Translate.vc / portugués → turco / Rafe
Rafe traducir turco
373 traducción paralela
Ei, calma, mocinha.
Onu orada tut, Rafe.
Devia saber acertar a 500 jardas. Oh, Sr. Rafe.
Eyerinde taşıdığı çok iyi bir tüfeği var diye biliyorum.
Numa reunião com o Rafe.
Rafe ile toplantıda.
Não deixes o Rafe ir atrás de nós.
Rafe bizden önde olmamalı?
Se calhar como o tipo que ficou com o bar do Mikey. Um vândalo chamado Rafe.
Rafe gibi biri mesela, daha yeni Mike'ın barını devraldı.
Não acredito que o Rafe falhe à segunda.
Rafe'nin tekrar deneyeceğini sanmıyorum
Pergunto-me se o Rafe ficará.
Rafe'de bu görünüşden etkilenirmiydi acaba?
Lembras-te do Rafe, não lembras?
Rafe'yi hatırlıyorsun degil mi?
O Rafe está?
Rafe burada mı?
Sabes como o Rafe é. O tretas do costume.
Rafe'yi bilirsin.
- Claro. A ti e ao Rafe.
- Tabbi hem sana hem de Rafe'ye.
Sei umas coisas sobre o velho Rafe.
Eh, ben de Rafe konusunda şu ya da bu bilgiye sahibim.
Mas o Rafe enganou-me. Bolas.
Ama Rafe beni aldattı, kahretsin.
Sabes, tu e eu podemos correr com o Rafe.
Biz ikimiz Rafe'i safdışı bırakabiliriz.
E o Rafe é chamado para o trabalho.
Ve şimdi Rafe bu işin içinde...
Acho que já podias ter morto o Rafe, não?
Rafe'in işini çoktan bitirebilirdin. Ama bu sana yetmezdi.
Vá lá, Rafe, mostra-lhe de que és feito!
Devam et, Rafe, göster ona!
Rafe, explique aqui em que foi que votámos.
Gelip bu insanlara oylamanın ne hakkında olduğunu açıklar mısın?
O meu nome é Rafe Guttman, da Guttman Investigations.
Benim adım Rafe Guttman, Guttman Soruşturma.
Chamo-me Rafe Guttman.
Ben Rafe Guttman.
Belo cartão, Rafe.
Güzel kart, Rafe.
- Deixa-me ajudar-te com ele, Rafe. - Obrigado.
Kartın için sana yardım edeyim, Rafe.
- Não conheço nenhum Caleb, Rafe.
Caleb diye birini tanımıyorum, Rafe.
Este é o Rafe Guttman.
Tanıştırayım ; Rafe Guttman.
Chamo-me Rafe Guttman.
Adım Rafe Guttman.
- Posso contar-te uma coisa, Rafe?
- Sana bir şey söyleyebilir miyim, Rafe?
- Faria qualquer coisa por ti, amor.
Senin için her şeyi yaparım, sevgilim. - Rafe? Orada mısın?
Esquece, Rafe.
- Boş ver, Rafe.
Cala-te, Rafe.
- Kapa çeneni, Rafe.
Rafe, não!
Rafe, hayır!
Rafe, diz ao Jonas para desligar isso!
- Katherine. Rafe, Jonas'a kapamasını söyle.
Rafe?
Rafe!
Olá, Rafe.
Hey, Rafe.
- Julga que é alguém chamado Rafe.
- Beni adı Rafe olan biri sandı.
- Estás doente, Rafe?
Hasta mısın Rafe?
Tu és bom, e sortudo, mas admite, Rafe, tens que perder alguma vez.
Görüyorsun, sen iyisin ve şanslısın ama... bununla yüzleş Rafe, bir gün kaybedeceksin.
Isso parece mais ao estilo do Titus, certo, Rafe?
Bu daha çok Titus'un stili gibi geliyor kulağa, değil mi Rafe?
Acredita, Rafe.
Güven bana, Rafe.
O Rafe e eu iremos buscar os disfarces.
Rafe ve ben kılık değiştireceğiz.
Então, tu e o Rafe?
Yani, sen ve Rafe, huh?
Goza se quiseres, mas quando um tipo como o Rafe dobra a aposta, eu diria que está muito confiante.
Eğer istiyorsan dalga geç, ama Rafe gibi bir adam üzerine iddiaya girdiğimiz bahsi ikiye katladığı zaman... oldukça rahat hissettiğini söyleyebilirim.
- Que chegue para te assegurar que o Rafe sabe que não pode ganhar.
- Rafe'in kazanamayacağını bildiğini sana temin edecek kadar.
Ele disse que o Rafe a dobrou.
O Rafe'in ikiye katladığını söyledi.
Onde estão os outros? É o Ray.
İşte, Rafe.
Rafe, vai com eles!
Rafe, sende onlarla git!
- Sim, a sério? Bem, se sabes tanto sobre isso...
Ama, madem o kadar çok şey biliyorsun neden bana ve Rafe'e güveniyorsun?
Rafe!
Rafe!
- Rafe Simon.
Reff Simon.
Rafe Guttman.
- Rafe Guttman.
O Rafe.
Rafe.
Entre o Rafe e o Eldon.
Rafe ve Eldon'ın arasındaki.