English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / portugués → turco / Whit

Whit traducir turco

282 traducción paralela
- Porquê? Porque o Whit queria que eu tivesse a tua inteligência.
- Whit, bana bakıp kafasını sallar, ve senin gibi zeki biri olmamı diler dururdu.
- Ainda trabalho para ele.
Hala şu adam için çalışıyorum, Jeff. - Whit mi?
- O Whit? - Quer ver-te.
- Seni görmek istiyor.
- Ele tinha-te em alta estima.
- Anlıyorum. Hiç kimse seni Whit'ten daha fazla düşünmemiştir.
Ele nunca te meteu em sarilhos.
Bak, Whit seni hiçbir zaman kötü bir işin içine sürüklemedi, değil mi?
Então, via a vir da luz, e percebi porque o Whit não queria saber do dinheiro.
Ve sonra güneşin içinden çıkıp göründü işte o zaman 40 bin doların neden Whit'in umurunda olmadığını anladım.
Fui avisar o Whit que a encontrara. Mas o telegrafo estava fechado.
Whit'e onu bulduğuma dair telgraf çekmek üzere postaneye gittim ama siesta nedeniyle kapalıydı.
O Whit não morreu. - Não?
Whit ölmedi.
Telegrafei ao Whit.
Whit'e telgraf çektim, ama hiçbir şey anlatmadım.
Para refazermos a vida longe do Whit. Sabe onde eu estou.
Kendimize bir yaşam kurmak, Whit'ten uzaklaşmak için.
- O Whit não esquece nada.
- Whit'i tanımıyorsun. Bunu unutmayacaktır.
Não se esqueça.
Bunu biliyor olmalısın, Whit.
Há um milhão de mulheres no mundo parecidas com ela.
Whit, dostum, şu dünyada milyonlarca kadın var ve hepsi de ona benziyor.
O Whit devia tê-la de volta.
Whit onu geri almalıymış. Anladığım kadarıyla birbirlerini hak ediyorlar.
Mas podes dizer ao Whit onde estamos e ele dá-te 10 dólares.
Whit'e nerede olduğumuzu söylersen belki avucuna birkaç metelik sıkıştırabilir.
Ele não vai contar nada.
Jeff. Whit'e hiçbir şey söyleyeceği yok.
O Whit é liberal.
Elbette ki Whit geniş görüşlü biridir.
Sabes até onde ele pode ir, por isso, paguem-me e pronto.
Whit'i tanırsın ve gücünün nerelere kadar uzanabileceğini iyi bilirsin.
Ele teria ido contar ao Whit.
Aleyhimize çalışırdı, Whit'e giderdi.
Foi há muito.
Whit'i görmeyeli çok zaman oldu.
- Não o quis magoar.
- Duygularını incitmek istememiştim, Whit.
- Disseram-me que era encantadora.
- Whit bana çekici olduğunuzu söylemişti. Gerçekten mi?
Todos confiam em mim.
Hatta Whit iki katı güvenir.
O Whit quer matar o Eels e ajustar contas comigo.
Oldukça iyi. Whit, Eels'in sahneden inmesini ve benimle de eski bir hesabı kapatmayı istiyor.
O Whit recupera os documentos.
Belgeler Whit'e geri dönüyor. Ve ben de kurban olmuş oluyorum.
O Whit não é mesmo de esquecer nada, não é?
Şu Whit nefret etmesini gerçekten biliyor, değil mi? Bir keresinde, Whit hiçbir şeyi unutmaz demiştin.
O Whit é dono do Clube Sterling em North Beach.
Whit'in sahibi olduğu bir kulüp var. North Beach'teki Sterling Kulübü.
Assim, o Whit vai preso.
Whit'i federal bir hapishanede 10 sene yatmaktan kurtarmak.
Talvez o governo apenas o repreenda e o mande para casa, porque não precisa do dinheiro dele.
Elbette, devlet sadece Whit'in sırtını sıvazlamakla yetinip ona : " Evine dön. İhtiyacımız olan bütün paraya sahibiz.
Quatro de nós sabiam desse depoimento.
Whit'in haricinde bu beyanname senedinden dördümüzün haberi vardı.
- Telefone a Whit Sterling.
- Whit Sterling'e bir telefon bağlayın... - Hayır, otur şuraya.
- Não o vamos meter nisto.
- Whit'i bu işin dışında tutsak iyi olur.
Whit Sterling no Clube "Blue Sky" em Reno.
Reno'da Blue Sky Kulübünden Whit Sterling. - Kapıyı kapa.
Conversar com o Whit.
Olanları Whit ile konuşacağım. Yapmam gerektiğini düşünmüyor musun?
Não tentes, não estás em forma.
Yerinde olsam denemezdim, Whit.
- Ele ia matar-te.
- Seni öldürecekti. Gördün mü, Whit?
Não estejas surpreso, isso passa.
O kadar kederli durma, Whit. Bunu atlatacaksın.
Whit!
Whit.
Whit!
Whit!
Eu e o Whit estivemos a ajudá-la, na ausência do seu marido.
Ben ve Whit, kocanızın yokluğunda size hizmet ediyoruz.
Whit, vai buscar os animais ao curral.
Whit, hayvanları ağıla sok.
Que eu e Whit estamos aqui para assaltar a diligência.
Whit'le benim arabaya saldırmak için burada beklediğimizi düşünüyorsun.
- Whit.
- Whit?
Apenas palavras no papel, Whit.
Yalnızca kağıt üzerinde.
Não vais acreditar nisto. Mas eu e o Whit viemos quase uma semana antes de descobrirmos o que significava a palavra amnistia.
Bana inanmayacaksın ama Whit'le benim şu af sözcüğünün anlamını çözmemiz bir hafta sürdü.
O Whit não.
Whit değil.
E você vai dizer-me outra.
Whit diğer nedenini de senin anlatacağını söyledi.
Não precisa do Whit.
- Whit'e ihtiyacınız yok.
- Whit, é a Kathie.
- Whit, sevgilim, ben Kathie.
Não.
Hayır, Whit.
O Whit morreu.
Whit öldü.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]