Translate.vc / portugués → turco / Roberts
Roberts traducir turco
1,027 traducción paralela
Tragam o arquitecto que te desenhou e quem precisa de Doug Roberts?
Seni çizen mimarı bana bulursan,... o zaman Doug Roberts'a kimin ihtiyacı kalır?
Não posso.
Bunu yapamam, Bay Roberts.
Telefone ao Duncan na Torre.
- Roberts, Duncan'ı binaya çağır.
É Mr. Roberts.
Bay Roberts.
É o Roberts, o arquitecto.
Ben Roberts, mimar.
É Mr. Roberts!
- Bu Bay Roberts.
Telefona ao Roberts.
Bill, Roberts'ı bul.
Roberts!
Roberts! Roberts!
Roberts! O O'Hallorhan quer falar consigo.
Şef O'Hallorhan seninle konuşmak istiyor.
Roberts, sei que os pilotos morreram e...
Bak şimdi, Roberts, o pilotların ölmüş olduklarını...
E o homem com a arma continua em liberdade.
Silahlı kişi hâlâ aramızda dolaşıyor. Stan Roberts, Görgü Tanığı Haberleri, New York.
Mande o Roberts à unidade giratória.
Roberts'i jiro birimine getirin.
Somos da Franklin, Jennings e Roberts.
Biz Franklin, Jennings ve Roberts'tan geliyoruz.
Ao retornar à África do Sul lutei em Karee Siding e Kunstadt sob ordens de Lord Roberts.
Güney Afrika'ya döndükten sonra Lord Roberts'ın komutasında Karee Kıyılarında ve Kundstadt'ta savaştım.
Lorde Roberts é correto demais para este tipo de guerra.
Lord Roberts bu savaş için gereğinden fazla dürüst.
Comandante McCroskey, este é o Comandante Roberts.
Kaptan McCroskey, bu Kaptan Roberts.
Cte. Hinshaw, Cte. Roberts.
Kaptan Hinshaw, Kaptan Roberts.
Roberts, verifique o tráfego aéreo.
Roberts, hava trafiğini kontrol et.
Srta. Roberts?
Ba-bayan Roberts?
Isto não é para uma peça, Srta. Roberts.
Bu bir oyun için değil, Bayan Roberts.
Se temos uma foto da Julia Roberts de tanga, teremos uma dele.
İççamaşırlı Julia Roberts'ı çekebiliyorsak bu çatlağı da çekeriz.
- Roberts.
- Roberts.
Portanto, Sr. Roberts, puxe as pranchas de embarque e diga aos oficiais para irem ter comigo à sala dos oficiais.
Bay Roberts, iskeleyi kaldırın ve bütün memurlara salonda benimle buluşmalarını söyleyin.
Minha convidada é a Dra. Sarah Roberts.
Misafirim, Dr. Sarah Roberts.
Olá, Fred. aqui é a Dra. Roberts.
Selam Fred. Ben Dr. Roberts.
- Dra. Roberts.
- Dr. Roberts.
Meu nome é Roberts.
Adım Roberts.
É Tom Haver ligando novamente sobre Sarah Roberts.
Yine benim, Tom Haver. Sarah Roberts hakkında arıyorum.
Sou amigo de Sarah Roberts.
Sarah Roberts'ın bir arkadaşıyım.
Oi, meu nome é Pam Roberts.
Merhaba, adım Pam Roberts.
O seu barco foi atacado pelo Infame Pirata Roberts, que nunca deixava os seus reféns vivos.
Gemisi, arkasında canlı esir bırakmayan Korkunç Korsan Robert tarafından saldırıya uğramıştı.
Vós sois o Infame Pirata Roberts. Admita!
Sen Korkunç Korsan Roberts'sın İtiraf et!
No mar alto, o vosso barco atacou, e o Infame Pirata Roberts nunca faz prisioneiros.
Açık denizde, senin gemin saldırdı ve Korkunç Korsan Roberts asla esir almaz.
Dentro de pouco, isto não vai passar de uma boa recordação, porque o navio "Vingança" do Roberts está ancorado no cais, e eu, como sabes, sou o Roberts.
Çok yakında tüm bunlar tatlı birer anıdan ibaret olacak çünkü Roberts'in gemisi "İntikam" açıklarda demir atmış durumda ve senin de bildiğin gibi ben Roberts'ım.
Intrigou o Roberts, como a minha descrição da tua beleza.
Güzelliğin hakkında anlattıklarım Roberts'in de merakını uyandırdı.
Finalmente, o Roberts decidiu uma coisa. Ele disse :
En sonunda Roberts bir karar aldı ve dedi ki :
E o Roberts e eu eventualmente tornámo-nos amigos. E depois aconteceu.
Roberts ve ben nihayetinde arkadaş olmuştuk ama sonra bunlar yaşandı.
O Roberts ficou tão rico, que se quis retirar.
Roberts servetine servet kattıktan sonra emekli olmak istedi.
"Não sou o Infame Pirata Roberts", disse ele, "O meu nome é Ryan."
" Ben Korkunç Korsan Roberts değilim, adım Ryan.
"Eu herdei este barco do antigo Infame Pirata Roberts"... "... da mesma forma que o irás herdar de mim. "
Bu gemi bana bir önceki Korkunç Korsan Roberts'dan miras kaldı ki benden de sana miras kalacak.
"O homem que mo entregou não era o verda - deiro Infame Pirata Roberts, igualmente."
Ayrıca bana gemiyi miras bırakan adam da Korkunç Korsan Roberts değildi.
O verdadeiro Roberts já se retirou há quinze anos. " " Está a viver como um rei em Patagónia. "
Gerçek Roberts bundan 15 yıl önce emekli olmuş ve Patagonya'da krallar gibi yaşıyormuş. " dedi.
Portanto zarpámos, contratámos uma tripulação nova, e ele ficou em bordo durante um pouco como sub-capitão, chamando-me sempre de Roberts.
Sonra kıyıya yanaşıp yeni bir tayfa topladık ve bir süre gemide ikinci kaptan gibi davranıp bana sürekli Roberts diye seslendi.
Uma vez que a tripulação acreditou, saiu do navio e desde sempre tenho sido o Roberts.
Ta ki tayfa buna inanana kadar. Sonra gemiden ayrıldı ve ben o günden beri Roberts'ım.
O Infame Pirata Roberts está sempre perto de Florin nesta altura do ano.
Korkunç Korsan Roberts yılın bu zamanında hep Florin yakınlarında olur.
O Infame Pirata Roberts não faz sobreviventes.
Korkunç Korsan Roberts kimseyi sağ bırakmaz.
O Infame Pirata Roberts está aqui pelas vossas almas!
Korkunç Korsan Roberts ruhlarınız için geldi!
- Sim, Mr. Roberts!
Peki, Bay Roberts.
Como chegou aqui?
- Bay Roberts, nasıl gelebildiniz?
Srta. Roberts...
Bayan Roberts nasıl birisiydi?
Sou o Infame Pirata Roberts!
Ben Korkunç Korsan Roberts'ım!