Translate.vc / portugués → turco / Resto
Resto traducir turco
25,777 traducción paralela
De resto, sou como tu.
Onun dışında sizin gibiyim.
- O depósito é, mas o resto da base está on-line e vulnerável a mim. Consegui!
- Fort Knox Deposu öyle ama üssün geri kalanı online yeteneklerime karşı savunmasız.
Os factos e as verdades são tão vítimas desta epidemia... como tudo o resto.
Durum ve gerçekler diğer her şey gibi bu salgının bir kurbanı.
- Não te preocupes. Tudo resto o que nunca mais ninguém vai voltar a querer ainda aqui está em cima.
İstemeseler bile, herkesin eşyaları burada.
Vou ser um pessoa tramada para o resto da minha vida?
Hayatım boyunca böyle alt üst olmuş biri olarak mı yaşayacağım.
Vou passar o resto da vida a pedir desculpa pelos meus erros.
Hayatımın geri kalanını hatalarım için özür dileyerek geçireceğim.
- E, quando o fizerem, perceberão o resto.
Ve soruşturduklarında, gerisini çözeceklerdir.
Chamámos-lhe Jesus de Neve durante o resto da viagem.
Yolun geri kalanında ona "Kardan İsa" dedik.
Tornamo-lo maior para suportar mais utilizadores, e o resto construímos de raiz.
Daha büyüğünü yapar daha fazla kullanıcıyı destekleyebiliriz. Kalanını baştan yazarız.
O John vai andar a fugir pelo resto da vida?
John geri kalan hayatını kaçak olarak mı geçirecek?
Vou ter de conviver com isso. Todos os dias, pelo resto da minha vida, sabendo que não posso consertar o erro. E sabendo que não será o último erro que serei obrigada a cometer.
Geri kalan hayatım boyunca bunu düzeltemeyeceğimi ve yapmak zorunda kalacağım son hatanın bu olmayacağını bilerek yaşamak zorundayım.
Enquanto o resto de vocês se irá divertir a combater os nazis.
Siz de o sırada gidip Nazilerle savaşarak eğlenin.
Deve ter-se dispersado no Tempo como o resto deles.
Diğerlerine yaptığı gibi kendini de zamanda bir yere göndermiştir.
Por falar nisso, não vais acreditar onde foi parar o resto da equipa.
- Zaman yolculuğu demişken ekibin geri kalanı nerede tahmin bile edemezsin.
É melhor que andar por aí com a camisa de dormir o resto...
Etrafta gecelikle dolaşmaktan iyidir.
Por isso preciso que nos dês nomes e localizações e tudo o resto.
Bana isimleri, yerleri tüm bilgileri vermeni istiyorum.
Pois basta apenas um dia mau, uma decisão errada e depois não importa o que fazes com o resto da tua vida. Porque quando o diabo te chama, estás feito.
Because it only takes one bad day, one bad decision, and then it doesn't matter what you do with the rest of your life, because once the devil comes a-calling you're done.
Mas o que ele não ouviu foi nós a fazer as pazes, porque ele pediu desculpas, disse que ia cuidar de mim pelo resto da minha vida.
Evet, Fakat limuzin sürücüsünün duymadığı şey Onun özür dilediği ve barıştığımız, Hayatımın geri kalanında bana yardımcı olacağını söyledi.
Estava a pensar que talvez seja a altura de enterrar a Nusrat com o resto da família.
Düşündüm de bir ara ailenin geri kalanıyla Nusrat'ı defnedelim.
Para esquecer o resto.
Her şeyi bir kenara bıraktı.
Ninguém conhece o resto.
Kimse diğer yanını bilmiyor.
E... "Das ondas de choque do conflito entre o Califado e Abuddin, " que começaram a infectar o resto do mundo. "
"Halifelik-Abuddin çatışmasının yarattığı dalga etkisi, dünyanın geri kalanını olumsuz etkilemeye başladı."
Dizíamos sempre que, se sobrevivêssemos ao serviço da Sua Majestade, íamos passar o resto da vida a viajar com estilo.
Eskiden devamlı bunu konuşurduk Eğer Kraliçe'nin gizli servisinde hayatta kalırsak, Geriye kalan günlerimizde tüm dünyayı gezmeye ayıracağımızla ilgili.
Portanto durante o resto dos teus dias, terás que persegui-los até aos confins da Terra, até que estejas demasiado velha e fraca.
Geriye kalan günlerinin hepsinde bu.. vampirleri Dünya'nın sonuna takip edeceksin.. taki çok yaşlı, zayıf düşene kadar.
O resto das visões dela só são partes de corpos.
Diğer gördükleri ise vücut parçalarından ibaret.
E eu pagarei por isso o resto da minha vida. Começando por tomar responsabilidade pela Bonnie.
Bonnie'nin sorumluluğuyla başlayarak hayatım boyunca bu bedeli ödeyeceğim.
Já procurámos em todo o resto.
Geri kalan here baktık ama.
Tanto para não desperdiçar o resto da minha vida.
Hayatımı boşa harcamamak için çok fazla.
Ninguém se importa com o resto.
Kimse kalanını umursamaz.
O resto está tudo bem.
Diğer her şey yolunda.
Quando a levares a casa, a mãe trata do resto.
Sen onu eve bırak, annem gerisini halleder.
Friday, vou ficar no laboratório o resto do dia.
Cuma, günün geriye kalan kısmında laboratuvarda olacağım.
O resto de vocês, acabem com a Torre.
Diğer kalanlar Kule'yi yerle bir etsin.
Não quero ouvir o resto dessa história.
Hikayenin geri kalanını duymak bile istemiyorum.
Os caminhos-de-ferro e o banco ficaram com o resto.
Demiryolu ve banka gerisi aldı.
Vai gastar o resto do investimento do Lang.
Lang'ın geri kalan yatırmını tüketecek.
Mas tudo o resto que disseram, não.
Söylediğiniz diğer şeyler, hayır.
Esqueci-me de tratar do resto.
I forgot to follow up.
Se isto correr conforme planeado, o resto da tripulação nem sequer dará por nós.
Planladığımız gibi giderse mürettebatın kalanı orada olduğumuzu bile bilmeyecek.
O resto da Ásia... não irá sofrer como nós.
Asya'nın kalanı bizim çektiğimiz acıları çekmeyecek.
E para quando é o resto?
Sonraki aşama nedir?
Para me ouvirem ler o resto deste poema, marquem 1-900-POEMA-VELHO.
Şiirin geri kalanını dinlemek için 1-900-ESKİ-ŞİİR'i arayın.
O Wallace passou as confissões no julgamento, e não há nada como ver os réus a dizer, "Fui eu", para fazer os jurados ignorar o resto, incluindo, por vezes, as provas de inocência.
Wallace mahkemede itiraf videolarını izletmişti, ve sanıkların "ben yaptım" dediği görüntüler jürinin diğer her şeyi göz ardı etmesine yeter. Bazen masumiyeti belgeleyen başka kanıtlar olsa bile.
- O que é que lhes digo? - Diga-lhes que se querem aproveitar o resto das suas férias, irão regressar aos quartos, trancarão as portas e lá ficarão até dizermos que é seguro sair.
Tatillerinin geri kalanının tadını çıkarmak istiyorlarsa odalarına geri dönüp, kapılarını kilitlemelerini ve dışarı çıkmanın güvenli olduğunu söyleyene kadar içeride kalmalarını söyle.
A Rhea esqueceu-se do tapete de yoga, umas 5 posições depois, o resto é história.
Rhea yoga matını unutur, beş limoncellodan sonra güm! Gerisi mazi.
Precisamos de conversar sobre a Sara Lance, o Ray Palmer, e o resto das Lendas.
Sizinle Sara Lance, Ray Palmer ve diğer Efsaneler hakkında konuşmam lazım.
Aço, Meia-Noite, recuperamos o resto da equipa.
Steel, Mid-Nite, takımın kalanını kurtardık.
Vai ficar aqui o resto da vida.
Ömür boyu buradasın.
Eu trato do resto.
Gerisini ben hâllederim.
É um resto do código.
Bir kod kalıntısından bahsediyorum.
Se apenas uma parte desta missão falhar, tudo resto falha.
Bu görevin bir parçası bile başarısız olursa tümden başarısız olur.