Translate.vc / portugués → turco / Yang
Yang traducir turco
12,450 traducción paralela
A Yang não fala com ela desde o funeral.
Yang'i tekrar aradım. Cenazeden sonra Mer'den hiç haber almamış.
A paciente tem 60 % do corpo queimado, foi tirada de um incêndio esta manhã, estás a ouvir?
Hastanın vücudunun % 60'ı yanmış. Sabah evde çıkan yangından kurtarılmış. Dinliyor musun?
Então, ela é queimada num churrasco do jogo dos Seahawks.
Seattle Seahawk'ların maçından sonra verilen partide çıkan yangında yaralanmış.
E os incêndios florestais, no passado mês de Setembro, que mataram 8 pessoas?
Ya da geçen Eylül'de sekiz kişini öldüğü yangında?
Fomos advertidos no ano passado.
Yangın tüzüğü gereği. Geçen sene ceza yedik.
Faça qualquer coisa para afastar o Ryan, e mantenho-a viva o suficiente, para os ouvir gritar no meio do fogo.
Ryan'a haber vermek için her şeyi yaptın, ben de çocuklarının yangında çığlığını duyman için hayatta tutacağım seni.
Notaste alguma coisa estranha no Rice no último incêndio?
Son yangında Rice'ta bir şeyler fark ettin mi?
Ambulância 61, incêndio em automóvel.
Araba yangını.
- Está bem, Camião, ajudem o Autotanque 51 a abrir caminho até ao incêndio.
Kamyon, 51'e yardım edip yangına bir sınır çekin.
Preciso que me olhes nos olhos e me digas que a tua peça facial avariou naquela ocorrência.
Gözümün içine bakıp o yangında maskenin arızalandığını söylemeni istiyorum.
Ambulância 96. Incêndio em armazém.
- Ambulans 96, depo yangını.
- Wallace, tinha uma companhia no interior a fazer busca e salvamento dos civis, mas perdemos o controlo do incêndio.
Wallace, içeride arama yapıp sivilleri kurtaran ekiplerim var ama yangının kontrolünü kaybettik.
Fui informado, Wallace, que um dos teus bombeiros ameaçou o Comandante do Batalhão, Dan Weiss, com violência no incêndio hoje.
Wallace, itfaiyecilerinden birinin Tabur Şefi Dan Weiss'ı bugünkü yangında tehdit ettiğine dair uyarı aldım.
Grande incêndio, Rua Oeste 24, número 2604.
2604 West 24. cadde bina yangını.
Isso não é nenhum fogo de cozinha.
Ocak yangını deil.
É o teu tipo preferido de incêndio, Dawson.
Dawson senin en sevdiğin yangın tipi.
Estamos num suposto antro de drogas.
Keş mekanı olduğu söylenilen yerde yangın.
Ouça, você está muito perto de um fogo sem controlo.
Dinle, kontrolden çıkmış bir yangına çok yakınsınız.
Os vizinhos da rua 24, estão a acusar de termos chegado atrasados à nossa resposta devido a serem um bairro de renda baixa.
24. cadde sakinleri gelirleri düşük bir mahalle oldukları için bizi yangında yavaş hareket etmekle suçluyorlar.
No incêndio, quando o telhado caiu e tu ainda lá dentro... A única coisa que importa é teres saído de lá viva.
Ve yangında sen içerideyken çatı yıkıldı zaman önemli olan senin canlı olarak dışarı çıkmandı.
Extintor. Porta do cubículo partida. Ventoinha.
Yangın söndürücü, kırık kabin kapısı havalandırma, çöp kutusu, lavabodaki sakız.
Como é que uma semente ficou intacta no incêndio?
Bir tohum nasıl olur da yangından zarar görmez ki?
Parecem vidro, mas o calor do fogo pode ter mudado quimicamente o que fosse.
Cama benziyor ama her ne ise yangından kaynaklanan ısı kimyasal olarak değiştirmiş olabilir.
Quem é esse? - O filho do Alfred! Parece que morreram ambos num incêndio e ele anda sempre à procura do papá.
Galiba, ikisi de bir yangında ölmüşler ve bebek sürekli babasını arıyormuş.
Sim, mas é proibido estacionar em frente às bocas de incêndio.
Evet ama yangın musluğunun önüne park etmek yasak.
Ásgeir, é proibido estacionar em frente às bocas de incêndio, ela sabe.
Asgeir, yangın musluğunun önüne çekmek yasak. Biliyor bunu.
Aqui está a cidade, Michael, e o grande fogo, mas onde está o Lúcifer?
Karanlık seni öldürüyor. Kasaba burada Michael. Tahrip eden yangın da.
Vou fazer um incêndio para distraí-los.
Yangın çıkartıp dikkatlerini o yöne çekmeye çalışacağım.
Ele pensava que, com um incêndio, os mortos-vivos seriam atraídos.
Aklına bir fikir gelmiş. Yangın çıkartırsa aylakların buraya ilerlemesine engel olacağını düşünmüş.
O incêndio nunca surgiu.
Yangın falan çıkmadı ama.
Bem, puxa o alarme de incêndio, rouba-lhe o carro.
Yangın alarmı ver, arabasını çal.
Não podes ser o bombeiro quando és o incendiário.
Kundakçıysan yangın söndürücü olamazsın.
Yang Xinhai.
- Yang Xinhai.
Isto é o alarme de incêndio?
- Yangın alarmı mı bu?
Preciso do código de acesso para o sistema de incêndio.
Dördüncü derece yangın sistemi kontrol paneli şifresi lazım.
Alarme de incêndio.
Yangın uyarısı.
Ele disse que quando a centelha fosse acesa, espalhar-se-ia por todo o mundo, de animal para animal, como um incêndio descontrolado.
Dediğine göre kıvılcım bir kere ateşlendiğinde bir hayvandan diğerine yayılıyor, yangın gibi.
E quando isso acontecesse... seria impossível extinguir a chama.
Ve bu yangın çıktığında alevi söndürmesi imkansız bir hal alıyor.
Foi destruída pelo fogo.
Yangın tarafından yok edildi.
O fogo do Louvre.
Louvre yangını.
Há muito anos, um rapaz regressou à sua aldeia na Floresta Encantada para a encontrar em chamas.
Yıllar önce, bir çocuk Sihirli Orman'daki köyüne döndüğünde yangın olduğunu görür.
Poucas horas depois de os britânicos invadirem, a cidade foi tomada pelo Grande Incêndio de Nova Iorque, cuja causa permaneceu em mistério. Até agora.
İngilizlerin şehri istila etmesinden birkaç saat sonra bugüne kadar gizemi koruyan Büyük New York yangını çıktı.
Misturamos 37L, mas quando aceso, como apagamos?
10 galon malzemeyi karıştırdık ama yangın başladıktan sonra nasıl söndüreceğiz?
- E o fogo?
- Peki ya yangın?
- Não. - Fizeram um aceiro? - Não.
- Yangın emniyet şeridi oluşturdunuz mu?
Vamos começar a construir o aceiro!
Hadi bir yangın emniyet şeridi oluşturalım!
O fogo não consegue avançar se tiver apenas terra.
Eğer sadece toprak olursa yangın buradan ileriye geçemez.
- Não te esqueças do fogo.
- Şu yangın olayını da unutma. - Evet.
Um incêndio...
- Yangın.
Se o B613 foi deixado para morrer... É assim que vai voltar a encher os cofres... Roubar uns quadros, começar um fogo...
Eğer B613 ölüme terkedildiyse yerini böyle dolduruyorsun bir kaç resim çalarak, yangın başlatarak geride yanmış bir kaç sahtesini bırakarak ve orijinallerini milyarlar alıp mafyalara satarak.
Fogo!
Yangın!