Morales traducir turco

Onde está Morales?

- Joaquin Morales nerede?

Walter Morales?

- Joaquin Morales?

Este é o Coronel Morales.

Bu Albay Morales.

Coronel Morales.

Albay Morales.

Arturo Morales!

Arturo Morales!

- Jamie Morales, Frank Serpico. - Serpico?

- Jaime Morales, Frank Serpico.

É o irmäo do Augie Morales.

Augie Morales'in kardeşi.

Magdalena María Victoria Morales.

Magdalena María victoria Morales.

O Morales está paralisado da cintura para baixo.

Morales belden aşağı paralize olmuş. Kaçakçılık günleri sona erdi.

A primeira é o Morales.

Bir ; Morales.

Com que então, é primo do Roberto Morales, Ricardo.

Demek Roberto Morales'in kuzeni Ricard sensin?

Ouça, só falo consigo porque conheço o Papo Morales.

Bak, Papo Morales'i tanıdığım için seninle konuşuyorum.

Vejo que é parente de Roberto Morales, famoso traficante de drogas.

Gördüğüm kadarıyla meşhur uyuşturucu kaçakçısı... Roberto Morales'in akrabasısın.

Vai receber um telefonema para o Sr. Morales dentro de 30 minutos.

Yaklaşık 30 dakika sonra Bay Morales'ten telefon gelecek.

Morales...

Morales?

Gostávamos de conhecer o Morales.

( Çavuş Dedektif James "Sonny" Crockett - Burnett kılığında ) Yani patronun Morales ile buluşmak istiyoruz.

Assim que me marcares um encontro com o Morales.

( Çavuş Dedektif James "Sonny" Crockett - Burnett kılığında ) Neden olmasın ama tek bir şartla, Morales ile bizim işi bağlayacaksın.

diz ao Morales que recebe o dinheiro dele assim que marcarem o encontro.

( Çavuş Dedektif James "Sonny" Crockett - Burnett kılığında ) Morales'e söyle eğer parasını geri istiyorsa en kısa zamanda ben ve alıcımla buluşur..

Ele mata-te.

( Çavuş Dedektif James "Sonny" Crockett - Burnett kılığında ) Morales ikinizi de öldürecek.

Vais conseguir encontrar-te com o Morales.

( Çavuş Dedektif Frank Ariola - Gümrük Şube ) Bu sayede de sonunda Morales'e doğru yolumuz açılıyor beyler..

Prendi o Morales há três anos e ele safou-se por um pormenor técnico.

( Çavuş Dedektif Frank Ariola - Gümrük Şube ) Morales'i üç yıl önce içeri attığımı duymuşsunuzdur? Bazı teknik nedenlerden dolayı afdan yararlandı.

Por amor de Deus, Sr. Morales.

( Çavuş Dedektif Sonny Crockett ) Oh, Tanrı aşkına Bay Morales.

O Sr. Morales quer fechar o negócio.

Yani Bay Morales sizinle iş yapmaya karar verdi.

- Dadas as circunstâncias, é bom voltar a ver-te, Arriolla.

( Morales ) Bu şartlar altında, seni görmek gerçekten keyif verici, Arriola.

Não me podes culpar dos problemas do teu irmão.

( Morales ) Beni kardeşinin porblemi için suçlayamazsın.

Não sabias que o grande Tico gostava de prostitutas?

( Morales ) Tico'nun fahişeler ile bu kadar içli-dışlı olduğunu bilmiyordun değil mi?

Também fiquei surpreendido.

( Morales ) Benim için de sürpriz oldu bu.

O teu irmãozinho é muito macho em campo, mas deixa algo a desejar entre os lençóis.

( Morales - İspanyolca ) Küçük kardeşin mahkeme salonunda çok maço olacak ( Morales ) Ama bütün bunlardan iki sayfalık kağıt teslimi ile kurtulabilir.

- Muito profissional, não achas?

( Morales ) Oldukça profösyönelce değil mi?

Está tudo ali, ao vivo e a cores.

( Morales ) Hadi ama. Herşey tüm rengiyle ortada.

E preto no branco.

( Morales ) Hepsi siyah ve beyaz!

Ver é acreditar.

( Morales ) Gör ve inan..

As chaves do reino, só isso.

( Morales ) Krallığın anahtarınıu, hepsi bu.

Mais depressa vês o teu irmão na prisão.

Hayır, hayır ( Morales ) Önce kardeşin cezaevine postalanacak..

Presta atenção. Agora trabalhas para mim.

( Morales ) Şimdi dikkatlice dinle!

Há três anos, quase me meteste na cadeia. Agora, sou teu dono.

( Morales ) Üç yıl önce beni içeri atmıştın, Ama bak şimdi senin sahibinim!

Se eu passar um dia que for na prisão, aquela cassete vai parar à polícia.

( Morales ) Benim üç yılımı harcadın.. Şimdi iki seçenek var. ( Morales ) Ya dediğimi yaparsın, ya da teyb polis'e gider.

Ouvi dizer que se estão a aproximar do Morales.

( Çavuş Dedektif Trudy Joplin - Rico ile nişanlı ) Morales ile işi bağladığınızı duyduk, tebrikler canım.

o Morales é o distribuidor directo do Heriberto Merida.

( Çavuş Dedektif Ricardo Tubbs ) Morales, Heriberto Merida'nın dağıtımcısı.

O Morales move a mercadoria, mas a estrada é do Merida.

( Çavuş Dedektif Sonny Crockett ) Aynen, Morales işin sevkiyatçısı ama işin patronu Merida

Nada se mexe a não ser por ordem dele.

( Çavuş Dedektif Sonny Crockett ) Yani Merida yetkiyi vermeden Morales bir adım bile kıpırdayamaz.

Porque não apanhamos o Morales e pomo-lo a falar.

( Çavuş Dedektif Ricardo Tubbs ) O zaman neden biz Morales'e, Merida ile birlikte götürmek için pençe takmıyoruz?

- Avançaram com o Morales?

( Çavuş Dedektif Frank Arriola ) Morales ile şansınız yaver gitti mi bari?

Passem-me ao Morales. Frank Arriolla.

( Çavuş Dedektif Frank Arriola ) Ben Frank Arriola Morales'i verin.

Ouve, Morales... Preciso de me encontrar contigo.

( Çavuş Dedektif Frank Arriola ) Bak, Morales Seni gemen görmem lazım.

Já souberam alguma coisa do encontro com o Morales?

Kafaya takma bu kadar. ( Çavuş Dedektif Frank Arriola ) Herneyse, Morales ile anlaşmadan ne haber?

Ouve... O Morales...

( Çavuş Dedektif Sonny Crockett ) Pekala, dinle, uh, Morales —

- Ainda estás a ler sobre o Morales? - Estou.

( Çavuş Dedektif Sonny Crockett ) Hala Moralesin bağlantılarında mısın, kanki?

- Queres ver outra vez?

[Morales] Tekrar görüşebileceğimiz kimin aklına gelirdi?

- Morales!

Morales.

O emprego tem muita estabilidade...

Artık benim için çalışıyorsun. ( Morales ) İşler iyi korunuyor değil mi?