Sexby traducir turco

Então, Sexby, achei que estivesse morto há tempos.

Sexby şimdiye kadar ölmüşsündür sanıyordum.

Mas não haverá luta na Inglaterra, Sexby.

Ama İngiltere'de savaş çıkmayacak Sexby.

- Por que estás aqui, Sexby?

Burada ne işin var Sexby?

Onde está sua honra, Sexby?

İtibarın nerede Sexby?

Está sob meu comando, Sexby.

Benim emrim altındasın Sexby.

Sexby!

Sexby!

Existe uma loucura em ti, que se alimenta com o tempo, Sexby.

İçinde senden beslenen bir çılgınlık var Sexby.

É Thomas Rainsborough, não Edward Sexby.

Bu adam Thomas Rainsborough, Edward Sexby değil.

Mas, Coronel, Edward Sexby nada tem a perder neste mundo.

Fakat albayım, Edward Sexby'nin yeryüzünde kaybedeceği hiçbir şey yok.

Por que continuais a dormir na palha, Sexby?

Niçin hâlâ samanların üzerinde yatıyorsun Sexby?

Sexby? Pensais naqueles tempos em Wytham Woods?

Sexby, Wytham Ormanı'ndaki anlar hiç aklına geliyor mu?

Sexby, desisti!

- Sexby, geri çekil.

Senhora Sexby, então.

Öyleyse Bayan Sexby olsun.

Talvez Master Sexby não precise fazer o papel de descontente.

Üstad Sexby'nin size muhalifmiş gibi numara yapmasına gerek olmayabilir.

Deixai-o, Sexby.

Ona bulaşma Sexby.

Tendes comida. - Sexby...

Yiyecek bir şeyler var.

- Pedi carvão.

- Sexby... - Kömür de iste.

Sexby...

Sexby...

Sexby, esperai.

Sexby, dur. Bana da anlat.

Sexby, não!

Sexby, yapma!

Sexby, se alguma vez voltardes, mandarei enforcar-vos.

Sexby, şayet dönmeye kalkarsan seni astırırım.

Não falais de Edward Sexby, peço-vos.

Sakın Edward Sexby'den bahsetme, Rica ediyorum.

Sexby, por que voltastes?

Sexby, niçin geri döndün?

Todas as crianças na escola irão aprender o nome de Edward Sexby

Her öğrenci Edward Sexby'nin adını öğrenecek.

No dia em que Sexby morreu, a nova vida que ele me deixou, já batia dentro de mim.

Sexby öldüğü gün bana bıraktığı yeni hayat çoktan içime yerleşmişti.

Sexby.

Sexby.

- Untranslated subtitle -

Sen yüzmeyecek misin Sexby?