Translate.vc / portugués → turco / Rockaway
Rockaway traducir turco
75 traducción paralela
Era uma vez, há muitos anos atrás dois ladrões entraram na casa dos nossos vizinhos em Rockaway
Bir zamanlar, uzun yıllar önce Rockaway'deki komşularımızın evine iki hırsız girdi.
A cena passa-se em Rockaway.
Burası Rockaway.
Enquanto a minha mãe se debruçava sobre os pratos sujos em Rockaway...
Annem Rockaway'de kirli tabaklarla didişip dururken,...
Lembro-me da priemira vez que ouvi essa música na rádio... e sempre a associei a sua popularidade que era normalmente uma pessoa muito calma da nossa vizinhança teve um esgotamento nervoso e correu de cuecas pelas ruas a ameaçar as pessoas em Rockaway com uma faca.
Bu şarkıyı radyoda ilk duyduğum zamanı hatırlarım. Ve daima bu şarkının çok sevilmesiyle şu garip olay arasında aklımda hemen bir bağlantı kurulur. Mahallemizde çok sessiz bir adam olarak tanınan Bay Zipsky o gün bir sinir krizi geçirdi ve
Você vem de Rockaway, não é?
Rockaway'lisiniz demek, hah?
O seu nome é Lubin e até agora ele deve estar a tentar chegar aqui desde Far Rockaway.
Kâtibin ismi Lubin ve Far Rockaway'den buraya gelmeye çalışıyor.
Detective? Vá lá. Tu não és capaz de achar a porra de um judeu em Rockaway.
Musevi mahallesine girsen, tek bir Yahudi bile bulmayı beceremezsin.
- Da praça Rockaway. Está aberto 24 horas.
- Rockaway Bulvarı. 24 saat açık.
Tenho de ir a Rockaway porque queres o teu chapéu?
Şapkanı istiyorsun diye ta Rockaway'e mi gitmem gerekiyor şimdi?
Por 5 dólares, ensinou-me um atalho pelo Rockaway Boulevard.
5 dolara, bana Rockaway Bulvarına kestirme yolu gösterdi.
E se não tivesse sido aquele amontoado de 5 carros, no Rockaway Boulevard aquele idiota estaria agora num avião para Seattle, em vez de andar à procura de lugar para estacionar, lá em baixo!
Ve eğer Rockaway Bulvarındaki 5 arabalık zincirleme kaza olmasaydı o mankafa şu anda aşağıda araba için park yeri aramak yerine Seattle'a giden uçakta olacaktı.
Por que não vamos até Rockaway e vamos atirá-las ao oceano.
Neden Rockaway'e gidip topları okyanusa doğru vuralım!
- South Rockaway, 315.
- 315 South Rockaway.
Em Rockaway Beach.
Rockaway plajı.
Rockaway! Isso mesmo!
Rockaway, gerçekten,
A minha família tem uma cabana no lago Rockaway.
Ailemin Rockaway Gölü'nde ufak bir kulübesi var.
Chet Collins é um empreiteiro de Rockaway, que se contenta... em levar os filhos a acampar nas montanhas de Catskills, no verão.
Chet Collins çocuklarını her yaz Catskills'e götürmeyi her şeyden çok seven Rockaway'den bir müteahhit.
O Chet Collins é um empreiteiro de Rockaway... que adorava levar os filhos a acampar.
Chet Collins çocuklarıyla kamp yapmayı her şeyden çok seven Rockway'li bir müteahhit.
Querida, sou dono de todas as roulotes de cachorro quente em Rockaway
Tatlım, Rockaway'daki her sosisli sandviçi aldım.
Christopher Marcus, 17 anos, vivia em Far Rockaway.
Christopher Marcus. 17 yaşında. Far Rockaway'de oturuyor.
Isto parece Far Rockaway, sem as pegas do crack.
Bu, uyuşturucu kullanan fahişelerin olmadığı Far Rockaway gibi.
Devias ter pensado nisso antes de teres saído da tua linda casa...
Bunu Rockaway Sahilindeki özel yolu ve çimleri olan güzelim evi bırakmadan önce düşünecektin.
Seaside Heights, Rockway, Ocean City, etc. Você está pisando na bola.
Seaside Heights'a Rockaway'e ya da Ocean City'ye gidecektik...
A fábrica de camisas é em Rockaway.
Gömlek fabrikası Rockaway'de.
Apanhámos um homem em Rockaway, estava a usar o casaco de bombeiro.
Rockaway'de bir adam yakaladık, adam itfaiyeci paltosu giymişti.
- Rapariga irlandesa de Rockaway Beach.
- Rockaway'den İrlandalı bir kız.
Certo. Mas quem é que acredita que um tipo qualquer numa praia de pedra... consegue prever quando e como acaba o mundo?
Ama kim Rockaway'li birinin, dünyanın sonunun ne zaman ve nasıI olacağını bildiğine inanır ki?
Certo, então como é que vestígios de Douglaston acabam na longínqua Rockaway?
Pekala, Douglaston'dan gelen iz nasıI olmuş ta Rockaway'da son bulmuş?
Acertem as vossas histórias. Não vou voltar para Far Rockaway por vocês terem feito merda.
Hikayeniz doğru ve inandırıcı olsa iyi olur çünkü siz ikiniz çuvalladınız diye New York varoşlarına dönmeye niyetim yok.
Que tal : "De Idlewild a Rockway em menos de oito minutos"?
"Idlewild'dan Rockaway'e 8 dakika sürmez" desek nasil olur?
Tom e a mulher têm uma empresa que fornece restaurantes em Rockaway.
Tom ve karısının Rockaway'de bir yemek şirketi var.
Eugene Maddox, uma camionista da cidade de Rockaway e Leland Stottlemeyer um polícia condecorado de São Francisco.
Eugene Maddox, taşra kasabasından bir kamyon şoförü. Ve Leland Stottlemeyer San Francisco Polisinden oldukça başarılı bir polis memuru.
Opera entre as ruas 21 e 30 da praia em Far Rockaway.
Far Rockaway'de Beach 21'le Beach 30 arasında satış yapar. Bazen pisliğin teki avukatlar da iyi kalpli çıkabilir.
Far Rockaway!
- Far Rockaway'den. Bu kağıtlara "yüksekten uçuran" deniyor.
Estás um pouco longe de Rockaway.
İşleri büyüttün mü?
Vive em Far Rockaway.
Kendisi Far Rockaway'de oturuyor.
Qualquer unidade nas proximidades do no 742 da Rockaway Avenue. Comunicando um 10-10 em andamento.
742 Rockaway Caddesi'ndeki birimler, 10-10 durumu rapor edildi.
em Rockaway Boulevard.
Rockaway bulvarında.
Disseste Rockway Boulevard, não foi?
Rockaway bulvarı dedin, değil mi?
Disseste que era no "Happy Shabu Shabu" em Rockaway Boulevard.
Sen bana Rockaway bulvarındaki shabu shabu restoranı demiştin.
Porque iria dizer "Rockaway", Alvarez, quando o tipo trabalha naquele de Queens?
Neden "Rockaway" diyeyim ki Alvarez? Adam Queens'de çalışıyor.
É um engenheiro industrial, é dono, ou melhor, esposa é dona duma empresa de arenito no valor de 2 milhões de dólares.
Adam sanayi mühendisiymiş. Kendisi, daha doğrusu karısı Rockaway yolundaki 2 milyon dolarlık kumtaşının sahibi.
Todos em Queens, cinco em Far Rockaway.
Hepsi Queens de beşi Far Rockaway de
Tem a casa debaixo de olho em Rockaway.
Sahilde bir evin peşindeydi Rockaway de
Estava a ver o pôr-do-sol em Rockaway Beach.
Rockaway sahilinde günbatımını izlerken
Mudei-me para Rockaway por volta dos 3, Rockaway Beach, em Queens.
3 yaşlarımda Rockaway'e taşındım. Queens'deki Rockaway sahili.
Este sou eu com o meu pai, a pescar na praia de Rockaway.
Babam ve ben Rockaway Sahili'nde balık tutarken, çekildi bu fotoğraf.
- Ninguém pesca em Rockaway.
Rockaway de kimse balık tutmaz.
A bala que o Sid retirou da vítima da Rockaway é compatível com a bala do local do crime de ontem.
Benzer bileşiklerle ilgili araştırmaları okumuştum. Uygulama alanlarının sonu yok... cerrahi yaralar, ciddi yanıklar, ülserler.
O Danny e os outros polícias identificaram o esboço do suspeito da Rockaway como um dos agressores.
Listeyi daraltabilirim. - Sadece biraz zaman alabilir.
Petrix!
Rockaway'den biraz uzaklaşmışsın.