English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Qin

Qin traducir turco

104 traducción paralela
O Youqing come empadas e a Fengxia vê fotografias.
You Qin, Jiaozi'i al, Feng Xia resimlere bir gözat.
Pãozinho, sabes quem é o Youqing?
Meng Tou, You Qin kim?
O que serviu o Imperador Qin?
Çin imparatoruna kim hizmet etti.
Pelo modelo, pode dizer-se que foi feita durante a era Qin Wu.
İşlemelerinden Kin Wu devrinde yapıldığı anlaşılıyor.
Durante anos bateram-se pela supremacia enquanto os seus povos sofriam.
Qin, Zhao, Han, Wei, Yan, Chu ve Qi. Yıllar boyunca, bu krallıklar üstünlük için birbirleriyle kıyasıya savaştılar.
O mais temível no desejo de conquistar terras e tudo unificar debaixo dos céus era o rei Qin.
Sonuç olarak halk onlarca yıl süren ölüm ve sefalete katlanmak zorunda kaldı.
Era visto pelos outros seis reinos como um inimigo comum.
Qin Krallığı aralarında en kararlı olanıydı.
O rei de Qin convocou-me com urgência, pois realizara um feito que espantou todo o reino.
Qin Kralı günün birinde beni emretti. Yeteneklerim krallığı hayran bırakmıştı.
Para espanto de todos, foram derrotados por um guerreiro de Qin e Sua Majestade pode por fim dormir à noite descansada!
Hayret ki Qin'in kudretli savaşçısı hepsini hakladı. Artık Majesteleri geceleri rahat uyuyabilecek.
Fiz o que fiz por Qin, não por recompensa.
Hizmetim ödül için değil, Qin içindi.
Foi-me dito que és súbdito de Qin?
Qin vatandaşı olduğun söylendi bana.
Um prefeito com jurisdição sobre uns meros 20 kms quadrados, a mais inferior posição entre todas.
Sadece 25 kilometrekarelik bir arazinin başkanı! Kesinlikle Qin'de edinilebilecek en düşük seviyeli başkanlık.
Os sete mestres do Palácio Qin...
Demek Qin Sarayı'nın 7 ustası...
Corria o boato que as tropas Qin atacariam nesse dia e muitos aldeãos tinham fugido, só lá ficando os alunos da escola.
Söylentiler vardı. Qin Ordusu o gün saldıracaktı. Şehir halkının çoğu kaçmıştı.
Tendo um poder de alcance maior que qualquer exército, quando os arqueiros Qin atacam são como artilharia, e intimidam o inimigo.
Sadece cesur olduklarından değil aynı zamanda başka ordulardan daha uzun atış menziline sahip olduklarından. Qin okçuları çok kuvvetlidir... ve düşmanı korkuturlar.
Os arqueiros Qin são inúmeros e certeiros, sozinha não os deterás.
Qin okçuları çok güçlüdür. Onları tek başınıza durduramayabilirsiniz.
Várias centenas de milhar de soldados Qin preparavam-se para o ataque seguinte. Toda a noite estudei o carácter, tentando desvendar-lhe o segredo.
Birkaç yüz bin Qin askeri bir sonraki saldırı için hazırlanırken ben bütün gece yazıyı inceledim onun kabiliyetindeki sırrı çözmek için.
Sou do Reino Qin e trago uma mensagem de Céu.
Qin Krallığı'ndan geliyorum. Gök'den size bir mesajım var.
Se aceitares lutar, espero-te amanhã no campo Qin.
Benimle düello etmek için Qin kampına gelin.
decidi qual será e vinde amanhã ao campo Qin.
Lütfen aranızda karar verin. Biriniz Qin kampında yarın benimle buluşsun.
Um súbdito de Qin não faria tal ;
Qin'li birisi böyle bir şeyi yapmaz.
Os teus soldados mataram a minha família.
Qin'li askerler ailemi öldürdüler.
Vagueei perdido até Qin, onde fui adoptado.
Qin'e geldim ve evlat edinildim.
até amanhã, no campo Qin.
Yarın Qin kampında karşılaşalım.
- Qin não quer anexar Zhao?
Qin, Zhao'yu ele geçirmek istemiyor mu?
É filha de um general de Zhao que morreu a combater Qin.
O da Zhao'lu bir generalin kızı idi. Qin'lere karşı bir savaşta ölmüştü.
só o Rei de Qin pode mudar isso unindo tudo debaixo dos céus ".
"Sadece Qin Kralı bu kaosu durdurabilir... "... herkesi gökyüzü altında birleştirerek. "
que a rivalidade de Zhao e Qin é trivial quando comparada a uma maior causa.
Zhao ile Qin'in rekabeti daha önemli şeylerin yanında önemsiz kalıyor.
Ele conspirou para assassinar Vossa Majestade, não mostreis piedade, é essa a lei de Qin!
O bir suikastçi Majesteleri. Merhamet etmeyin! Qin kanunu böyledir!
Diretor :
M.Ö. 201'de Qin Kralı, Çin'i birleştirdi, barışı sağladı ve büyük Çin Seddi'ni inşa ettirdi.
Reputado General, a princesa acabou de entrar no território Qin.
General, Prensesin konvoyu ülke topraklarına girdi.
O Shi Huang Ti ordenou ao General Moong Yi para lhes dar aos boas-vindas.
Qin Generali Meng Yi Ekselanslarına hoşgeldiniz diyor.
Por ordem de Shi Huang Ti... a Princesa Yu Su irá converter-se na esposa do Imperador. Os nossos sinceros e amigáveis países encontram-se, a guitarra e o lute... encontram-se para sempre.
Majesteleri İmparatorun kararına göre halklarımızın dostluğu adına Prenses Ok-Soo, Qin İmparatorunun eşi olacak.
Quem se atrever a interferir, é inimigo da Dinastia Qin.
Buna karşı çıkan, İmparatorluğun düşmanıdır!
Não posso tolerar que se case com um velho como o Imperador Qin.
Bir ayağı çukurda olan bir imparatorla evlenmeni kabullenemem.
Isto é como entregar a nossa soberania.
Bu, bizim Qin İmparatorluğu'na teslim olmamız anlamına gelir!
Nele era um General da Dinastia Qin... que chefiava um exército poderoso... e salvava uma princesa que não reconheço... saltando do cimo dum despenhadeiro.
Rüyamda... Bir prensesi korumaya çalışan büyük bir ordunun komutanıyım. Bir uçurumdan düşüyorum...
"... viaja para o exterior numa missão diplomática ao Império Qin. "
Qin görevleri mi?
"O príncipe foi a Qin com jóias e belezas."
Prens, bir keresinde hazineler ve kadınları Qin'e getirdi.
"O Imperador Qin deixou-o escolher entre as suas concubinas..." "e ele seleccionou a concubina favorita do Imperador Qin."
Qin İmparatoru, ona eşlerinden birini hediye etti o da, İmparator'un en gözde eşini seçti.
"O Imperador quebrou a sua promessa." "e arranjou um artista para pintar um retrato da concubina..." "e dar ao príncipe uma pedra preciosa como substituição."
İmparator sözünden caydı ve hanımı yerine, özür mahiyetinde onun, Qin Yıldızı Mücevheri kadar güzel tablosunu verdi.
O príncipe enfrentou com o mais corajoso guerreiro Qin... "e trocaram de espadas."
Prens de, Qin'in en meşhur savaşçısıyla dövüştü ve onunla kılıçları değişti.
Você é a Concubina Li da Dinastia Qin e é minha missão protegê-la.
Siz Qin İmparatorunun eşisiniz. Sizi korumak benim görevim.
Isto é tudo território Qin.
Artık kendi topraklarımızdayız.
Enquanto estou contigo, eu não quero casar com o Imperador Qin.
Tek istediğim, senin yanında olmam! İmparatorla evlenmek istemiyorum!
De acordo com a minha análise inicial... ele usou a metalúrgica da era dos Estados Combatente... até os primeiros anos da Dinastia Qin.
İlk incelemelerime göre kılıç, Qin Hanedanı dönemine ait.
E o material solidificado nela... só se pode encontrar nos artefactos Qing.
Kullanılan maddeler, sadece Qin Hanedanı döneminde kullanılanlardan.
Olhe para a sua forma e enfeites. Parece tratar-se duma espada dum general de Qing.
Şu yapısına ve süslemelerine bakarsak bunun bir Qin generaline ait olduğunu söyleyebiliriz.
Os anais da história chinesa abundam de narrativas sobre assassinos enviados para matar o grande rei.
Qin Kralı tüm Çin'i fethedip onun ilk imparatoru olmayı saplantı haline getirmişti.
Eis uma dessas lendas...
Tarih boyunca, Qin Kralı'nı öldürmek isteyen suikastçilerin plan ve çabaları hikayelere konu olmuştur.
Em 221 a.C. o rei Qin conquistou os seis reinos e unificou a China.
Majesteleri'nin emriyle, İsimsiz onurlu bir şekilde gömüldü.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]