English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Task

Task traducir turco

336 traducción paralela
- Task Force.
- Task Force.
Eles têm seu grupo de resposta táctica, têm o batalhão de choque próprio. Porque não "Che Guevara e o seu pequeno esquadrão"?
Strike Force var, Task Force var, SWAT var neden Che Guevara ve onun küçük takımı olmasın?
- Sim. Eu sou Coronel Valentine da Alien Task Force da Base de Edwards.
- Ben Edwards'daki Uzaylı Görev Birimi'nden Darnell Valentine.
Descobri sobre a task force.
Çelik kuvvet timiyle ilgili bir şey öğrendim.
Pode recuperar a sua task force a partir deste humilhante ataque?
Acaba bu küçük düşürücü baskından sonra özel ekibinizi yeniden oluşturabilecek misiniz?
Random Task, coreano ex-lutador, de extraordinário poder de luta.
Random Task.. Koreli eski güreşçi Görülmemiş yetenekleri var..
Random Task, mostre-lhes do que é capaz.
Göster onlara..
Na próxima vez, mandarei vagar a sala do tribunal.
Başka taşkınlık olursa salonu boşaltırım. Devam edin.
A qualquer indício de desordem, mandarei vagar a sala.
En küçük bir taşkınlıkta, hemen salonu boşaltırım.
Inundações, varíola, amor...
Taşkınlar, çiçek hastalığı, aşk :
Acautelai a vossa honra, se ouvirdes as suas cantigas, ou se perderdes o coração, ou a vossa castidade, perseguida pela sua insistência.
Şerefine düşebilecek gölgeyi düşün, tatlı dillerine fazla saflıkla inanırsan, ya kaptırırsan yüreğini ya da açarsan temiz koynunu taşkın heveslerine.
É a idade jovem.
Bu gençlik taşkınlığı.
Sr. Anderson, certifique-se de que os rapazes não se excedam esta noite.
Bay Anderson, çocuklara bak bu gece fazla taşkınlık yapmasınlar.
No mês passado, quando faleceu a Adelaide, até tínhamos camas no corredor.
Bayan Simpson ise çamaşırcımız. Çocuklarının taşkınlığına izin verir.
Não irei tolerar este tipo de descontrolos.
Bu gibi taşkınlıklara göz yumamam.
Embriaguez?
Ve taşkınlık.
Pois limpais por fora o copo e o prato e por dentro... estais cheios de roubo e de intemperança!
Bardağın ve çanağın dışını temizlersiniz,.. ... ama onların içi açgözlülük ve taşkınlıkla doludur.
Nada de baboseiras sentimentais, por favor.
Duygusal taşkınlık yok, lütfen
Baboseiras sentimentais.
Duygusal taşkınlık yok
Que fizeste à minha Máquina dos Excessos?
Taşkınlık makineme ne yaptın?
Destruíste-os. Queimaste a Máquina dos Excessos.
Taşkınlık makinemi yaktın.
Sinto o que se passou com a sua amiga.
Taşkın arkadaşın için üzgünüm.
Espero que não sejas exaltado como o Sonny.
Umarım abin Sonny gibi taşkın değilsindir.
Se houver mais explosões dessa natureza, eu darei ordens para atirar para matar....
Bir daha böyle bir taşkınlık olursa... ateş edilmesini emredeceğim.
Não sejam agressivos.
Taşkınlık yapmayın.
O meu copo transbordou.
Kasem taşkındır.
" com que os participantes esperavam desesperadamente
"dostluğunu kazanmayı umut ettikleri, taşkın bir karakteri olan..."
Sim senhor, o italiano.
- Evet, şu taşkın İtalyan.
Isso explica seu temperamento.
Bu da onun taşkınlığını açıklamış oluyor.
Quando esteve preparado para ouvir críticas aos excessos da sua mulher?
Karınızın yaptığı taşkınlıklarla ilgili eleştirileri ne zaman dinlediniz ki?
Excessos? !
Taşkınlıklar mı?
Os seus excessos levarão ao regresso da República e tu virás para a restaurar.
Yapacağı taşkınlıklar Cumhuriyet'i istetecek, sen de dönüp yeniden kuracaksın.
Lama, inundações, inferno, ou águas altas.
Çamur, sel veya su taşkını...
A barragem tem um buraco e o teu rolo de carne é a única coisa que pode tapá-lo.
Taşkın seti delinmiş sağlam tıkamak için etli ekmek lazımmış.
Não estou gostando dessa sua reação... e de não saber onde você estava ontem à noite.
Taşkınlığının sebebini bilmiyorum ama dün gece nerede olduğunu bilememek kadar hoşuma gitmiyor.
"O castelo não está preparado. " Retirem e aguardem lá fora. "
"Çekilin ve taşkınlık yapmadan, dışarıda bekleyin!"
A multidão está alegre, mas ordenada, e até agora a polícia não teve qualquer problema.
Kalabalık hareketli, ama herhangi bir taşkınlık yok. Polis şu ana kadar sorunsuz bir zaman geçirdi.
- Mas só se prejudica
- Fakat bu taşkın davranışlarınla...
Não serão tolerados ruídos, perturbações ou interrupções.
En ufak bir taşkınlığa, rahatsızlığa, ya da söz kesmeye izin vermem.
Acusaram-me de muitas coisas na minha vida, mas nunca de excesso de emoção.
Hayatımda pek çok şeyle suçlandım, ama asla duygu taşkınlığıyla suçlanmadım.
Estás muito agressivo para um tipo na tua posição.
Senin durumundaki biri için fazla taşkınsın.
Ele era expansivo... incomodativo, inoportuno, eufórico.
Taşkın... zorba, münasebetsiz, coşkulu.
Se souberem que estamos aqui, ficarão menos inclinados a começar algo.
Burada olduğumuzu bilirlerse taşkınlık yapmadan önce düşünürler.
Este é o canal de descarga.
İşte taşkın borusu.
isto foi simples exuberância juvenil, coronel!
Sadece gençliğin verdiği taşkınlıktı, albay.
Quando se ler o veredicto não haverá nenhuma expressão de sentimentos ou explosões emocionais.
Karar okunurken, hiç bir taşkınlık ya da duygusal tepki gösterilmeyecek.
Portanto, pesa a perda que tua honra há de sofrer... se deres ouvidos demais às suas juras... se perderes teu coração... ou se abrires teu casto tesouro ao seu desregrado assédio.
Şerefine düşebilecek gölgeyi düşün.. ... tatlı dillerine fazla saflıkla inanırsan ya kaptırırsan yüreğini ya da açarsın temiz koynunu taşkın heveslerine.
Claro, nada que chegue a desonrá-lo, cuida bem... mas só as faltas arruaceiras e impulsivas... que normalmente acompanham a juventude e a liberdade.
Pek ağıra kaçmadan tabii, şerefini koruyarak. Haylazlık, taşkınlık gibi şeyler olsun. Başıboş kalan gençlerin kapıldığı olağan serserilikler.
Não conseguistes descobrir porque ele arma tal confusão... destroçando seus dias de calma com violenta e perigosa loucura?
Bir yolunu bulup söyletemiyor musunuz neden düştüğünü bu garip hallere? Neden bu taşkın, bu delice karamsarlıkla zehir ediyor kendini, rahat günlerini?
A bravura de seu pesar agigantou minha exaltação.
Ama öyle taşkındı ki kederi bende karşısında tutamadım kendimi.
que loja de animais tem esta gente toda e música jazz à 1h da manhã?
Ne çeşit bir evcil hayvan dükkanında gecenin birinde taşkın cahiller ve caz müzik olur?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]