English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Tanaka

Tanaka traducir turco

353 traducción paralela
KYO Machikos : Wakasa MITO Mitsukos :
MACHIKO KYO, MITSUKO MITO KINUYO TANAKA
AKIRA KUBO HIROSHI TACHIKAWA YOSHIOTSUCHIYA KUNIE TANAKA AKIHIKO HIRATA TATSUYOSHI EBARA
Bir Toho / Kurosawa Yapımıdır.
- O seu contacto mais vital é o Tanaka.
- En önemli temasınız Tanaka ile olacak.
- O Tanaka?
- Tanaka?
O meu nome é Tanaka.
Adım Tanaka.
Se se chama Tanaka, o que é que sente por mim?
Eğer Tanaka iseniz, hakkımdaki duygularınız nedir?
Contacte o Tanaka.
Tanaka ile bağlantı kur.
- Tanaka, escute em 410 megaciclos.
- Tanaka, 410 megahertz üzerinden dinle.
Vai ter com o Tanaka.
Tanaka'ya git.
Podes falar com Tanaka Ken.
Tanaka Ken'i görebilirsin.
Tanaka Ken faz tudo o que lhe pedires.
Tanaka Ken ne istersen yapacaktır.
Tanaka Eiko.
Tanaka Eiko.
Então, em 1951, o irmão da Eiko, Tanaka Ken, regressou dos mortos.
Sonra 1951'de, Eiko'nun kardeşi, Tanaka Ken, ölümden döndü.
Tanaka Ken?
Tanaka Ken mi?
Olá, Tanaka Ken.
Selamlar.
Tanaka Ken, o homem que nunca sorri.
Tanaka Ken, hiç gülümsemeyen adam.
O seu amigo Kilmer e Tanaka Ken levam-na e matam os meus homens.
Arkadaşın Kilmer ve Tanaka Ken onu geri aldı ve adamlarımı öldürdü.
Ao Kilmer e ao Tanaka Ken?
Kilmer'a ve Tanaka Ken'e?
Creio ser Tanaka-san.
Sanırım siz Tanaka-san'sınız.
Eu sou Tanaka.
Ben Tanaka.
Tanaka-san, há quem pague para se ver livre do americano.
Tanaka-san, birisi bize... Amerikan'dan kurtulmak için ödeme yaptı.
Tenho um filho desobediente, Tanaka Shiro, que deixou a universidade para se tornar yakuza.
Dengesiz bir oğlum var ; Tanaka Shiro yakuza olmak için üniversiteyi terk etti.
Deve ter ficado surpreendido ao saber que Tanaka Eiko e Ken tinham um irmão mais velho, ainda vivo.
Belki Tanaka Eiko ve Ken'in yaşayan bir abileri olduğuna şaşırabilirsin.
Tanaka-san, trouxe grande dor à tua vida, tanto no passado como no presente.
Tanaka-san, hayatına büyük bir acı getirmişim hem geçmişine hem de şu anına.
... nenhum homem tem um amigo tão nobre como...
Tanaka-san hiçkimsenin senden daha iyi bir arkadaşı olamaz...
E o senhor e Mrs. Tanaka trataram-me... como filho.
Sen ve Bayan Tanaka... bana kendi oğlunuzmuşum gibi davrandınız.
Não és um Tanaka!
Sen bir Tanaka değilsin!
- Miss Tanaka...
Bayan Tanaka...
- Mrs. Tanaka?
Bayan Tanaka mı?
É muito importante para o Governo que encontremos Frank Dux.
Bayan Tanaka, Frank Dux'u bulmamız, Birleşik Devletler hükümeti için... çok önemli.
Soubemos que talvez tenha vindo visitar Mr. Tanaka recentemente. - Mr.
Buraya Bay Tanaka'yı ziyarete gelmiş olabileceğini düşünüyoruz.
Tanaka está muito doente.
Bay Tanaka çok hasta.
Pedimos-lhe muita desculpa pelo incómodo.
Bakın, biz... Bayan Tanaka, sizi rahatsız ettiğimiz için çok üzgünüz.
Diz que representa o clã Tanaka.
Tanaka sülalesini temsil ettiği yazıyor.
- Fui treinado pelo Shidoshi Tanaka.
Beni Shidoshi Tanaka eğitti.
- Diz que Tanaka é o Shidoshi dele.
Shidoshi'sinin Senzo Tanaka olduğunu söylüyor.
Se Senzo Tanaka é o seu Shidoshi, ele que nos mostre o dim-mak.
Eğer shidoshi'si Senzo Tanaka'ysa... o zaman bize dim-mak'ı göstersin.
Não só por mim, mas também por Tanaka, o meu Shidoshi.
Sadece kendim için değil, Shidoshi'm Tanaka için de.
IDIKO TANAKA.
Idiko Tanaka.
Lady Tanaka.
Bayan Tanaka.
Antes que vás raptar alguém, deixa-me contar-te uma história acerca da nossa Miss Tanaka.
Gidip birlilerini kaçırmadan önce sana Bayan Tanaka hakkında bir hikaye anlatayım.
Antes que ela se tornasse líder da organização, os outros chefes exigiram um acto de absoluta lealdade.
Bayan Tanaka teşkilatın başına geçmeden önce diğer liderler ondan kesin bağlılığını göstermesini istediler.
- A camisa do Tanaka.
Tanaka'nın eski gömleği.
Ele devia ter-se retirado quando lhe demos oportunidade.
Ona fırsat verdiğimizde Tanaka işi bırakmalıydı.
Deve ter sido o barulho dos teus miolos a fritarem.
- Kızışan beyninin sesidir. - Tanaka'yı öldürmek için adam yollamışlar.
Eles são perigosos.
Tanaka, beni dinle. Bu adamlar çok tehlikeli.
Sr. Tanaka vai reformar-se.
Ama Bay Tanaka işi bırakıyor.
Posso falar com o Sr. Tanaka?
- Bay Tanaka'yla görüşebilir miyim?
- Ele já não é dono do clube.
- Bu kulübün sahibi artık Bay Tanaka değil.
- Não parece um Tanaka.
Tanaka'ya benzemiyorsun.
Mandaram matar o Tanaka. - Que conversa é essa?
Sen neden bahsediyorsun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]