Vole traducir turco

Este é Sr. Leonard Vole.

Bu Bay Leonard Vole.

- Como está, Sr. Vole?

- Nasılsınız, Bay Vole?

Sr. Vole havia estado com ela anteriormente.

Bay Vole, akşam erken saatlerde oraya gitmiş.

Vole parece ter sido apanhado numa teia de evidências circunstanciais.

Vole, ikinci derece kanıtlar ağına yakalanmış zararsız birine benziyor.

- Eles pareceram satisfeitos, Sr. Vole.

- Elbette tatmin olmuş görünürler, Bay Vole.

Sr. Vole, você não deve adoptar este ponto de vista mórbido.

Bay Vole, olaylara bu kadar karamsar bir açıdan bakmayın.

Não ligue para a Janet, Sr. Vole.

Siz Janet'a bakmayın, Bay Vole.

Quanto às coisas parecerem más, elas não parecem más, Sr. Vole, parecem terríveis.

Kötü görünmesine gelecek olursak, kötü görünmüyor, Bay Vole, korkunç görünüyor.

Já pensou, Sr. Vole, que o testemunho de uma esposa devotada não tem muito peso.

Şunu anlamak zorundasınız, Bay Vole, sadık bir eşin ifadesi çok fazla ağırlık taşımaz.

Como se sabe, Sr. Vole, o sangue é mais forte que as evidências.

Bu daha önce olmuştur, Bay Vole. "Et tırnaktan ayrılmaz." derler.

- Este é o cliente dele, Sr. Leonard Vole.

- Bu onun müvekkili, Bay Leonard Vole.

Se Sr. Vole estivesse a explorar a Sra. French, porque matar a sua fonte de suprimento?

Ama o zaman da Bay Vole Bayan French'ten para alıyorsa neden gelir kaynağını kessin?

Você vai ver que Sr. Vole é muito compreensivo e sincero.

Bay Vole'un çok dürüst ve konuşkan olduğunu göreceksin.

Oh, basta confiscar as 80.000 libras de Sr. Vole.

Ya da Bay Vole'un 80 bin sterlinine tedbir koydururuz.

Este é Leonard Vole.

Bu Leonard Vole.

- O seu nome é Leonard Vole?

- Adınız Leonard Vole mu?

- ou beber uma cerveja fora de horas. - Não há vergonha em ser preso, Sr. Vole.

- Tutuklanmak utanç verici değildir.

- Vai providenciar para que seja bem tratado?

- Bay Vole'a iyi davranılmasını sağlayın.

Temos de ir, Sr. Vole.

Gitsek iyi olacak, Bay Vole.

Será melhor eu entrar em contacto com Sra. Vole para que venha.

Ben de Bayan Vole'la bağlantı kurup buraya gelmesini sağlayayım.

A respeito de Sra. Vole.

Bayan Vole konusu.

Eu sou Christine Vole.

Christine Vole benim.

Minha prezada Sra. Vole, receio que tenha más notícias para si.

Sevgili Bayan Vole, korkarım size kötü haberlerimiz var.

Sabe, eu lamento por aquele simpático Sr. Vole.

Biliyor musunuz, o iyi adam için üzülüyorum.

Agora, Sra. Vole. Isto é muito importante.

Bayan Vole, bu çok önemli.

Minha prezada Sra. Vole, nos nossos Tribunais... aceitamos o testemunho de pessoas que falam apenas Búlgaro... e que devem ter um intérprete.

Sevgili Bayan Vole, mahkemelerimizde sadece Bulgarca konuşan ve çevirmen bulundurmak zorunda kalan tanıkların ifadeleri bile kabul edilir.

- Sra. Vole, ama o seu marido?

- Bayan Vole, kocanızı seviyor musunuz?

Obrigado por ter vindo, Sra. Vole.

Geldiğiniz için teşekkür ederiz, Bayan Vole.

Você é uma mulher muito singular, Sra. Vole.

Çok olağanüstü bir kadınsınız, Bayan Vole.

Você acredita que Leonard Vole seja inocente?

Leonard Vole'un masum olduğuna inanıyor musun?

"Sr. Vole auxiliava a Sra. French nos seus negócios, particularmente, com a sua declaração de rendimentos."

"Bay Vole, Bayan French'in iş ilişkilerine yardımcı oluyordu. Özellikle de vergi iadesi konularında."

- Desde o nosso primeiro encontro. - Como conheceu a sua mulher, Sr. Vole?

- Karınızla nasıl tanıştınız, Bay Vole?

Sr. Vole, devo-lhe dizer que não a vou colocar no banco de testemunhas.

Bay Vole, onu tanık sandalyesine çıkarmayacağımı söylemem gerekiyor.

- Sr. Vole, precisa confiar em mim.

- Bay Vole, bana güvenmeyi öğrenmeniz gerekiyor.

Leonard Stephen Vole, você é acusado de ter, no dia 14 de Outubro, no Condado de Londres, assassinado Emily Jane French.

Leonard Stephen Vole, mahkememizde açılan davada 14 Ekim günü Londra şehrinde Emily Jane French'i bilerek ve planlayarak öldürmekle suçlanıyorsun.

Como se considera, Leonard Stephen Vole?

Kendini nasıl savunuyorsun, Leonard Stephen Vole?

O testemunho médico será apresentado para provar... que a morte foi causada pelo golpe de um objecto grosso e pesado, e a acusação afirma... que o golpe foi desferido pelo acusado, Leonard Vole.

Size ölüm sebebinin küt ve ağır bir aletle vurulması sonucu gerçekleştiğini ispatlamak için otopsi raporunu da sunacağız. Ve savcılığın iddiası da zaten bu darbeyi vuranın mahkum Leonard Vole olduğudur.

- As impressões digitais da Sra. French, as de Janet McKenzie, e outras que depois foram identificadas como de Leonard Vole.

- Bayan French'e, Janet McKenzie'ye ve daha sonra Leonard Vole'a ait olduğu ortaya çıkan parmak izleri bulduk.

Inspector, diz que as únicas digitais que encontrou foram as de Sra. French, Janet McKenzie e Leonard Vole.

Müfettiş, bulduğunuz parmak izlerinin Bayan French, Janet McKenzie ve mahkum Leonard Vole'a ait olduğunu söylediniz.

Eu tenho aqui um certificado... afirmando que Leonard Stephen Vole é doador de sangue... no Hospital "North London". E que o seu sangue é do grupo O.

Şu anda elimdeki belgede Leonard Stephen Vole'un Kuzey Londra Hastanesi'ne kan bağışında bulunduğu ve kan grubunun da 0 olduğu yazıyor.

Miss McKenzie, sabia que Leonard Vole era casado?

Bayan McKenzie, Leonard Vole'un evli bir adam olduğunu biliyor muydunuz acaba?

Você formou a opinião... de que Sra. French achava que Leonard Vole era solteiro?

Siz Bayan French'in Leonard Vole'un bekar bir adam olduğunu sandığı izlenimine kapıldınız.

Enquanto que no novo, excepto pelo legado de uma pequena anuidade para si, o principal beneficiário é o acusado, Leonard Vole.

Ancak yeni vasiyette, size ayrılan yıllık küçük bir miktar dışında asıl mirasçı mahkum, Leonard Vole olmuş, değil mi?

O que a faz dizer que a voz do homem era a de Leonard Vole?

Adam sesinden, konuşanın Leonard Vole olduğunu düşünmenizdeki sebep ne?

- Você estava com pressa para apanhar um molde, então, caminhava rapidamente quando passou pela porta fechada, e ainda assim está segura de ter ouvido a voz de Leonard Vole?

- Patronu almak için aceleniz vardı. Bu yüzden muhtemelen kapalı kapının önünden hızla geçtiniz. Ama yine de Leonard Vole'un sesini duydunuz, öyle mi?

Apesar disso, afirma que passou por uma porta de 4 polegadas de carvalho maciço, ouviu vozes, e está disposta a jurar... que pôde distinguir a voz do... acusado, Leonard Vole.

Ama yine de mahkemeye 10 santim kalınlığında meşe ağacından yapılmış bir kapı önünden geçerken içeriden ses duyduğunuzu söyleyebiliyorsunuz. Ve bu sesi de açıkça ayırt edebildiğinizi söylüyorsunuz. Mahhum Leonard Vole'un sesini.

Excelência, chamo a atenção do meu distinto colega... para o facto de que convoquei não Sra. Vole, mas Sra. Helm.

Sayın dostumun dikkatini tanık sandalyesine Bayan Vole'u değil Bayan Helm'i çağırdığıma çekmek isterim.

E esteve a viver como esposa do acusado, Leonard Vole?

Ve mahkum Leonard Vole'un karısı olarak mı yaşıyordunuz?

Afirmou para a Polícia que na noite que Sra. French foi assassinada, Leonard Vole saiu de casa às 7 : 30 e retornou às 9 : 25.

Polise verdiğiniz ifadenizde, Bayan French'in öldürüldüğü gece Leonard Vole'un evden saat 7 : 30'da çıktığını ve 9 : 25'de geri döndüğünü söylediniz.

Como o seu advogado lhe vai dizer, Vole, você muito brevemente... terá oportunidade de falar em sua própria defesa.

Avukatlarının da söylediği gibi, Vole, kısa süre sonra sana da kendini savunman için bir fırsat verilecektir.

Sr. Vole, eu oriento e preparo causas.

Ben bir danışmanım.