English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Raider

Raider traducir turco

167 traducción paralela
Menina, se por acaso quer saber com quem está a lidar eu estava acostumado a andar com os homens do Quantrill.
Kiminle karşı karşıya olduğunuzu bilmek istersiniz belki ben Quantrill'in Raider çetesindeydim.
Sabia que o Henry era o cozinheiro do bando?
Henry'nin Raider çetesinin aşçısı olduğunu biliyor muydunuz?
Para o bando do Quantrill?
Quantrill'in Raider çetesinde aşçı mıydı?
Oi, Raider.
Hey, Raider.
Pare de nos atormentar!
Beni ve Raider'ı rahatsız etmeyi kes!
Raider!
Raider!
Raider.
Raider.
Raider?
Raider?
Está num raider dos maquis.
Bir Maquis savaş gemisinde.
Estamos a perseguir um raider dos maquis a caminho das Badlands.
Kırgıbayır'a yönelmiş bir Maquis gemisini takip ediyoruz.
O que lhe fez este raider dos maquis?
Bu Maquis gemisi ne yaptı?
É um raider dos maquis.
Bu bir Maquis yağmacı gemisi.
Transmissão a vir do raider dos maquis.
Maquis yağmacısından arama var.
E pareces o demónio que guarda o túmulo no "Tomb Raider".
Ve Tomb Raider'daki mezarı koruyan iblis gibi duruyorsun.
O Salão de Baile é igualzinho ao da casa da Lara Croft no Tomb Raider 2 da PlayStation.
Büyük Balo Salonu, PlayStation'daki Tomb Raider 2'de Lara Croft'un evindeki gibi.
Corre, neném.
Oh, Raider bebeğim. Hop.
Não, não. São cinco assaltantes Cylon na rota 324-110.
Hayır, hayır, 5 tane Cylon Raider, rotaları 324-110.
Parecia o Jack Tatum do Oakland Raider!
Burada futbolcu Jack Tatum tarzı hareketler var.
Ghost in the Shell Innocence Traduzido por Raider Resync by LoCaO ( 2007 )
Çeviri : HofSorroW
Porque estás a ser morto, estás a ser estrangulado pelos fãs psicóticos dos Raiders.
Neden? Çünkü... psikopat Raider taraftarları boğazına yapışırlar.
Oito Raiders. Rota 047118.
8 Raider, rotaları 047-118.
As notas da Starbuck sobre o Raider são uma trapalhada.
Starbuck'ın Cylon Raider hakkındaki notları berbat.
O Chefe pediu-me para a vir buscar para o ajudar a deslindar o Raider, mas você precisa de descansar. Esteja à vontade.
Şef, seni yataktan sürükleyerek çıkartmamı ve Raider'ını anlamasına yardım etmeni istemişti ama dinlenmeye ihtiyacım olduğu belli oluyor.
Raider Cylon.
- Cylon Raider, rotası 738-005.
Galactica chama Apollo.
- Görev yerlerinize. - Cylon Raider, rotası 738-005.
É um Raider sozinho. Rota 881 247.
Tek bir Raider, rotası 881-247.
Raider Cylon, rota 881 247.
Cylon Raider, rotası 881-24- -
É o mesmo Raider!
Aynı Raider.
O quê?
- Ne? Aynı Raider.
É o mesmo Raider, reconheço os danos de há pouco.
Daha önce verdiğimiz hasarı görüyorum.
É o mesmo Raider!
Tek bir Raider, yanı uçak.
Um dos problemas que tínhamos com o Raider que capturámos era perceber o controlo FTL.
Elimizdeki Raider'la ilgili en büyük problemimiz ışık ötesi hız sürücüsünü çözmekti.
E o facto de ter saído da Galactica sem dizer para onde ia e quando voltava e, nesse momento, ter aparecido um Raider com um comportamento bizarro?
Nereye gittiğini ve ne zaman döneceğini kimseye haber vermeden Galactica'yı terk etmesine ve tam o sırada bir Cylon Raider'ın aniden görünmesine ve garip hareketler yapmasına... -... ne diyorsunuz?
O Raider retomou o padrão de voo há dois minutos.
Raider'ın uçuşu 2 dakika önce düzeldi.
Galactica, daqui Hotdog, o Raider aumentou a velocidade.
Hot Dog'dan Galactica'ya. Raider gitti.
É um Raider Cylon, Comandante.
- Cylon Raider, efendim.
Aproxima-se um Raider Cylon.
Cylon Raider yaklaşıyor.
Galactica, o Raider Cylon tem escrito "Starbuck".
Galactica, Cylon Raider'ın üstünde "Starbuck" yazıyor.
Tomb Raider. Tomb Raider. Tomb Raider.
Tamam, Tomb Raider.
Seja o Tom Raider. Uma excelente escolha.
Mükemmel seçim.
" Que tens, estás atrofiado por falares com demasiados adeptos dos Raiders?
" Nesin sen, Raider fanatikleriyle çok konuştuğu için ölen adam mı?
Sou uma professora de Inglês, não sou a Laura Craft.
Alt tarafı İngilizce öğretmeniyim, Tomb Raider değil herhalde.
- Dois Raiders, aproximam-se depressa.
- 2 Cylon Raider hızla yaklaşıyor.
Daqui Apollo, dois Cylons em formação cerrada.
Apollo, 2 Cylon Raider yakın düzende yaklaşıyor.
Hotdog, tens o Raider à esquerda.
Hotdog, Raider solunda, saat 8 yönünde.
Tenho o segundo Raider em mira.
- İkinci Raiderı hedef alıyorum.
Perdemos dois Raiders na retransmissão das imagens, mas acho que o sacrifício valeu a pena.
Görüntüleri aktaran 2 Raiderı kaybettik ama bence bu fedakârlığa değdi.
Não emite sinal colonial e é muito grande para ser o Raider da Thrace.
Koloni sinyali almıyoruz ve Cylon Raider olmayacak kadar da büyük.
Vem uma nave desconhecida na nossa direcção, é muito grande para ser o Raider Cylon da Tenente.
Kimliği belirsiz bir gemi bize doğru yaklaşıyor. Teğmen'in Cylon Raider'ı olamayacak kadar büyük.
- Um Raider.
- Tek bir Raider.
Romance.
- Aşk filmi. - Tomb Raider.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]