Translate.vc / portugués → turco / Sound
Sound traducir turco
255 traducción paralela
Este filme é sobre a vida de Nanook ( o Urso ), sua família e seu pequeno grupo de seguidores,
... - korkusuz, canayakın, kaygısız Eskimolar. - Bu film, Hopewell Sound'un Itivimuit'leri olarak. küçük bir grup takipçi, bir Nanook ( Ayı )'un yaşamı ve ailesiyle ilgilidir.
"Itivimuits de Hopewell Sound", do norte de Ungava. Graças à sua amável confiança e paciência este filme foi possível.
Bu film, şefkati, sadakatı ve sabrıyla Kuzey Ungava'da yapılmıştır.
Balançamos bastante mais ao atravessar o canal de Long Island.
Long Island Sound'da bundan daha çok sallanırız.
Rumo a Long Sound.
Long Sound'a doğru yelken açın. Long Sound'a doğru yelken açın!
Não se vê disto na Sight and Sound.
Sinema dergilerinde göremezsin.
Música - A. PETROV Som - L. VALTER
Music by A. PETROV Sound by L. VALTER
O camião perdeu o controlo e derrapou para o Puget Sound.
Kamyonu kontrolden çıkıp uçuruma yuvarlanmış.
# # Os doces que fazem pio pio
# # With tweetable, eatable sound
# # Com isso imbatível Vão-se embora.
# # With that unbeatable # # Sound Defolun.
# # Os Assobios Doces soam como o que são
# # Toot sweets sound like what they are
# # Os bonecos de bolachas soam a bolachas
# # Gingerbread men have a gingerbread sound
De McMurdo Sound para Christchurch, Nova Zelândia e sempre num avião da Marinha.
Daha sonra McMurdo Sound'dan Yeni Zelanda, Christchurch'e tüm yol boyunca bir donanma uçağı ile.
Principalmente se for um filme do tipo The Sound Of Music.
Özellikle The Sound of Music gibi bir şey varsa.
Se disser algo sua cabeça vai ficar espalhada por todo o teto.
You make one sound and you'll be all over the ceiling.
A pausa é para os assistentes que estão reparando Noviça Rebelde.
Duraklama, Sound of Music'i onaran görevliler için.
É um obstáculo formidável, este Noviça Rebelde.
Bu Sound of Music muhteşem bir engel.
Tem de bater 1,07 segundos, mas precisa de um salto limpo para ganhar, no momento em que se aproxima do Noviça Rebelde...
1. 07 saniyeyi geçmesi gerek ama kazanmak için açıktan tur atmalı. Sound of Music'e yaklaşırken...
Foi por acaso que decidi passar o verão, na estreita e turbulenta ilha de Long Island,
Yazı, New York'un 30 km batısında kalan Long Island Sound'un yakınlarındaki o küçük ve hareketli adada geçirme kararım tesadüf eseriydi.
The sound of her hello
* Merhaba deyişi *
He speaks and the sound of His voice
* Konuşuyor ve sesinin tonu *
Is the sound that rings
* Bir şey hatırlattı mı size *
J.J. Jackson, o Senhor das Trevas, vem à noite ter convosco, porque esse é o melhor momento para o melhor sound do Oeste :
Gecelerin kralı J.J. Jackson geliyor akşamları size, çünkü bu saatler, batının sesinin en iyi zamanları :
Rudge, ainda nem fiz o sound check com ela.
Ses kontrolü bile yapılmadı.
WZAZ em Chicago, onde o Disco Sound vive eternamente.
WZAZ Chicago, disko müziğinin sonsuza dek yaşadığı kanal.
"Sound", a discoteca mais moderna da Europa! Eu quero lá entrar.
"Sound, Avrupa'nın en yeni diskosu" Oraya gitmek istiyorum
"Sound" é a sua segunda casa, Está la todos os fins-de-semana, e conhece toda a gente.
"Sound" ikinci evi gibi Her cumartesi orada.
Costumas vir muito ao "Sound"?
Sound'a sık sık takılır mısın?
Rorschach, dê-me uma lista completa de quem já viu a "Música no Coração" mais de quatro vezes.
Rorschach, Sound of Music'i 4 kereden fazla seyreden herkesin ayrıntılı dosyasını getir.
- Foi o "Sound Check"?
- Ses kontolü mü? Ne? - Hayır, hayır.
Sound Check.
SHANK HALL Milwaukee, Wisconsin
Seremos os primeiros a tocar o novo som.
Yeni bir sound çalan ilk biz olacağız.
Layout director of photography yoshiyuki mamose nobuo koyama character color design sound design michio yasuda yasuo urakami
Layout Director of Photography YOSHIYUKI MAMOSE NOBUO KOYAMA Character Color Design Sound Design
Agora mesmo. Ao Sound System.
Tam şimdi.
Continua daí, aí mesmo!
- Wouldn't you like many- - " -" Or does that sound too greedy " - Şu tarafa geç, şu tarafa.
- Grande som, ou quê?
- Güzel sound, di mi?
It has a better sound.
Belki oranla çalarsın.
Sound the Zero Alarm!
Kırmızı alarma geçin!
* Nós'II ouvimos o som ofvioIins
# We'll hear the sound of violins
Vamos à ria de La Guardia, pela ria de Sound.
Boğazı aşıp La Guardia tarafına geçeceğiz.
Tem filmagens para um anúncio no estúdio da Bogart.
Antrenmandaydı, reklam filmi çekimi için Bogart Sound Stüdyosu'na gitti.
Da Sound Factory? Óptimo.
Sound Factory mi?
Daqui a pouco, as vossas reservas federais, o ouro, necessário às vossas economias, será redistribuído, por bomba, no fundo da Long Island Sound.
Birkaç dakika sonra Federal Merkez Bankası'nın malları altınlarınızı muhafaza ettiğiniz yer bir patlama ile yeniden Long Island sularına dağılacak.
Parece que os Miami Sound Machine te rebentaram em cima.
Sanki Miami Sound Machine * her yerine patlamış gibi.
Isto sou eu no The Sound of Music.
Bu The Sound of Music'deki halim. Von Trapps çocuklarını görüyor musunuz?
Isto sou eu no The Sound of Music.
Bu The Sound of Music'deki halim.
Queres ver "The Sound of Music"?
Müziğin Sesi'nin seyretmek ister misin?
Estúdios de Gravação Sound City Março, 1983
- Dirk Diggler'ın demosu. - Vokalleri yüksek tutun. "You Got The Touch." Yedinci çekim.
A Nicky e eu passámos algum tempo juntos no Puget Sound.
Nicky ile Puget Sound'da birlikteydik.
A digressão "Speed of Sound"
"Sesin hızı" turunda... Hı - hı...
Por exemplo, uma vez, perto da casa dos répteis... sabe onde é, perto de Parry Sound. Sim, concordo.
Evet, katılıyorum.
vi um hippie à boleia.
Mesela bir seferinde Parry Sound'un oradaki Reptile House'da yolda arabalara el eden hippi kılıklı birini gördüm