaları için kırbaçlıyormuş.
A dizer ao Darken Rahl que a Rainha Milena não estará pronta a entregar a caixa, pelo menos por uma semana.
Darken Rahl'a, Kraliçe Milena'nın kutuyu teslim etmeye en az bir hafta daha hazır olamayacağını söyleyen bir mesaj.
O Ruben vai levar-te com ele. Mas primeiro tem de se apoderar da Caixa de Orden para que a Rainha Milena nunca mais possa magoar ninguém.
Ruben giderken seni de yanında götürecek fakat önce Tarikat Kutusunu ele geçirmesi lazım böylece Kraliçe Milena bir daha kimseyi incitemeyecek.
Como está adorável hoje, Rainha Milena. E a Princesa Violet, tão bela.
Bugün ne kadar hoş görünüyorsunuz, Kraliçe Milena ve Prenses Violet de çok güzel.
Com certeza, Rainha Milena.
Tabii ki, Kraliçe Milena.
A Rainha Milena diz-me que chegaste a Tamarang há dois dias.
Kraliçe Milena, bana senin Tamarang'a iki gün önce geldiğini söyledi.
Lorde Rahl, recebi um relato de que um dos guardas de Milena permitiu que alguém passasse pela ponte sul.
Lord Rahl, Milena'nın bekçilerinden birinin güney kapısından bir kişinin geçmesine izin verdiğinin raporunu aldım.
Rainha Milena, está tudo bem.
Sorun değil, Kraliçe Milena.
Milena, pode mostrar-lhes esta foto?
Milena, bu fotoğrafı onlara da gösterebilir misin?
Milena Canonero Criadora de Guarda-roupa
Kostüm Tasarımcısı
Vamos fazer um brinde para a Milena.
Kadeh kaldırıyoruz.
Venham.
Milena'ya kadeh kaldıralım.
Um brinde para a Milena!
Milena'ya!
Esta é a Dra. Milena Gardosh.
Bu Dr. Milena Gardosh.