Translate.vc / portugués → turco / Remix
Remix traducir turco
41 traducción paralela
A pessoa mais importante da sua vida envia-lhe essa mensagem e tu colocas-a num remix por achar o som fixe?
Fakat şu var... İşitsel bileşeni kayıttan ayırıyordum ve derken hazineye rastladık.
Tinhas razão, era um remix.
O bir remiksti.
Oiçam. Tenho uma nova versão do DJ Scratch no Overdrive.
Overdrive'daki DJ Scratch'ın yeni remix'ini getirdim.
- Ei, pessoal. Eu tenho um novo remix do D.J. Scratch no Overdrive.
Overdrive'daki DJ Scratch'ın yeni remix'ini getirdim.
A pessoa mais importante da sua vida envia-lhe essa mensagem e tu colocas-a num remix por achar o som fixe?
Hayatında en çok sevdiğin kişi sana böyle bir mesaj bıraksa, bunun havalı olduğu için dans müziği parçalarına mı katarsın?
- Não, tenho o meu próprio remix.
Hayır, kendi müziğim var.
Além disso, o remix é muito melhor.
Bu arada, şu remiks daha iyi.
Esse cara no Brooklyn, ele fez um remix, é totalmente diferente do que eu pensei, mas esse cara do Brooklyn, e eu realmente admiro que ele tenha vindo até mim e dito, veja, e isso vai para seu álbum de mixagens.
İşte Brooklyn'li biri var, bunun remiksini yapmış. Benim düşündüğümden tamamen farklı, ama yapmış işte, Brooklyn'li.
Vamos fazer um remix.
Hadi sadece re-miksini yapalım.
O teu pai vai misturar uma das minhas músicas.
Baban şarkılarımdan birine remix yapacak.
Certo? O que precisam é de um remix, sim?
Evet ihtiyacın olan remix di mi?
Sim, o quê, o remix do roubo do banco?
Evet, ne yani, banka soygunu remixi mi?
É o Dr. House no remix, Dr. House no remix.
Remix'de Dr. House.
- A Ellie já foi DJ e fez uma remix. - O que faz ela aqui?
- Onun ne işi var burada?
Já fizeram uma versão remix. Eu sei.
Bir tekno remix yapmışlar bile.
- Remix? O que é um remix?
Remiks de ne?
Achas que conseguem fazer uma nova versão da música?
- İnandılar. Şarkıya remix yapabilirler mi?
Penelope, é a melhor dj da zona cria os remix para a nossa Mob.
Penelope South Beach'teki en canlı DJ. MOB gösterilerimiz için akıllara durgunluk veren tüm o remix'leri o yapıyor.
Vamos lá remixar isto.
Remix yapalım hadi.
Sim, é capaz de estar aborrecido. Mas acho que vai adorar o remix tecno.
Evet, biraz sıkılmış olabilir ama tekno remiksine bayılacaktır.
Fizemos uma remix do Livro de Salmos.
- İncil üstünden rap yaptık.
Acho mesmo que devias remisturá-la.
Bence remix yaptırmalısın.
Muito bem. Então, a quem pedimos para remisturá-la?
Tamam peki, remix için kimi tutacağız?
E com a equipa certa por trás, a ajudar e a orientar-te... Talvez contratemos um produtor famoso para remisturar algumas faixas.
Ve arkanda sana yön gösteren doğru takımla beraber sana remix yapacak iyi bir yapımcı bulabiliriz.
Safa, Optimus Prime, o Remix.
Optimus Prime : Remix.
Remix!
Remix, yo!
Um dos meus favoritos é o remix da "Show Me Love", da Robin S.
Robin S menşeli "Show Me Love" ın remiksi favorilerimden biridir.
MK é bem conhecido nestas ondas, e neste momento a mistura que fez de Nightcrawlers está a rodar...
MK ve onun "Nightcrawlers" remix bizim dalga hiçbir yabancıyız.
Atiçou os titãs dos média tradicionais contra uma nova e muito mais sofisticada cultura de remix.
Geleneksel medya titanlarını, yeni ve çok daha sofistike remiks kültürüyle aynı çukura sokuyordu.
Esta tentativa de remix à Jakara é completamente enganosa!
Bu özenti Jakara remixi tamamen yanıltıcı!
O remix de "A Tamara Nunca Se Vem" foi sem dúvida único, mas foi, sem dúvida, topo de tabela.
"Tamara hiç gelmez" in remiksi kesinlikle tek şarkıydı ama liste başını hak ediyor. İşte orada.
Ou quando estás às gargalhadas a ver episódios dos Friends e atiram um romance foleiro entre o Ross e a Rachel, e depois fazem um remix da música, para parecer triste, lenta e idiota?
Veya kahkahalarla gülerek Friends'in tekrar yayınlarını izliyorsun ama Ross ve Rachel'lı ağlamaklı bir sahne geliyor. Üstüne bir de hüzünlü, uyuz bir şarkı çalmazlar mı?
Estou a fazer experiências.
Remix yapıyordum sadece.
Meu, não é um remix que esteja a gostar.
Dostum, bu bir şarkı değil, artık fenalık geldi.
Soaste tão bem quanto ela naquele remix de que estás sempre a falar.
Hep sözünü ettiğin şu remiksten bile iyiydi.
- A remix, do Carlo Pakoussa.
- Carlo Pakoussa'nın remiksi.
"Misty Holloway, Pakoussa Remix"?
"Misty Holloway, Pakoussa Remiksi."
Uma remix tão romântica e tão rara, que alguns disseram que não existia.
Öyle romantik, öyle ender bir remiks ki, bulunmadığı sanılırdı.
Na superfície, parece outro remix fatela, mas quando separamos as faixas, é quando as coisas ficam interessantes.
Yüzeysel bakınca saçma bir remix daha ama birbirinden ayırınca olay orada başlıyor.
- Não, tenho o meu próprio remix.
Bu lanet şey, de ne?