Nairobi traducir turco

Demoraremos oito semanas a regressar a Nairobi. Pergunta-lhe se há um caminho mais curto.

Nairobi'ye geri dönmek sekiz haftamızı alır.

E se fosses até Nairobi ou mesmo ao Cairo, durante umas duas semanas?

Neden bir iki haftalığına Nairobi'ye uçmuyorsun, hatta Kahire'ye de olabilir?

Devia ter comprado alguns em Nairobi.

Nairobi'de bir miktar almalıydım.

O homem que o contratou nas ruas de Nairobi para fazer a única entrega de armas que levou à sua prisão.

Nairobi sokaklarında tutuklanmana yoll açan bir tek silah teslimatı için seni tutan kişi.

Peçam à Polícia que vigiem a estrada de Nairobi.

Polisi ara. Nairobi yolunu izlesin.

- Está perto do Nairobi, chama-se Naivasha.

Nairobi yakınlarında, Naivasha Gölü.

E todos os dias as levávamos a passear... para as preparar para a viagem de 275 km até o aeroporto de Nairobi.

Ve her gün, onları Nairobi Havaalanı'na götürecek olan 180 millik yol için hazırladık ve onları bir bir götürdük.

Elsa, disse-te que não podes ir a Nairobi comigo.

Elsa, sana söyledim, benimle Nairobi'ye gelemezsin.

Depois, o ministro queniano da Agricultura e das Pescas caiu quase 19 km, durante um debate no Parlamento de Nairobi, embora não tenha sido confirmado.

Kenya Tarım Bakanı Nairobi'de parlamento tartışması sırasında 20 km kadar düştü fakat bu doğrulanmadı.

Foi apanhada perto de Nairobi, em África, e crê-se que foi objecto de uma experiência desumana e cruel.

Güney Afrika'da Nairobi yakınında bulundu, zalim ve insanlık dışı bir deneyden geçtiği sanılıyor.

Estão sobre Nairobi.

Nairobi üzerindeler.

Vou a Nairobi fazer um pós-doutoramento em Julho e Agosto, e, em Setembro, estarei a dar aulas em Harvard.

Doktora sonrası çalışmalarım için Temmuz ve Ağustos'ta Nairobi'deyim... Eylülde ise, Harvard'da ders vermeye başlıyorum.

Recebi uma carta do Mason há uma semana, pouco antes de sairmos de Nairobi.

Bir hafta önce Nairobi'den ayrılmak üzereyken... Mason'dan bir mektup aldım.

- Katmandu, Moscovo, Nairobi...

- Katmandu... Moskova, Nairobi.

Nairóbi? Cidade do Cabo.

- Nairobi, Capetown.

Vou para Nairobi.

Ben Nairobi'ye gidiyorum.

Só quis dizer que não é bom que seja falado em Nairobi.

Sadece Nairobi'de ağıza düşmesi doğru olmayacağı için söyledim bunu.

Quando regressar, lembrem-me de vos contar daquela vez que levei cem freiras para Nairobi.

Döndüğümde bana hatırlatın da size... Nairobi'ye götürmek için aldığım yüz tane rahibeyi anlatayım.

Não vou perguntar porquê. Tentarei trazer de Nairobi.

Niye istediğini sormayacağım bile, ama Nairobi'den almaya çalışırım.

O que mais fará em Nairobi?

- Nairobi'de başka ne yapacaksın? - Ne demek istiyorsun?

Assim como Ruanda, Nairobi, Londres e Nova York.

Rwanda, Nairobi, Londra ve New York'un çoğunluğu da biliyor.

2 casos de febre do Congo em Nairobi... tomámos precauções com cada criança americana na escola.

Nairobi'de iki Kongo ateşi vakasıyla karşılaşmıştın... ve bütün Amerikalı çocukların beslenme çantalarına not koymuştuk.

E os nomeados são a Dra. April Wade da Universidade de Nairobi, o Curandeiro Senva, do Instituto Médico Vulcano, o Dr. Henri Roget, do Hospital Central de Altair IV, o Quirocirurgião Ghee P'Trell, de Andória,

Adaylar : ... Nairobi Üniversitesinden Dr. April Wade,... Vulkan Tıp Enstitüsünden Healer Senva,... Altair 4 Merkez Hastanesinden Dr. Henri Roget,... Andorya'dan Cerrah Ghee P'Trell ve Deep Space 9 Başhekimi Dr. Julian Bashir.

Boa sorte. Se bem me lembro, Nairobi é lindo nesta época do ano.

Eğer yanlış hatırlamıyorsam,... Nairobi bu mevsimde çok güzeldir.

E seja onde for que estejam reunidas hoje, quer estejam em Joanesburgo, na África do Sul, em Nairobi, no Quénia, em Accra, no Gana, na cidade de Nova Iorque, em Atlanta, na Georgia,

Ve bugün nerede toplanırlarsa toplansınlar ister Johannesburg, Güney Afrika'da ; ... ister Nairobi, Kenya'da ; ister Akra, Gana'da ;

Nairobi Hilton.

Nairobi Hilton.

Ofereci às crianças com fome de Nairobi.

Nairobi'deki aç çocuklara verdim.

Tirei-o quando o avião aterrou em Nairobi e nunca mais o pus.

Uçak Nairobi'ye inince çıkarmıştım, bir daha da takmadım.

Há um leilão na próxima semana em Nairobi.

Gelecek hafta Nairobi'de bir açık artırma varmış.

Imagino que esta carta te transtorne, portanto procura ser forte.

Bu mektup nedeniyle ne kadar heyecanlandığını hayal edebiliyorum. Nairobi'deki Yahudi topluluğu göç etmen için gerekli ücreti ödeyecek. Güçlü olmanı dilerim.

No dia 20 de Abril de 1938, dia do aniversário do "Führer", aportámos a Nairobi.

20 Nisan 1938, Hitler'in doğumgününde Nairobi'ye vardık.

As mulheres e as criancas, seguem hoje para Nairobi. - Jura que não tenho nada a recear. - Tens a minha palavra de honra.

Çocuklar ve kadınlar Nairobi'ye gidecek.

Por que não escrevem uma carta para a vossa comunidade em Nairobi?

Neden Nairobi'dekilere bir mektup yazmıyorsunuz?

Preciso de me ausentar umas horas para ir falar com o Sr Edward Rubens, chefe da comunidade judia em Nairobi.

Özel izne ihtiyacım var. Bay Edward Rubens'i görmem gerekiyor, Yahudilerin başkanıdır.

E a Jettel? É possível instalá-la em Nairobi.

Ya Jettel?

Em Nairobi, viverias novamente com outras pessoas! Tu vais e eu sigo-te... Não quero continuar a seguir-te!

Ama pek çok insanla tanışabilirsin.

- Então vem para Nairobi, por favor. Fico aqui.

Anlıyorum.

Por que não foste para Nairobi com o Papá? Perguntas-me isso? !

Neden babamla gitmedin?

A mesma substância que fez explodir aquele avião em Lockerbie, o mesmo que usaram nas embaixadas de Noribi, Dar Es SaIaam...

Lockerbie'deki jeti havaya uçurmak için kullanılanla aynı şey, Nairobi'deki elçilikte kullanılanın aynısı, ve Kudüs'tekiyle de. Bence işi çakozladın.

- Em uma loja do Nairobi.

Nayrobi'de bir yerden.

Obrigado, Nairobi.

Teşekkürler Nairobi.

Aman junta-se a Nairóbi, Pequim, e Jerusalém na confirmação da aparição de luzes.

Amman da, Nairobi, Beijing ve Jerusalem gibi, ışıkları gördüğünü doğrulayan şehirlere katıldı.

- Quando era jovem, em Nairobi, Era dos melhores da escola em cricket.

Gençliğimde Nairobi'deyken okulun en iyi bowling oyuncusuydum.

Isto talvez seja Nairobi.

Burası Nairobi olmalı.

O major Granville, em Nairobi, é responsável pela escavação.

Kazı sorumlusu Nairobi'deki Binbaşı Granville.

QUARTEL-GENERAL DO EXÉRCITO BRITÂNICO EM NAIROBI, NO QUÊNIA Esquerda, direita, esquerda. Esquerda, esquerda.

İngiliz Ordu Karargahı, Nairobi

A semana passada, a comunidade judia de Nairobi aceitou financiar a vossa imigração.

Zamanı geldi artık.

- Não vou contigo para Nairobi.

Seninle Nairobi'ye gitmeyeceğim.

Com o Owuor.

- Benimle Nairobi'ye gel.

Nós estamos indo ver um médico especial... em Nairobi.

Nairobi'de uzman bir doktora gideceğiz.

como eles não enxergaram com essa forte evidência?

NAİROBİ