English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Spray

Spray traducir turco

956 traducción paralela
Os insectos causam problemas, se não deitarmos spray como deve ser.
İyi ilaçlama yapmazsan bitkilere böcekler dadanır.
Um spray mata-moscas, que mata também os cavalos.
DDT sinekleri öldürüyor. Ama sen atı bile öldürsün.
"Spray Dorian."
"Dor Spreyi."
Um spray oral?
Bir ağız spreyi mi?
Vendeu Spray Dorian a Renita Loakes e a Julie Stern.
Renita Loakes ve Julie Stern'ın her ikisine de Dor spreyi satmışsınız.
Mesmo que Mrs. Loakes e Mrs. Stern, bebessem uma grade desse spray, a quantidade de arsénico não seria letal.
Bakın, eğer bayan Loakes ve bayan Stern spreyin tamamını içseler bile, arsenik miktarı öldürecek dozda olmaz.
Senhorita Spray!
Hemşire Spray.
Veio um homem, e ele falou com a enfermeira Spray.
Bir adam az önce Hemşire Sprey ile konuştu.
Enfermeira Spray. Esta é Emma Peel. Ela vem trabalhar conosco.
Hemşire Spray, Emma Peel aramıza katılıyor.
- Como a enfermeira Spray.
- Hemşire Spray gibi.
Ele mergulha depois profundamente e salta para fora de água gigantesco, vasto, enorme e cai de costas com a cauda a bater na água desfazendo a água em spray, batendo na água.
Suya dalar ve arkasından su yüzeyine fırlar iri, kocaman, devasa ve suya düşerken çarpan kuyruğu suyu köpürtür.
Printil vem em spray, vaporizador, e stick.
Ferahlatıcı kokusuyla stik veya roll-on olarak kullanılabiliyor.
Ei, querida, não teria algum spray?
Hey, tatlım, saç spreyin var mı?
Pinta-as com spray.
Spreyleyin.
Sabe o que LiIIian Bercovici fez quando passei spray nela?
Ben de, bebeğim. Lillian'ın saçını spreyledim, ne yaptı biliyor musun?
Traz o spray dos mosquitos!
Sivri sinek ilaçları!
O plástico é transformado em spray.
Plastik daha sonra spreye dönüştürülür.
Este spray, senhores, chama-se Fibra de Erva e é marijuana pura!
Beyler bu spreye, fiber-ot adı verilir.
Um spray caseiro.
Benim yaptığım bir tür göz yaşartıcı.
Sempre haverá alguém, querendo pular pelas vias, ou enquanto o trem está em movimento e apenas Robar um spray ou uma caneta hidrografica e deixar sua assinatura.
Biri her zaman bu raylardan atlamak isteyecek, ve ya tren hareket ederken ve marker'la yada boyayla ilk harfin izini bile koymak isteyen olacaktır.
Um frasco de spray de limpeza.
Bir şişe Porçöz.
O spray de limpeza é inofensivo e apenas para vossa protecção.
Temizlik spreyi zararsız olup bizim korunmamız içindir.
- Tenho spray e algemas.
- Elimde körleştirici sprey ve kelepçe var.
Eu sou um spray assassino!
Böceklere ölüm!
As latas de spray usam hidrocarbonetos.
Spreyler hidrokarbonla çalışır.
A direcção das manchas de sangue na parede indicam spray arterial.
Duvardaki kan lekelerinin oluşumu, etrafa sıçrayan kandan.
Um spray de defesa.
- Yetkili.
Um spray de defesa!
Yetkili.
Isso aí é spray pimento na tua mala?
Çantanızdaki göz yaşartıcı sprey mi?
Vou pegar o spray mata-baratas.
Spreyi almaya gidiyorum.
Eu usei mais Spray.
Spreyle.
Kate, eu esvaziei... a lata inteira do Spray nela.
Kate, bütün spreyi üzerine boşalttım.
Não sei, Spray.
Bilmem, sprey.
A Kate usou o spray nela.
Kate sprey sıktı.
Daí voce usou o Spray de novo.
Sonra sen tekrar sprey sıktın.
Alf, o que acontecia quando voce... usava spray nas baratas de Melmac?
Alf, Melmac'te böceklere sprey sıktığınız zaman ne olurdu?
Não havia spray em Melmac.
Melmac'te sprey kullanmazdık.
Não pode usar esse spray.
Bu spreyi kulanmazsın değilmi.
Quero uma caixa de preservativos e um spray oral.
Bir paket prezervatif, bir de ağız spreyi istiyorum.
Ela reage quando o spray chega aos sensores.
Sprey alıcılara değdiğinde tepki gösteriyor.
Eles não perceberam porquê, mas parece que alguém pintou com spray um slogan no lado do autocarro, que dizia :
* Henry amca Bir günlük ekmek satın alır * * Hey, bay fırıncı taze olanların hiçbiri *
- Olá, Kelly. - Contaste, não foi? Só sobre a pintura com spray.
çocuklar, Peg hadi ama yeni bulduğumuz servetimizin bizi Dynasty dizisindeki gibi birbirimize düşürmesine izin vermeyelim
- Pó para os pés. Sim. Spray para o mau hálito.
Pek doğru olmadı, Buck,
E o último é "Spray"?
Soyadı ne, Spray mi?
Duas escovas de dentes, um pente, um boião de creme para a pele, um frasco de comprimidos para o fígado, um tubo de pasta de dentes, um pincel da barba, um pacote de lâminas, um frasco de comprimidos para dormir, um spray para o nariz, um frasco de gotas para os olhos...
İki diş fırçası, bir saç fırçası, bir kutu vücut kremi,... bir şişe karaciğer ilacı,... bir tüp diş macunu, bir tıraş fırçası, bir paket tıraş bıçağı,... bir şişe uyku hapı, bir tane burun spreyi,
Macarrão seco, spray e cola pintada.
Kuru makarna, Sprey boya ve yapıştırıcı. Whoopie.
Ainda tens o spray de gás pimenta?
- Biber spreyin hâlâ yanında, değil mi?
Pus outro spray de gás pimenta na tua mala.
Çantana yeni bir sprey daha koydum.
- Não ponhas spray ai!
- Şu lanet şeyi püskürtme!
"Fateixa, spray, cana de pesca de bolso, azeite, 100 selos."
"Kanca, şişe, zeytin yağı, 100 pul."
Mal chegasses perto dela, já ela estava a pressionar o spray.
10 metre yanına yaklaştığında, gözyaşartıcının düğmesine basmış olur.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]