English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Tour

Tour traducir turco

502 traducción paralela
O nome dela era Peaches La Tour.
- Afedersiniz. - Adı Peaches La Tour'du.
E diz-lhe : "Miss La Tour, casa comigo?"
"Bayan Peaches La Tour, benimle evlenir misiniz?" diye soruyor.
Mademoiselle Leonora Mercedes de la Tour.
Matmazel Leonora Mercedes de la Tour.
Filha do Coronel e da Madame de la Tour.
Albayın ve Madame de la Tour'un kızı.
- Vai começar o "tour"?
- Rehberli bir tura sahip olacak mıyım?
Sr. Hendricks, poderia lhe fazer um tour... de cor, desde o Kensington Gardens até o East India Docks.
Bay Hendricks, size gözüm kapalı Kensington Bahçeleri'nden Batı Hindistan limanlarına kadar... tur yaptıra bilirim.
- E vamos comer ao Tour d'Eiffel.
- Yemeği de Eiffel'de yiyeceğiz.
Uma árvore fabulosa, acabada de chegar de um tour à Holanda, três seringueiras a fazerem a sua primeira estreia neste país, pinheiro escocês e as coníferas, e Ulmo Bole, aí têm, não pode ser mau, uma nova e excitante tábua americana, uma floresta tropical e um balde de serradura a partilharem os seus pontos de vista sobre a violência nos adolescentes, e um convidado fora do comum para este programa, um pedaço de plástico laminado.
Hollanda turnesinden dönen muhteşem bir ladin ülkemize ilk kez gelen üç sakız ağacı İskoç çam ağaçları Karaağaç Gövdesi, kötü olamaz ilginç bir Amerikan kalası, bir yağmur ormanı ve bir kova talaş gençlerde şiddet hakkında konuşacaklar.
- A caminhada do tour de France.
- Fransa'yı yürüyerek dolaşıyoruz.
Lasserre, Le Tour d`Argent
Lasserre, Le Tour d'Argent
Um "tour jeté"?
"Tour Jete" mi?
Vamos, vou te levar pra um tour.
Gel, sana tur vereyim.
- GUIA TURÍSTICA DA UNIVERSAL STUDIOS, HOLLYWOOD
- TOUR REHBERİ UNIVERSAL STÜDYOLARI, HOLLYWOOD
Vamos, faremos um tour culinário.
Haydi, sana yemek turu yaptıracağım.
Sou o Egg Shen, neste tour maravilhoso.
Ben Egg Shen bu harika turda sizinleyim.
A 7 de Julho, estes cinco irmãos começarão o Tour de Verão... de uma noite no Madison Square Garden.
7 Temmuz'da, bu beş kardeş, tek gecelik konserler yaz turnesine Madison Square Garden'da başlayacak.
- MICHAEL JACKSON NEWSWEEK - O TOUR
- Onun Dünyası Bağımlılık, Histeri
Um importante capítulo na história do Tour... desenrola-se perante o nosso olhar.
Tur'un tarihindeki önemli bir an... gözlerimizin önünde yaşanıyor.
Foi ultrapassado por Herrera, que terminou esta última ascenção na liderança, e por Fignon que está no caminho para a vitória a camisola amarela do Tour, 1984...
Herrera onu geçti. Bir önceki etabı da ilk sırada tamamlamıştı. 1984 yarışında sarı kazağı kazanmak için mücadele eden ilerleyen Fingon da... büyük bir atak yaptı.
Estamos tentados a dizer, que no final deste 17º dia do Tour...
Yarışın 17. gününün sonunda belirtmeliyiz ki...
Hoje, os 140 sobreviventes do Tour entram na semana final...
Bugün Tur'un kalan 140 yarışmacısı, son haftaya girdi.
O caminho para Ventoux é o melhor lugar para ver passar o Tour de França.
Ventoux'ya uzanan yol, Fransa Turunu seyretmek için en güzel yerdir.
Aqui está o percurso do Tour.
Turun gidişatını veriyorum.
Vens à Visita das Sanguessugas, esta noite?
Bu gece benimle Bloodsucker Blues Tour'a gelir misin?
Quantas cidades têm um evento como o "PGA Tour"?
Kaç şehrin kendine ait PGA Golf Turnuvası vardır?
Ele estava a tocar com o Joe Tex, numa tour norte americana.
Joe Tex ile çalıyormuş bir Kuzey Amerika turnesinde.
Scotty, não é um bom momento para um tour.
Scotty, Bu gerçekten tur için uygun bir zaman değil.
- Vou te dar um tour. Podemos...
- Seni gezdireyim...
Em nome do Pro Tour Bowlers, gostariamos de agradecer a todos os de Milwaukee pelo seu apoio.
Profesyonel Bovling Turnuvası adına turnuvayı destekledikleri için Milwaukee'lilere teşekkür etmek istiyoruz.
"Bergère ô tour Eiffel le troupeau des ponts bêle ce matin"
"Bergère ô tour Eiffel le troupeau des ponts bêle ce matin"
Ele falou do seu trabalho e o seu próximo tour, e como estava de partida para Nova Iorque no final da semana, e que não lhe apetecia ir, e mesmo a meio de tudo, começou-me a contar histórias.
- Öyle mi? İşinden ve yakında çıkacağı iş gezisinden bahsetti... Hafta sonu New York'a doğru yola çıkacaktı.
10 : 00, um quarto para as três, tour jete, twist. Sou um pequeno bule E deixa-a voar.
Saat iki, üçe çeyrek var, ve uçur onu!
Um "Magical Mystery Tour".
- Sihirli, esrarengiz bir yolculuk.
Sou o golfista do PGA Tour, Tom Kite.
- Ben P.G.A'im. Tom Kite profesyonel rehber.
Vê o que diz a tua t-shirt. Diz "Daredevil Tour."
Tişörtünü oku. "Cesaret Turu" yazıyor.
Que tal um tour em seu reino qualquer hora?
Bir gün, beni gerçekliğinde gezdirmeye ne dersin?
E a minha irmã teria sido em 94... Se não fosse o escândalo na tour dos "Color Me Badd". Ok, é o cabrão do meu legado.
Ve kız kardeşim 1994'de balo kraliçesi olabilirdi... eğer "Color Me Badd" tur otobüsündeki o skandal olmasaydı.
Tour de France simulado, Máquina de windsurf, tiro ao alvo virtual....
Fransa Turu simülasyonu, rüzgar sörfü, atıcılık...
Parece mais a Lucy hurgando no meu guarda-roupas para a sua tour de baile privado.
Lucy, Private Dancer turnesi için dolabımı karıştırıyor gibi.
Se precisar de algo, replicadores de ração, um tour pelos decks inferiores, é comigo.
Eğer bir şeye ihtiyaç duyacak olursanız- - sentezleyici istihkakı, alt katlarda gezinti- - beni bulunuz.
E num exclusivo do Quahog News 5, nós mandamos a nossa pequena estrangeira, correspondente asiática Tricia Takanawa, a Petoria, Onde a primeira dama Lois Griffin graciosamente aceitou dar uma tour ao seu país. Tricia.
Quahog News 5 Exclusive'de, küçük yabancımızı, asyalıya benzeyen Tricia Takanawa yı, bizi nazikçe karşılayan first lady Lois Griffin in evine yolladık.
Vamos começar a tour.
Ve tur başlasın! ...
Estou contente de não ir fazer a vossa tour estúpida!
Senin aptal turuna katılmadığımdan mutluyum!
Recomendo um tour pela terceira lua de Júpiter.
Jupiter'in üçüncü uydusuna bir tur öneririm.
Estava imaginando se você poderia unir-se a mim num tour aos pontos culturais de Norcadia.
Merak ediyorum da, Norcadian'ların kültürel turlarına benimle katılmak istermisin.
É um tour-de-force, mas alguns não vão até ao fim.
Ama, bazıları da, işi sonuna kadar götürmez.
"A vitória de Fédérico Bahamontes" "no Tour de France de 59..."
Federico Bahamontes'in 1959'daki Fransa turu zaferi.
- Alguma vez viste Le Tour de France? - Não.
Hayır.
Começamos o tour?
Tesiste küçük bir gezintiyle başlayalım mı?
Tens de estar solto... relaxado, com os teus pés afastados e... 10 : 00, 2 : 00... um quarto para as três, tour jete... twist, por cima, pas de deux.
Gevşek durmalısın. Gevşe. Ayakların ayrık dursun.
Se há quatro bilhetes e um deles já foi, isso... isso deixa... estes! Porque é que tu te interessas tanto por uma tour a uma cervejaria estúpida?
Neden bu kadar aptalca bir bira fabrikası turuna önem veriyorsun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]