Translate.vc / portugués → turco / Pere
Pere traducir turco
29 traducción paralela
Pere, vem ajudar-nos porque pescámos uma baleia.
Şuraya gel de bir el at Pere. Balina yakaladık.
Eleanor Ann Arroway nascida a 25 de Agosto de 1964 em De Pere, no Wisconsin.
Eleanor Ann Arroway... Doğum 25 Ağustos 1964 De Pere, Wisconsin.
- Você ouviu, Père Nöel.
- Beni duydun Pere Noel.
Pere de brincar com você mesmo.
Kendinle oynamayı kes.
Sou o Pere Mompo.
Benim, Pere Mompo.
E o Père... "Cemitério do Père-Lachaise".
Les Catacombes. Le Pere-Lachaise.
As "Catacombs", o "Père-Lachaise"...
Yer altı mezarları. Pere-Lachaise.
Além disso, ele acabou de se mudar e está hospedado na pensão do Pere.
Ayrıca, o kasabaya daha yeni taşındı. Ve Pere'in pansiyonunda kalıyor.
- À pensão Pere.
- Pere'nin pansiyonuna.
Jim Morrison foi sepultado hoje no cemitério Père-Lachaise em Paris.
Jim Morrison, bugün Paris'teki Pere Lachaise mezarlığına defnedildi.
Vagueia pelas ruas só, visitando o cemitério de Père-Lachaise, onde Chopin, Oscar Wild e Edith Piaf estão sepultados.
Tek başına sokaklarda dolaşıp Chopin, Oscar Wilde ve Edith Piaf'ın yattığı Pere Lachaise mezarlığını ziyaret eder.
Este é Pere, o seu irmão.
Bu da Pere, kardeşi.
Todos menos a mulher do Pere Manubens, que está bem viva.
Epey kanlı canlı olan Pere Manubens'in karısı hariç hepsi...
Depois da desgraça do Pitorliua, O Pere Manubens foi para França, mas antes fizeram-no casar.
Pitorliua'nın başına gelen talihsiz olayın ardından Pere, Fransa'ya gitti ama öncesinde onu zorla evlendirdiler.
Perto da Rue Lepic 54, e do "Le Moulin de la Galette", um bar e salão de dança, decorado com um moinho de vento, o qual Vincent adorava pintar ( 1886 ), estava a loja de artigos de arte de Père Tanguy ( Père = Pai ).
Sadece birkaç dakikalık yürüme mesafesi Rue Lepic ve Le Moulin de la Galette'ye Vincent sevdiği bir yel değirmeni gibi davrandığından onun sürekli gittiği ve boya temin ettiği yer Pere Tanguy'nun sanat mağazası oldu.
Este lugar se tornou o centro para toda a comunidade de artistas parisienses, que se reunia para trocar fofocas e pinturas por materiais fornecidos por Père, o lendário pai da "avant garde" ( vanguarda ).
Burası tüm Paris'li sanatçılar için adeta bir topluluk merkezi haline geldi. Kimi kâh dedikodu yapıyor kimi de resim üzerine fikir beyan ediyordu. Pere Tanguy, avangart efsanevi kişilikleri sağladığı malzemelerle etrafına topladı.
E as estampas japonesas começaram a aparecer como fundo em vários dos seus retratos, incluindo este de Père Tanguy.
Ve bu, Japon baskılar, Pere Tanguy dahil olmak üzere otoportlerde arkaplanda yer almaya başladı.
Tenho um embrulho para Le Pere.
Bay Le Pere'e paket.
Trouxe a Polly, e ela ao vestir a bata pergunta : "Onde raios está o Pete?"
- Polly'i getirdim. Geceliğini giydi. "Pere nerede?" diye sordu.
"Sans la pere"?
"Sans la pere"?
"Tudo nele é perenal, mas em algo pere - grino transforma-o o mar de contínuo..."
Hiçbir parçası yok olmuyor harika bir şeye dönüyor bence deniz değişiminden geçtikçe.
Diga-lhe que se ele quer D'Artagnan, deverá trazer a carta de Gallagher ao antigo Seminário na Le Place Mon Pere.
D'Artagnan'i istiyorsa Le Place Mon Pere'deki eski papaz okuluna Gallagher'in mektuplarini getirmesini söyle.
Pere Ubu?
- Pere Ubu?
Devolver um livro ao Pere Robert.
Bu kitabı Rahip Robert'e iade etmeye.
O PERC é mau para nós e para o ambiente.
Pere çok kötü, patron. Hem çalışanlar hem de çevre için kötü.
- No Père Mathieu.
- Pére Mathieu'de.
Pere-Lachaise.
Pere-Lachaise?
Ele tem mais cruzes do que o cemitério Père-Lachaise.
Evet ve bence Pére-Lachaise'den fazla eski sevgilisi var.
Venez seul.
Yalnız gel. Sans la pere.