Translate.vc / portugués → turco / Pastor
Pastor traducir turco
2,571 traducción paralela
- Obrigada, Pastor.
- Teşekkürler.
Walter, o Pastor está a tentar dar graças.
Walter, papaz dua etmeye çalışıyor.
Sabe, Pastor, tenho pensado muito nisto.
Bunu çok düşündüm, papaz.
- Vamos perder, Pastor.
- Kaybederiz, papaz.
Estou de candeias às avessas com o pastor.
Papazla uçağa bineceğiz.
Bom dia, Pastor.
Günaydın, papaz.
" Olá, é um pastor de cabras.
" Hey, sen bir keçi çobanısın.
Bem podes falar, Sr. "pastor de cabras".
Peki, konuşan tek sensin Mr. Keçi Yetiştirici.
Nem com um tio ou um pastor?
Bir amca veya papazla?
Mas o que faria Jesus se a sua mãe estivesse a dormir com o jovem pastor?
Ama eğer pederin yamağı annesiyle yatıyor olsaydı İsa ne yapardı?
Ele é um pastor, Donny.
O bir papaz, Donny.
Tu eras mesmo assistente do teu jovem pastor?
Gerçekten papazın yamağı mıydın?
Porque a tua mãe não anda a foder com um jovem pastor.
Çünkü annen papazlarla yatmıyor.
Pastor?
Papaz efendi?
És um pastor sentado no tribunal para o divórcio.
Boşanma mahkemesinde oturan erkek müsvettesinin tekisin.
Você já tem uma certa idade e é pastor.
Sen ihtiyar ve papazın tekisin.
Pastor, obrigado.
Papaz efendi, teşekkür ederim.
O senhor é meu pastor...
"Tanrı benim çobanımdır"
Pastor, obrigada.
Vaiz, teşekkürler.
Estávamos habituados a ter um pastor australiano.
Bizim bir Avustralya çoban köpeğimiz vardı.
No caso de ele querer um pastor, um padre ou um rabino. Para os últimos sacramentos.
Cenaze töreninde papaz mı, rahip mi yoksa haham mı ister diye soruyorum.
O Pastor Dan vai dar a catequese hoje de manhã e não gosta de adolescentes pouco pontuais.
Papaz Dan bu sabah İncil okutacak ve geç kalan çocukları hiç sevmez.
Eu realmente precisava falar com você, Pastor.
Papaz bey, gerçekten seninle konuşmaya ihtiyacım vardı.
O Pastor de Stacy vai estar em Greta Van Susteren esta noite.
Stacy'nin papazı gece Greta Van Susteren programında olacak.
Quando o corpo da terceira esposa de Drew Peterson foi exumado há a notícia do impressionante anúncio do Pastor de Stacy Peterson.
Drew Peterson'nun üçüncü eşinin bedenin mezarından çıkarılmış olduğu şu sıralarda Stacy Peterson'nun papazından hayret verici bir açıklama geldi.
O pastor veio a público com alegações que Stacy lhe confiou os seus temores de ser assassinada por seu próprio marido.
Papaz ortaya çıkıp, Stacy'nin kendisine, kocasının onu öldüreceğine dair... ... dair korkusunu dile getirdiğini açıkladı.
O meu pastor recomendou-nos.
- Papazım önerdi bana.
- O pastor Higgins, da nossa igreja.
- Kilisemizdeki Peder Higgins'den.
Peço desculpa por a vir incomodar assim, Pastora Jin.
Sizi böyle rahatsız ettiğimiz için üzgünüm, Pastör Jin.
Foi um belo sermão, pastora Jin.
Çok güzel bir vaazdı, Pastör Jin.
Pastora Jin.
- Pastör, Jin?
Depois, uma mulher grega de toga, com um rapazinho pastor.
Sonra harmani giymiş Bir Yunan kadın, çoban çocuğa.
O Senhor é o meu pastor.
Tanrı benim çobanımdır. Ben istemeyeceğim.
É melhor teres cuidado, pastor McCoy.
Kalkmış götünü kollasan iyi edersin Vaiz McCoy.
Não vim aqui só como seu pastor.
Buraya sadece senin papazın olarak gelmedim.
Não se culpa a ovelha por seguir o pastor.
Çobanı izlediği için koyunu suçlayamazsın.
O Senhor é meu pastor Nada me faltará
"Tanrı çobanımdır asla eksiğim olmaz."
O Senhor é meu pastor E nada me faltará
"Tanrı çobanımdır, asla eksiğim olmaz"
Pensei que a Hanna te tinha dito que sou pastor.
Hanna'nın sana söylediğini düşünmüştüm. Ben bir din adamıyım.
Na verdade, pastor assistente.
İkinci dereceden papaz.
Porque não me disseste que o Ted era pastor?
Ted'in papaz olduğunu niye söylemedin? Öyle miymiş?
- Pastor. - Detetive Wilden, certo?
- Dedektif Wilden, değil mi?
Mas que brilhante pastor.
Asıl çobanlarına bak.
Nem com o teu pastor e muito menos com o teu cônjuge.
Ne papazınızla ne de özellikle eşinizle.
Pastor das almas do rio... Deus de fantasmas...
Nehir ruhlarının çobanı, ruhların tanrısı kaybettiğimiz kişiyi bize geri getir.
Se são filhos renascidos de Deus, têm Jesus Cristo como Senhor das vossas vidas, são as ovelhas e Ele é o pastor.
Eğer yeniden doğduysanız, Tanrı'nın çocukları, Hayatınızın yöneticisi olarak Yüce İsa sizinle, Siz koyunsunuz, o da çoban.
Não é nada mais do que um filho de um pastor.
Bir çobanın oğlundan başka bir şey değilsin.
Pastor Young.
Papaz Young.
- Queria falar connosco, Pastor?
Bizi mi görmek istediniz papaz efendi?
Ela é tipo a filha do pastor.
Vaizin kızı gibi.
Eu não.
Bana, Bay Pastör Jin'in üzerinde deneyeceğim bazı şeyler öğrettin. Ben değilim.