English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Rep

Rep traducir turco

60 traducción paralela
Felizmente, os anos na Bristol Rep. Deram-me uma boa bagagem, já que assumi vários disfarces espantosos.
Neyse ki, Bristol Tiyatrosu'ndaki yıllarım çok işime yaradı. Çünkü şaşırtıcı bir çeşitlilikte kılık değiştirdim.
Você caminha no deserto, sobre a areia, quando, de rep...
Bir çöldesiniz, kumda yürüyorsunuz, tam o sırada...
Os "Seattle Rep" vão fazer o "Private Lives".
Seattle'da çalışacağım.
Eu e os Seattle Rep temos nossas diferenças.
Seattle temsilcisiyle anlaşamadık.
Bem-vindo à Rep. Popular do Vietname.
Vietnam Cumhuriyetine Hoş geldiniz.
Temos Booger Presley na guitarra E um rap feito por mim, Lamar
# Booger Presley gitarda ve rep de bende, Lamar'da
Coreia. Rep. Dominicana, em 1965.
Kore. 1965'te Dominik Cumhuriyeti.
- O homem vive por seu rep.
- İnsan ünüyle yaşar.
Bem, como o homem disse, rep do homem viaja.
Adamın dediği gibi, insanın ünü yayılır.
Seu rep está na linha.
Ünü burada tehlikede.
It era..... só meu rep. Y'saiba?
Sadece ünüm içindi.
Todo I teve era meu rep.
Tek sahip olduğum ünümdü.
- Sim. - Capitão, temos um rep da Embaixada Minbari Embassy na Terra pedindo para falar consigo.
- Kaptan, Dünya'daki Minbari elçiliğinin bir temsilcisi sizinle görüşmek istiyor.
Eis o que penso sobre esta merda dos rapper gangsters :
Bu gangster rep zırvası için düşüncem şu :
O teu paleio não funciona!
Senin rep işe yaramıyor.
Quando chegaste de uma festa em casa daquela figurinista que trabalhava para o Seattle Rep.
Bir seferinde Seattle Rep'de çalışan bir kostüm tasarımcısının evindeki partiden geldiğinde.
Estou só a tentar fazer jus à minha reputação.
Kadar benim rep yaşamak için çalışmak.
Também recomendo psicoterapia extensa. - Para libertar recordações rep...
Ayrıca bastırılmış anıların su yüzüne çıkarılması için kapsamlı psikoterapi öneriyorum.
É o John Folger, o novo director artístico do "Chelsea Rep".
John Folger, Chelsea Rep'in yeni sanat yönetmeni..
O rep está a fazer uma renascença da "Arcadia".
Rep "Arcadia" yı yeniden canlandırıyordu.
Você precisa de ir ao Rep Yo'City Blast esta noite.
Bu akşam bizimle Şehrini Temsil Et partisine gelmelisin.
Relatório da situação. ( Sit-Rep )
- Durum nedir?
Pois, foi o que disseram sobre o Rap.
Evet, rep müzik için de öyle derlerdi.
Sen. Rep, Vice-Presidente Com. para Assuntos Internos e Gov.
Kıdemli üye, İç Güvenlik ve Hükümet İşleri Komitesi
Sen. Rep, Vice-Presidente Subcomissão Investigação de Ass.
Kongre Üyesi, Hükümet Araştırmaları Alt komitesi
Sei algumas coisas de lá ao ouvir umas músicas rap... soa como um sítio bem marado.
Rep şarkılarda biraz duymuştum orayı. Çok boktan bir yermiş ama...
Gastaram na vossa viagem?
Rep kariyeriniz için mi harcadınız?
Pare de rimar.
Rep yapmayı kes.
Depois viemos para aqui e fizemos músicas desde então.
Sonra doğruca buraya geldik, ve o zamandan beri rep yapıyoruz.
A RepRap é uma impressora 3D, o que quer dizer que se pode ligar ao nosso computador e em vez de imprimir em folhas bidimensionais de papel com padrões, cria objectos tridimensionais reais, isto é, físicos.
Rep-Rap üç boyutlu bir yazıcıdır. Bilgisayarınıza bağladığınızda sadece iki boyutlu bir kağıt sayfası üzerine baskı yapmak yerine gerçek, fiziksel üç boyutlu objeler yapmaktadır.
A inovação da RepRap é a capacidade de imprimir as suas próprias peças.
Rep-Rap'in en büyük özelliklerinden biri, kendi kendini kopyalayabilmesidir.
Produção de Cats da Oakwood Rep...
Oakwood tiyatrosu "Kediler" müzikalini sunar!
Há uma e-rep que anda a bisbilhotar... dispostos a partilhar recursos.
Kaynakları paylaşmak istediklerine dair bir söylenti var.
Isso não teve nada a ver comigo ou com a Republica Terrestre.
O olayın benimle veya E - Rep ile alakası yok.
Desde quando ficas ansiosa para ter o E-Rep na cidade?
Bu D.C.'leri kasabaya sokmak için ne ara böyle istekli oldun?
Fa-lo à minha maneira e o Madis estará fora da cidade no primeiro autocarro, o E-Rep o receberá ainda mais depressa, e tu ganharas ainda mais boa vontade da parte deles.
Benim dediğimi yaparsak Madis kasabadan ilk araba ile gider D.C.'nin eline daha çabuk geçer ve sen de kendine daha çok itibar sağlarsın.
E o E-Rep recebe as sobras.
Sonra da Dünya Cumhuriyeti'ne artıklar kalsın.
E-Rep vai estar aqui a qualquer minuto.
Dünya Cumhuriyeti her an gelebilir.
Se o Datak ganhar esta eleição, ele vai abrir as portas para o Coronel Marsh e seus capangas da E-Rep e daqui a um ano, nem vais reconhecer este lugar.
Eğer Datak bu seçimi kazanırsa, Albay Marsh ve Dünya Cumhuriyeti'ne kapıları açacak ve bir yıl sonra burayı tanıyamayacaksın bile.
Quando fico nervosa, gabo-me de ter vencido o Star Search com as minhas habilidades de rapper.
- Altı haneli paralar kazanırım bu arada. - Ben de gerilince rep yaparak Star Search yarışmasını kazanmamla böbürlenirim.
Aliás, minto sobre ter ganho o Star Search pelas minhas habilidades como rapper.
Daha doğrusu, rep yaparak Star Search yarışmasını kazandım diyerek yalan söylerim.
Estou nervosa, como quando participei no Star Search com o meu rap.
Şu an çok gerginim. Tıpkı Star Search yarışmasını rep yapıp kazandığım seferki gibi.
Para presentes e de outra espécie.
Hem hediye hem de rep.
Boa série.
Oh, güzel rep.
Claro, conheço o Rich desde os dias do Trinity Rep.
Tabii, Trinity Rep'den beri tanırım.
Sit-rep?
- Durum raporu verin.
Richmond, dá à equipa Bravo uma sit-rep depois sai.
Richmond, Bravo Ekibi'ne durum raporu ver sonra çıkıyoruz.
Bravos de Zero, sit-rep.
Merkez'den Bravo'ya, durum raporu.
Mas pensamos... REP.
Sonra şöyle düşünmeye başlıyorsun :
Olfin Tennety...
Olfin Tennety, sahtekâr E-Rep elçisi.
Quando Steven Avery é acusado deste homicídio... REP. DA ASSEMBLEIA DO WISCONSIN FUND.
Steven Avery cinayetle suçlandıktan ve bu suçu işlediğini gösteren tüm o emareleri gördükten sonra ne kadar inanmak istemeseniz de başka çareniz kalmıyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]