Parfum traducir turco

- Esse perfume cheira A...

- Bu parfum! O kokuşmuş gibi...

Verniz nas unhas, perfume... o cheiro a selim de bicicleta, cocktails...

Tirnak ciIasi, parfum... bisikIet seIesi kokusu, kokteyIIer...

- celui du parfum. - Antes da ressurreição, a forma como falava era com o cabelo, com o perfume.

Yeniden dirilmeden önce, Meryem saçıyla, parfümüyle konuşuyordu.

O perfume não combate o suor.

- Parfum islaklikla basa cikamaz.

Perfume.

Parfum.

É amanhã a festa de lançamento da nova linha da Perfumaria Bijoux. inspirada na mistura usada por Maria Antonieta.

Yarın öğlen Parfum Bijoux'un Marie Antoinette'in kullandığı karışımdan etkilenerek hazırladığı yeni aroma serisi için bir parti verilecek.

[riso] E não importas-te se passamos pelo evento do Perfumaria Bijoux, certo?

Parfum Bijoux'un etkinliğine gitmemizin bir sakıncası olmaz, değil mi?

Bem, há uma coisa chamada "Parfum de la Mort". É o cheiro da morte.

- Aslında Parfum de la Mort adında bir parfüm var, ölümün kokusudur.

Querido, só precisas de deitar-te e suportar o Parfum de la Mort.

Sadece Parfum de la Mort kokusuna katlanıp yatacaksın öylece, hayatım.