Msg traducir turco

Um bocadinho de cominhos, meia colher de tomate e molho de alho.

Bir tutam frenk maydonozu, yarım çay kaşığı zerdeçal ve bir MSG fısıltısı.

Fui a um concerto de rock, ontem, no Garden.

Dün MSG'de ki konsere gittim.

Bem... foi muito agradável. Foi mesmo, não achas?

Ama unutma kabuklu deniz mahsulü beyaz et, kırmızı et doymuş yağ, nitrat, buğday, nişasta sülfit, MSG ve süt ürünleri yemez.

! Estão a passar outra vez o jogo dos Yankees no MSG.

— Hey, Yankee maçının tekrarı var.

Como chulo, diluir-me-ei na cidade como o MSG em sopa miso.

Bir pezevenk olarak, çorbaya konan tuz gibi şehre karışabilirim.

Não deixes que os condimentos te ponham mais tonto do que já estás.

MSG'nin kafanı bulandırmana izin verme Mikey.

A MSG-90 que Hee usa é uma semi-automática de 5 tiros.

Hee'nin kullandığı MSG-90 yarı otomatik beş mermi alan bir silahtır.

- Conservantes?

- MSG?

- Não é nada. É "Run MSG".

- Hayır Pudra. "Soyalı Run DMC."

Ela deixou-me uma mensagem, é importante.

Bana msg bırakmış, Bu çok önemli.

Se encontrarem GMS nao volto a encomendar nada deles.

Evet, eğer MSG bulurlarsa bir daha onlardan asla sipariş vermeyeceğim. ( Ç.N : tadı güzelleştirmek için kullanılan toz, monosodyumglutamat )

Isto, meu amigo, é uma combinação mágica de farinha de milho, queijo desidratado, BHA, BHT e o nosso bom MSG por outras palavras, uma batata frita!

Bu, sevgili dostum, sihirli bir karışımdır. Mısır unu, nemden arındırıImış peynir tozu, antioksidanlar ve lezzet arttırıcı katkı maddeleri. Ya da bildiğimiz cips!

Nova Msg

Yeni Mesaj

Isto não é o MSG.

Tuzlu yemekten falan değil.

Não não, não MSG.

Hayır, hayır. MSG yok.

Isso é bom, mas não MSG dificilmente importa quando ela está farta de dim sum e moo shu de porco.

Bu güzel ama, hayvanın dört bir yanı Çin yemekleriyle kaynıyorken, MSG'nin çok da önemi yok.

A enviar msg

Mesaj gönderiliyor

Crepes, coca-cola, sem aditivos.

Çin böreği istediniz, bir Coca Cola, MSG koymayacağız.

Este é C.F.O. ( director financeiro ) e este é M.G.V.?

Demek bu mali işler müdürü bu da MSG?

O que é um M.G.V.?

MSG nedir?

Sobre esta coisa do M.G.V...

Ama şu MSG şeyi...

- Sim, ele não é um MGV.

- Evet, MSG falan değil.

Está bem, eu sou um MGV.

Bekle bekle. Elbette MSG'yim.

O que raio é um MGV?

Bakın, nedir bu MSG?

Então há uma cova colectiva de M.G.Vs queimados por aqui algures?

Demek buralarda bir yerde devasa bir kalpleri kırık MSG mezarlığı var?

Damos-lhes MSG, açúcar e cafeína, e, estranhamente, eles reagem a esses químicos.

Onlara MSG, şeker ve kafein veriyoruz ve ilginçtir, onlar da bu kimyasallara tepki gösteriyor.

Não acredito que estou no MSG!

MSG'de olduğuma inanamıyorum.

Esta comida tem glutamato de sódio?

Bu yemekte MSG var mı?

- O meu maxilar bloqueia com isso.

- MSG yiyince çenem kilitlenir.

No menu consta que não contém glutamato de sódio e também que...

- Menüde MSG yoktur yazıyor. Bir de...

A comida chinesa tem glutamato de sódio.

Bak Jess, Çin yemeği MSG'li zaten.

É do sal sódico ( MSG ) de que provem o sabor.

Yemeğin tadı MSG'den geliyor.

Tudo bem, alguns de nós já lemos um livro chamado A Bíblia, o qual é bastante claro sobre os chineses e o MSG.

Ama aramızdan bazıları İncil isimli bir kitap okudu. O kitabın konusunun Çinliler ve MSG olduğunu herkes bilir.

- A defesa de massacre MSG.

MSG Katliamı Savunması.

Vicki Connelly RECEBEU UMA MSG FOTOGRÁFICA!

Vicki Connelly.

Pagas em sódio e glutamato monossódico e elas querem dinheiro a sério.

Onlara sodyum ve MSG ile ödeme yapıyorsun. Onlar gerçek para istiyor.

- É o MSG a falar.

- MSG konuşturuyor.

Provavelmente comi muitos MSG.

Fazla MSG içtim falan herhalde.

Vi a tua msg "

Mesajını aldım.

O meu pai foi Guarda de Segurança dos Fuzileiros 12 anos, nos 20 de carreira.

Benim ihtiyar müebbetlikti. 20 yılın 12'sini MSG olarak yattı.

Sem BPA, sem MSG, sem BHA, sem BHT.

BPA yasak, MSG yasak, BHA yasak, BHT yasak.

Temos bilhetes para ver os Timberwolves contra os Knicks no MSG, pelo nosso aniversário.

Amcan yıl dönümümüz için MSG'deki Timberwolves ve Knicks maçına bilet aldı.

Não quero aditivos.

- MSG koymayın.

Gelo.

Buz. MSG yok.

Diz que não tem glutamato de sódio.

"MSG yoktur."