Superstar traducir turco

Hossana Superstar Hossana Superstar

Şükürler olsun, Superstar Şükürler olsun Superstar

Jesus Cristo Superstar

İsa, Superstar

Superstar

Superstar

Sana oh, sana eh Superstar

Sanna, hosanna Hey, superstar

Superstar Julgas ser O que dizem que és?

Söyledikleri kişi olduğunu mu sanıyorsun

E Irving que, devo admitir, é melhor mágico do que eu, tem ainda que se transformar, perante os nossos olhos num superstar.

ve tabi ki, kabul etmem gerekir ki benden çok daha iyi bir sihirbaz olan Irving,... gözlerimizin önünde bir süperstar'a.. dönüşmeye başlamak üzereydi.

E conte-lhes tudo sobre de minha mãe. A inimiga da espiritualidade. Está no Superstar Nightclub, e quero que seja presa esta noite.

Onlara annemin ruhanilik düşmanı, bir kadın olduğunu söyle, şimdi Süperstar Gece Kulübü'nde ve ben onun, bu gece tutuklanmasını istiyorum.

Não me fale de trabalho, superstar. Trabalho pra viver.

Bana işten bahsetme süperstar, ben de alın teri döküyorum.

Sr. Jesus Cristo Superstar acabou de encontrar um novo campeão!

Eski süperstar yeni şampiyonunu devirdi.

- Portanto, a suite Superstar.

- O halde Süperstar süitimizi istiyorsunuz.

- A suite Superstar.

- Süperstar süiti.

A melhor é a Superstar Suite.

Süperstar süiti.

É isso mesmo, a Superstar Suite.

Evet, Süperstar süiti.

Mr. Acavano. Já está na Superstar Suite.

Bay Acavano, siz zaten Süperstar süitinde kalıyorsunuz.

A ex-superstar disse simplesmente, que deseja ficar sozinha.

Eski süper star basitçe, yalnız kalmak istediğini söyledi.

Super estrela de Monarch, hein?

Monarch'ın Superstar'ı mı?

Convencemos o astro James Taylor a vir aqui no controle... e tocar algumas de suas músicas contemporâneas de adulto.

Superstar James Taylor'ı buraya getirttik. İyi olmanızı diliyor. Size çağdaş yetişkin müziğini çalacak.

Nunca ouviu "Jesus Cristo Superstar"?

"Jesus Christ Superstar" ı seyrettin mi?

Ou outra saca só, "Jesus Christ, Superstar!"

Sonra diğeri, "Jesus Christ, Superstar!"

Ouvi dizer que, para a produção teatral da Primavera, o Howard Roberts pretende encenar o Jesus Christ Superstar.

Duyduğuma göre, okul sonu müsameresi için Howard Roberts, İsa rolüne bürünmek istiyormuş.

Lambe-me a rata, superstar.

Bitarafımı em, yıldız çocuk.

Surpreende-me que não haja aqui nada saído de Jesus Cristo Superstar.

Burada Süperstar İsa Mesih'ten bir şey olmamasına şaşırdım.

Hossana, Superstar.

Çok şükür, büyük usta... Çok şükür, büyük usta...

Jesus Cristo Superstar.

İsa Mesih, büyük usta...

Jesus Cristo Superstar.

İsa Mesih, büyük usta...

sana, ho, sana, hei. Superstar.

Şükür, çok şükür, hey, büyük usta...

sana, ho, sana, hei, Superstar.

Şükür, çok şükür, hey, büyük usta...

sana, ho, sana, Hei, Superstar.

Şükür, çok şükür, hey, büyük usta...

Jesus Cristo Superstar.

İsa Mesih... Büyük Usta...

Jesus Cristo Superstar?

İsa Mesih... Büyük Usta...

- Jesus Cristo Superstar.

İsa Mesih... Büyük Usta...

A sua mãe poderia ter sido uma superstar.

Annen, süperstar olabilirdi.

De facto, estou a protagonizar uma reposição de Jesus Christ Superstar.

Aslında, Jesus Christ Superstar'ın yeni versiyonunda başroldeyim.

A estreia de Jesus Christ Superstar está prestes a começar.

Jesus Christ Superstar'ın prömiyeri başlamak üzere.

Hip hop Superstar que virou director, o Redman... ainda continua á procura da actriz certa... para o papel principal do seu próximo épico bíblico.

"Hip-hop yıldızı, yönetmen oldu. Redman hâlâ İncil destanı için kadın oyuncu arıyor."

É a Martina. Ela é uma celebridade.

Çünkü Martina bir superstar...

Não és o Tiger Woods, não és uma celebridade.

Tiger Woods da değilsin... Sen - sen bir superstar değilsin.

Olá, superstar. Estás nervosa?

Hey, süper star. gergin misin?

Podemos reconhecer-te, superstar?

Seni tanıyor muyuz süper star?

Estou esperando, superstar. - Estou fazendo.

Başlayacak mısın süperstar?

Tivemos uma experiência terrível, o ano passado, ao encenar Jesus Christ Superstar.

Ama hiçbir şey çıkmadı. Geçen yıl Jesus Christ Superstar'da korkunç deneyimlerimiz olmuştu.

O Capitão Dash Superstar está aqui com a sua pequena ferramenta.

Kaptan Dash Superstar ve onun küçük silahı burada.

- Superstar, caçamo-lo.

- Süperstar, onu yakaladık.

A super-estrela GAY Internacional Richard Hatch, vem à cidade autografar o o seu livro novo.

Uluslararası superstar gay Richard Hatch... yeni kitabının imza günü için geliyor.

"Superstar."

"Süperstar" deyiverdi.

Está bem, isso é o que irei fazer "superstar".

Tamam o halde bırakıp gidiyorum güzel şey

Ele é Om a super estrela.

O superstar Om! Ve sen onu tanımadın?

Olha, lá vem ele, a super estrela Om Kapoor.

Bakın, işte geliyor, superstar Om Kapoor!

São os Sonic Youth a tocar Superstar dos The Carpenters.

Sonic Youth, The Carpenters'ın "Superstar" ını çalıyor.

Hossana, Superstar.

Çok şükür, büyük usta...

Hossana Superstar.

Çok şükür, büyük usta...