Translate.vc / portugués → turco / Véro
Véro traducir turco
59 traducción paralela
P'tit Louis, diz à Véro que não a esquecerei e que lamento ela ter deixado de me falar.
Küçük Louis, Vero'ya onu düşündüğümü anlat. Benimle konuşmaması çok yazık. Biscuit'i gördüm, bazı sorunlarımızı giderdik.
" P'tit Louis, diz à Véro que não a esquecerei e que lamento ela ter deixado de me falar.
" Louis, Vero'ya onu düşündüğümü söyle. Benimle konuşmaması yazık.
Sim, com a Vero e a irmã.
Evet, Véro ve kız kardeşiyle
Tenho sempre medo que ela diga á Vero que a comi.
Véro'ya, onu becerdiğimi anlatacak diye ödüm patlıyor.
A Vero já sabe.
Véro biliyor zaten.
Vou apanhar a Vero e as crianças á estação.
Véro ve çocukları istasyondan almalıyım.
Esperem pela Vero.
Véro'yu bekleyin.
Já disse á Vero, É maravilhoso ter-vos por cá.
Véro'ya demin söyledim, hepinizin burada olması çok güzel.
Vou á praça com a Vero.
Ben Véro ile markete gideceğim.
Estava a dizer á Vero e ao Max a alegria que sinto por estarem cá.
Ben de Véro ve Max'e sizi gördüğüme ne kadar sevindiğimi anlatıyordum.
Achas que a Vero está chateada?
Véro bana kızgın mı?
Como a Vero diz, é só chapa.
Véro'nun dediği gibi, mala gelsin.
Preciso vero Dr. Jaquith.
Doktor Jaquith'i görmeliyim.
... estamos salvos.
Doğru, Vero. Kurtulduk.
É a única prova, Vero.
O tek delil, Vero.
Que guerra nem que complicações, homem! Vero!
Ne yani şimdi savaş mı çıkacak çocuklar?
Não disseste tu que ele precisava de vero mundo?
Dünyayı görmeye ihtiyacı olduğunu söyleyen kişi sendin.
Pois é o que fará, vai vero mundo.
- Yapacağı şey de bu, dünyayı görmek.
Não faz também parte de vero mundo?
Bu da dünyayı görmenin bir parçası öyle değil mi?
- Es um pacer vero, hermano. Sí.
- Seni görmek güzel.
- Quero vero o que tens.
Görmek istiyorum.
Do Navio Aurelia, 5 km a Leste da Praia de Vero.
Vero Sahili'nden 5 km açıkta, Aurelia'da bulduğumuz.
- É vero. Monsieur Reyer, a Elissa não canta uma ária lindíssima no Acto III da "Hannibal"?
Mösyö Reyer, Elissa için üçüncü perdede harika bir arya yok muydu?
Mas quem era essa Véro?
Vero kimdi?
Está a vero como é, quando não está perto?
Burada olmadığın zaman böyle oluyor işte.
Eu tenho que ir. Gostei de vero seu olho.
Gitmek zorundayım, bence gözün çok güzel.
Está a assistir ao Krusty, o Palhaço, na WPPC, Florida. Local do nascimento da prancha de surf.
WPPZ kanalında yayınlanan Palyaço Krusty'yi izliyorsunuz, AccuCurl Dalga Ölçümleri'nin merkezi Florida'daki Vero Sahili'nden sesleniyoruz.
Do Navio Aurelia, 5km ao leste da Praia de Vero.
Vero Sahili'nden 5 km açıkta, Aurelia'da bulduğumuz.
Vero?
Véro?
- A Vero?
- Véro nerede?
Vero, e tu?
Vero. Ya senin?
A Vero tem de ir para a casa dela, como todos.
Vero da herkes gibi eve gitmek zorunda.
Quero ficar com a Vero.
Vero ile kalmak istiyorum.
Vero, vamos pôr esta linda flor no cabelo.
Vero, bu zarif çiçeği senin saçına takacağız.
Vero, os teus pais estão aqui.
Vero, annenle baban geldi.
A Vero é a tua namorada?
Vero kız arkadaşın mı?
Vero, chega.
Vero, yeter ama.
Não vamos ver mais a Vero se fizeres isso.
Üzerindeki etkisi devam ederse Vero'yu görmeyi keseceğiz.
E a Vero?
Ya Vero?
A Vero não está.
Vero burada yok.
Podemos ver a Vero, mãe?
Vero'yu görmeye gidebilir miyiz, anne?
Passamos em casa, vestes-te como deve ser, e depois vamos visitar a Vero.
Evimize gidip seni düzgünce giydirelim sonra da Vero'yu ziyaret ederiz.
Não vamos visitar mais a Vero.
Vero'yu bir daha ziyaret etmeyeceğiz.
Podemos ver a Vero?
Vero'yu görmeye gidebilir miyiz?
Tenho uma morada em Vero Beach, Florida.
... ve elimde Florida, Vero Beach'teki adresi var.
Signori, è vero?
Signori, è vero?
Tragam aloé vero... este gajo acabou de se queimar.
Bu çocuk yanıp tutuşuyor- - Biraz aloe vera sürmeli.
Está a vero tudo isso?
Şuraya bak.
- Uh... vero beach.
Vero beach.
Como está a Vero?
Vero nasıl?
Deum verum de Deo vero,
... Gerçek Tanrıdan Gerçek Tanrıdır.