Translate.vc / portugués → turco / Tamales
Tamales traducir turco
60 traducción paralela
- Podemos vender tamales e cachorros.
- Ziyaretçilere yiyecek satabiliriz.
Faça recheados de pimentão, tacos... tamales, tortilhas, feijão e arroz.
Salçalı biber dolması yap mısır ekmeği fasulye ve pilav da yapın.
- Terra dos "tamales" quentes.
- Sıcak tamales diyarı.
Era o Pepe. Que fazia tamales.
Tamale pişiriyormuş.
Não se comem tamales assim em Nova lorque!
New York City'de böyle tamales bulamazsınız! Mümkün değil!
Agora estou contigo e não sei o que aconteceu, mas algures entre a tosta de atum e os tamales da tua tia...
Şimdi ise ne olduğunu bilmiyorum ama sandviç ve yengenin tamalesleri arasında bir yerde...
O tipo dos tamales?
Dürümcü nereye gitti?
Uma produtora de "tamales" que teve uma boa crítica no "Winward to Quintana Roo" do Schiller.
Schiller'in kitabında adı geçen heyecanlı bir Meksikalı şeften başka bir şey yok.
Quero fazer "tamales" para o Carlos.
Carlos için "tamale" yapmak istiyorum.
- Há tamales na cozinha.
- Mutfakta tamales var.
Fazem uns bons tamales.
Harika Tamal yapıyorlar.
Aqui, por exemplo, isto é um restaurante familiar onde fazem uns tamales caseiros deliciosos.
Örneğin burası, bir ailenin işlettiği küçük bir restorant orda yiyebileceğin en lezzetli el yapımı Tamale'leri ( Meksika Yemeği ) yiyebilirsin.
Trago-lhe tamales caseiros.
Bu ev yapımı tamaleler sizin için.
Obrigado, pelos tamales.
Tamaleler için teşekkürler, ben...
Queria um pacote de Hot Tamales.
O zaman bir kutu tarçınlı şeker alayım.
Os seus tamales. - Obrigado por comprar no Otto.
Otto'nun Yeri'ni tercih ettiğiniz için teşekkürler.
E fiz os meus mundialmente famosos tamales.
Ayrıca, dünyaca ünlü etli mısır dolmamdan da yaptım.
Estou a tentar manter cá dentro um dos seus mundialmente famosos tamales.
.. etli mısır dolmasını sindirmek için içki içmem gerekiyor.
Fazem uns bons tamales.
Harika Tamal yapiyorlar.
Depois dos tamales, passei a noite na casa de banho. Eu sei.
Mısır dolmaları feci bozdu midemi.
guacamole, salsa, tamales.
Guacamole, salsa, tamale.
A Mariella passou o dia todo a fazer esses tamales.
Mariella bütün gün uğraştı.
- Tamales, Dr.
O nedir? Mısır dolması Doktor Bey.
- Até lá, tamales.
O zamana kadar dolma o zaman.
Sra. Penna, obrigado pelos tamales.
Dolma için çok teşekkürler Penna Hanım.
Cuido delas em troca de tamales e molho picante.
Baharatlı soslar ve dolmalar karşılığında insanlara bakarım.
- Tamales.
Dolma.
Deixa-me ver. - Os Tamales da Sra. Penna?
Bakayım.
Um daqueles tamales.
Biraz dolma.
Não almocei. Esquece os tamales.
Yemek yemedim.
Vou fazer tamales hoje à noite.
Bu akşam dolma yapacağım.
Toda a família vai lá estar... Tamales, polenta.
Bütün aile orada olacak, ayrıca tamales ve pozole de var.
Tiraram do menu os "Tamales Ari Golden"?
Ari Golden Mısır Yemeği'ni menüden mi çıkarmışlar?
Queremos fazer este jantar e vou fazer tamales, a tua comida preferida.
Bu yemeği vermek istiyorum. Ve favori yemeğin tamale yapacam.
Espero que gostes de tamales.
Umarım tamaleyi seversin.
Porque com um poncho e umas sandálias, podias vender uns Tamales. ( comida mexicana )
O yün kazak ve sandaletle tamales satarak köşeyi dönebilirsin.
Vamos fazer tamales para o La Candelaria, sabes?
kutsal gün, için tamales yapmamız lazım
- Quantos tamales vais fazer?
kaç tane tamales yaptın?
Todas nós na cozinha a fazer tamales.
Hepimiz mutfakta yemek yapiyoruz.
Tamales... de carnitas.
Tamales de carnitas.
- Você gosta dos meus tamales, não?
Tamalelerimi seversin değil mi?
Talvez também possa fazer alguns daqueles tamales de manga?
Belki birkaç mangolu tamale yapmalısın.
" Gostas de tamales?
Uh, "Tamale sever misin?"
Há umas semanas, estava a falar com uma rapariga, a Brooke, que é do departamento de Marketing da empresa e estávamos a falar de tamales.
Tamam, uh, birkaç hafta önce, Şu kızla konuşuyorduml, Brooke, uh, benimle beraber pazaralma yapıyor, ve, uh, tamamaleler hakkında konuşuyorduk.
- Uma venda de tamales.
- "Tamale" satışı.
Estamos aqui sentados na sala da lavandaria, tu estudas vocabulário e partilhamos tamales. Isto é fantástico!
Tanrım, bu olağanüstü.
- Chili hoje, tamales amanhã?
- Bugün çiy var, yarın pişmiş.
Durante cinco anos observei-te a arranjar dentes, a pôr coroas, em troca de tamales e milho.
Beni tanımıyorsun bile. Beş yıl boyunca dolma ve mısır karşılığında çocuklara dolgu yapmanı izledim.
Gosta de "tamales"?
Tamales sever misin?
- Eu faço tamales.
- Tamale yapacağım.
Você tem que começar a fazer tamales e eu tenho que ir às compras.
- Tamale yapmaya başlamalısın..... ve ben de alışverişe gitmeliyim.