English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Smile

Smile traducir turco

68 traducción paralela
# # Alguém para quem sorrir de vez em quando com
# # Someone to smile once in a while with
Eu chamo os meus amigos cidadãos de todos os lugares, para que cooperem comigo em fazer deste, o mais eficiente... e mais limpo projecto político que o mundo já viu. - Chegou a hora... de dar uma resposta avassaladora a estes cínicos... que dizem que uma democracia não pode ser honesta nem eficiente. - Smile?
Dünyanın gördüğü en etkin ve en temiz... kamu girişimini gerçekleştirmede benimle... işbirliği yapmaları için her taraftaki... kıymetli vatandaşlarıma sesleniyorum
The way she lights my morning With her smile
* Gülümseyişiyle sabahımı aydınlatma şekli *
Lookin'for a special smile
* Arıyorum çok özel bir gülümseme *
Buck Henderson, Union Buster... e Troy e companhia Summertime Smile Factory... mas estou aqui para lhe falar do Spiffy... o removedor de manchas do século XXI.
Buck Henderson, Union Buster... ve Troy ve Yaz mevsimi gülümseyen Fabrika'dan. ama Spiffy hakkında bir kaç şey söylemek için burdayım 21. yüzyılın leke çıkarıcısı.
E nós will smile.
Ama biz gülümsüyoruz.
Didyou já o toca orhave ele smile atyou?
Ona hiç dokundunuz mu..., ya da size gülümsedi mi?
Ela podia ter cantado a canção "The Number Four With a Smile".
"Gülümseyerek Bir Dört Numara" yı söylemeliydi.
O disco dela não se chama "Number Four With a Smile"?
Albümünün adı "Gülümseyerek Dört Numara" değil miydi?
Era a... "Não Sei Sorrir Sem Ti"?
'I Can't Smile Without You'muydu?
Cá está o Sr. Smile.
İşte Bay Sevimli.
Sai de casa com um sorriso nos lábios
Left home with a smile on my face.
- Sem truques, sem pressas e com sorrisos.
- No hurry, no free smile.
Mas normalmente, quando o Motorista atropela alguém, tem um smile triste nas observações do cheque.
Onu babandan almışsın. Evet.
"Bêbadas Atrevidas 3", "Patrulha Traseira 5" e e "O Sorriso da Monalisa", obrigado.
Drunken Hussies 3, Backdoor Patrol 5 ve Mona Lisa Smile. Teşekkürler.
Ele ajudar-te-á a entender Sorri como se fosse a sério
* Oh, Girl * * He'll help you understand * * Smile like you mean it *
Vamos andar de "rainbow gondol", e depois vamos no "Smile Hollow"... depois quero comer muitos donuts, e...
İlk önce gökkuşağı gondoluna bineriz gülmek için. Daha sonra küçük peri tatlılarından yeriz. Sonra biz...
The way you walk, the way you smile.
Eğer Gülüşünde, yürüyüş yolu.
Um smile triste?
Üzgün surat mı?
¢ Ü For a smile, they can share the night ¢ Ü
# Bir gülücüğe, geceyi paylaşır #
Não, nós clareamos dentes aqui, você vai parecer dez anos mais jovem,
Hayır, burası artık "Happy Smile" stüdyosu. Diş beyazlatıyoruz. Sizi 10 yaş gençleştiriyoruz.
For a smile they can share the night
* Bir gülümsemeye geceyi beraber geçirebilirler *
Never trust a big butt and a smile
* Koca bir kıça ve gülümsemeye güvenme asla *
# For a smile they can share the night #
* Bir gülümsemeye geceyi beraber geçirebilirler *
# Show me a smile then #
* Bana gülümse *
- Mete um smile na minha.
- Benimkinde gülen surat yapacağım.
Um "smile".
Gülen yüz.
Apenas sorrio quando minto, então digo-lhes o porquê
Just smile when I lie, then tell them why
Apenas sorrirei quando mentir, porém dir-te-ei isto
Just smile when lying, But I will say that
I wake up every evening with a big smile on my face and it never feels out of place when you see my face, hope it gives you hell hope it gives you hell
* Kalkarım her akşam * * Büyük bir gülümseme ile yüzümde * * Ve hiç garip hissetmem kendimi *
And when you smile
* Gülümsediğinde * * Gülümsediğinde *
- And when you smile - When you smile
* Gülümsediğinde *
Ele usou o smile de óculos de sol.
Sürekli gözlük takan herifin teki.
O smile com os óculos de sol quer dizer que ele está a esconder os sentimentos.
Gözlükleri de duygularını saklamak için takıyor.
You make me smile with my heart
* Gönlümden gelerek gülümsüyorum senin sayende *
- Volta atrás, volta atrás.
# The smile on my face #
Her smile, and your fantasies play a duet that will make you forget where you are the music starts playing, it's the beat of her heart sing let me be your star
Onun gülümsemesi, senin düşlerin bir düeti seslendiriyor. Nerede olduğunu unutturacak Müzik çalmaya başlıyor, bu ritm onun kalbinden gelen şarkı,
Vamos começar o espectáculo com a Escolha Lacrosse para o Melhor Sorriso!
Choice Lacrosse Guy Smile'la başlayacağız.
Até pedi, assinei com um "smile".
Hayır, diledim. Son mesajım Colon Open Bracket şarkısıydı.
Here's a lesson they should teach in school when a girl gets curvy and the boys all drool if math and science just ain't you style just give that teacher a wink and a smile for a passing grade you won't have to wait
İşte okulda öğrenilmesi gereken bir ders kızın kıvrımları biçimlendiğinde, erkeğin salyası akar. Eğer matematik ve fen tarzın değilse öğretmene göz kırp ve gülümse iyi not almak için beklemeyeceksin.
there's a lesson they should teach in school when a girl gets curvy and the boys all drool if math and science just ain't your style just give that teacher a wink and a smile for a passing grade you won't have to wait
İşte okulda öğrenilmesi gereken bir ders kızın kıvrımları biçimlendiğinde, erkeğin salyası akar. Eğer matematik ve fen tarzın değilse öğretmene göz kırp ve gülümse iyi not almak için beklemeyeceksin.
É só um símbolo inofensivo como um "smile" ou uma nota promissória.
Sadece küçük masum bir sembol, gülen surat ya da S.B.V. kısaltması gibi.
Nunca acerta na altura. Vá.
Geç smile smile smile.
Meu, "Rich Girl," "Sara Smile," e depois bis de "Maneater".
Rich Girl ve Sara Smile söyleriz. Sonra da Meaneater'ı tekrar isterler.
Não, mas esta manhã eu depilei um smile na minha bouche, e foi muito divertido.
Hayır. Ama bu sabah tıraş olurken yüzüme çizdiğim gülen surat gerçekten çok komikti.
Smile?
Gülümse.
O sorriso.
Smile...
Faz um smile no "O".
- Evet.
I can see it in your smile you're all I've ever wanted and my arms are open wide'cause you know just what to say and you know just what to do and I want to tell you so much
* Görüyorum gülümsemende * * Tek istediğim sendin * * Ve kollarım açık ardına kadar *
( you can smile! )
Bir meleğin lütfuyla al beni de yanına!
"Então sorrio e digo"
♪ oh oh ♪ ♪ so I smile and say ♪

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]