Translate.vc / portugués → turco / Pelvis
Pelvis traducir turco
392 traducción paralela
Mas ela tem uma pelvis grande, e está bem relaxada.
Faka büyük bir leğen ve bol miktarda gevşemeye ihtiyacı var.
Erga essa pélvis bem para cima.
Pelvisinizi yukarı çekin.
São os ligamentos exteriores, os circulares e os cardinais e a faixa endopelvica, os ligamentos uterosacrais.
Bunlar geniş doku, yuvarlak ve ana doku iç pelvis bağı, rahim ağzı bağıdır.
Faz uma radiografia à anca, ao peito e à pélvis.
Kalça, göğüs ve pelvis röntgeni çekin.
Hemograma, electrólitos, análises à urina, electrocardiograma... radiografias à anca, peito e zona pélvica.
CBC, Chem 7, UA, EKG kalça, göğüs ve pelvis. Çabuk!
Carter, segura a pélvis!
Carter, pelvisini tut.
A pélvis está estável.
Pelvis sağlam.
A Princesa Pelvis. - A Gunilla disse que ela mordeu a isca.
- Gunilla yuttuğunu söyledi.
Você e ele mantiveram relações?
Sen ve Bay Açıkhava burada mı pelvis tokuşturdunuz?
Montem uma marquesa na sala 1!
Travma 1'e pelvis yatağı hazırlayın.
O exame pélvico confirma o teste.
Bayan Clarke'ın pelvis muayenesi sonuçları doğruluyor.
- Fizeram um exame pélvico?
- Pelvis muayenesi yapıldı mı?
Vou pedir raio-X cervical, tórax, pélvis e fémur direito.
Tomografi, göğüs, pelvis ve sağ bacak isteyeceğim.
- Pélvico?
- Pelvis?
Vamos fazer uns exames e voltarei para fazer um exame pélvico.
Birkaç test yapacağız. Sonra geri gelip pelvis muayenesi yapacağım.
O Carter vai fazer o exame pélvico.
Carter pelvis muayenesine başlamak üzere.
Voltarei para fazer outro exame pélvico e para me certificar de que a hemorragia parou e de que o cérvix fechou.
Tekrar geleceğim ve pelvis muayenesi yapacağım. Kanamanın durduğundan ve serviksin kapandığından emin olmalıyız.
- Fizeste um exame pélvico?
- Pelvis muayenesi yaptın mı?
Se esteve envolvido num acidente ou se foi agredido se partiu a pélvis hemorragias internas podem ter comprimido as artérias e as veias afectando a irrigação de sangue para e do pénis.
Bir kaza geçirdiysen ya da dövüldüysen... Pelvisin kırıldıysa... ... iç kanama arter ve damarlara basınç uygular...
- "Levante os pés e empurre a cabeça por cima da pélvis".
- " Ayakları kaldırın... ... ve başı itin... ... pelvis...
Vamos ter de fazer um exame pélvico antes de a levar para a Obstetrícia.
Seni jinekolojiye götürmeden önce çabucak pelvis muayenesi yapacağız.
Raio-X, PA à bacia.
Portatif göğüs röntgeni, AP pelvis.
Interrompeu um exame pélvico.
Pelvis muayenesi yaparken odaya daldı.
Tubo nasal, análise à urina, raio-X do tórax e da pélvis.
Nazogastrik tüp yerleştirin. İdrarı kontrol edin, göğüs ve pelvis röntgenleri...
Hematócrito, análise de urina. Raio-X cervical, torácico e pélvis. Já vou lá ter.
Hematokrit oranı, idrar tahlili, boyun, göğüs ve pelvis filmleri.
Homem de 23 anos, pélvis esmagada, caiu pelo menos 6 metros.
23 yaşında bir erkek. Pelvisi kırık. En az 6 metreden düşmüş.
- Precisa de fato insuflável, um Foley suprapúbico e uma embolização pélvica ou um fixador externo.
Acele edin. MAST giysisi, suprapubik foley kateteri ya pelvis embolizasyonu ya da sabitleştirici.
Titule 10 de morfina, radiografia ântero-posterior da pélvis e anca direita.
10 miligram morfin, pelvis ve sağ kalça filmi.
- A hemorragia limita-se à pélvis.
Mükemmel. Kanama sadece pelvisten olmalı.
Este tipo está a sangrar pela pélvis.
- Adamın pelvisinde kanama var.
Tenho de fazer um exame pélvico, Kynesha.
Pelvis muayenesi yapmam gerekiyor, Kynesha. Bunun ne olduğunu biliyor musun?
Atravessou-me o pelvis e eu estava...
Pelvisim parçalandı...
Uma pélvis humana usada como cinzeiro.
Kültablası olarak kullanılan bir leğen kemiği.
Ele acedeu e aparafusou-me só a pélvis à bancada.
Kabul etti ve sadece karnımı kek tabağına çiviledi.
A pélvis é muito estreita.
Ama leğen kemiğim çok dar.
Afasta essa pélvis daqui
Çalkalama öyle
É provável que partisse alguma coisa. Braço, perna, ou pélvis.
Muhtemelen bir yerini kıracaktır, kol, bacak ya da leğen kemiği.
Levanta-te e vê a perfeição, os acabamentos :
Manevi değeri olan. Bir dakika in de sanatın mükemmelliğini gör, disklerin anatomisi, pelvis rotasyonu.
Um arpão na pélvis?
Kalçaya saplanacak bir mızrak mı?
que eu nunca iria ter um namorado, que a minha pélvis não tinha hipótese, durante o parto.
Asla bir erkeği elde edemeyeceğimi. Leğen kemiğimin doğum yapmayı kaldıramayacağını.
Sim e eu lamento ter-te esmurrado na pélvis.
Ben de kalçana yumruk attığım için özür dilerim.
A PÉLVIS FEMININA
LEGEN BÖLGESI
Visão de pássaros, tremores involuntários Extremidades mortas, lábios ressecados, Sensibilidade nas unhas, desconforto na Pélvis,
Kuş hayali, istemsiz titreme... ölüm korkusu, dudak uyuşması... el tırnakları hassasiyeti... bel fıtığı.
Certo, pode ter algumas fraturas na traseira possivelmente, a pélvis quebrada.
Hadi. Tamam. Leğen kemiğinin arka kısmında bir çatlak olabilir.
Há três semanas que trabalho com o pélvis partido.
3 haftadır leğen kemiğim ağrıya ağrıya çalışıyorum.
Não. "Pélvis dorido"?
Bel fıtığı?
Algo parte do teu pélvis para o teu coração, e o coração vence o pélvis.
Kasıklarından kalbine doğru giden bir sıcaklık başlıyor ve orada kasıklarınla kalbin tek parça oluyor. Tamam mı?
Precisa de uma ecografia à pélvis.
Kasık ültrasonu gerekecek.
Tinha consulta marcada para exame à pélvis.
Pelvic sınavım için randevum vardı.
Relaxe o maxilar, relaxe sua pélvis.
Çenen, karnın.
Bexiga perfurada e fractura do pélvis.
İdrar torbası patlamış ve bir de açık kırığı var.