Translate.vc / portugués → turco / Yasmin
Yasmin traducir turco
150 traducción paralela
viste à princesa Yasmin.
Sen prenses Yasemin'i görmüşsün!
Sê que o príncipe de Argel vem a pedir a mão da princesa Yasmin.
Bugün Cezayir prensinin, prenses Yasemin ile nişanlanmak üzere buraya geleceğini öğrendim.
Tenho sedas que a princesa Yasmin almejaria possuir.
Burada Prenses Yasemin'in bile sahip olmak isteyeceği ipekler var.
- Não. - Foi a princesa Yasmin.
Bana altını Prenses Yasemin verdi.
Dou a minha palavra, como rei de Tánger, que a quem devolva pérola certa à princesa Yasmin conceder-se-lhe-á a sua mão segundo a lei muçulmana.
Tanca'nın yemin etmiş hükümdarı olarak sözümdür : Çalınan inci kızım Prenses Yasemin'e geri getirilirse, getiren kişi kanuna uygun İslam evliliği ile ona koca olacak,
É Yasmin. via os teus olhos tanta perfeição?
Bak Yusuf. Prenses Yasemin. Gözlerin daha önce böyle bir güzellik gördü mü?
Sim, é verdade Jasmine.
Bu doğru, Yasmin.
Porque está tão séria?
- Neden bu kadar ciddisin, Yasmin?
O espelho, Jasmine.
Ayna, Yasmin.
Ah linda Jasmine!
Küçük Yasmin!
Venha, Jasmine!
Gel, Yasmin.
Para isto fui treinada. Desde que tinha metade da idade de Jasmine.
Bunun için Yasmin'in yarı yaşından bu yana eğitim gördüm.
Jasmine...
Oh, Yasmin!
Jasmine disse-me que estava aqui.
Yasmin burada olduğunu söyledi.
Deve prometer-me, Jasmine.
Bana söz vermelisin, Yasmin, asla ağlama!
Jasmine, lembre-se que vai tornar-se numa sacerdotisa.
Oh, Yasmin, unutma, sen Başrahibe olmak için seçildin. Layık ol.
- A Yasmin.
- Yasmin.
Por fim a encontro, Yasmin.
İste buradasın Yasmin.
Yasmin tem tantos talentos. Quase não tem tempo para ler.
Yasmin'in o kadar yeteneği var ki okumaya neredeyse hiç vakit ayıramıyor.
Chame-me Yasmin.
Bana Yasmin de.
Agora, Yasmin, espero que me diga o que vem a ser tudo isso.
Madem öyle Yasmin, acaba neler olduğunu bana söyleyecek misin?
- Yasmin, porque trancou a porta?
- Yasmin, neden kapıyı kilitledin?
Yasmin?
Yasmin?
- Tenho ciúmes dos seus pensamentos, Yasmin.
Sen hem de. Ben düşüncelerini kıskanıyorum Yasmin.
Perdão, Yasmin.
İzninle Yasmin.
Ah, Yasmin, aí está.
Yasmin, gelmişsin!
- O nome da rapariga é Yasmin Azir?
- Kızın adı Yasmin Azir mi?
Yasmin não tem mãe nem irmãs, sr. Pollock.
Yasmin'in ailesi yok Bay Pollock.
Yasmin!
Yasmin!
Oh! Yasmin!
Yasmin!
Yasmin, está a tentar dizer-me algo?
Yasmin, bana bir şey mi demek istiyorsun?
- Yasmim, com "Y".
- Yasmin, bir Y.ile
Yasmin, você vai pagar por isso!
Yasmin, bunu ödeyeceksin.
- Jasmin, nossa quanto tempo!
- Yasmin, merhaba. Uzun zaman oldu.
- Aquele não é o irmão mais novo da Yasmin
Bu Yasmin'in kardeşi değil mi?
- Você é o irmão mais novo da Yasmin, me diga como é ter a melhor irmã do mundo
Ablan Yasmin çok tatlı bir kız. Mükemmel bir ablaya sahip olmak nasıl bir şey? Evet.
Já conheceu ela realmente?
Yasmin'le tanışıyor musunuz?
- Mas vou correr o risco.Estou com você Jasmin!
Ama ben riski almaya hazırım. Yasmin'den yanayım.
Yasmin Querida, um passarinho me contou que você adora cantar!
Küçük bir kuş şarkı söylemeyi sevdiğini söyledi.
Manda ver Yasmin!
Göster kendini, Yasmin!
Agente te ama Yasmin!
Seni seviyoruz, Yasmin!
Vamos Yasmin, é o meu aniversário Me mostre o que pode fazer!
Haydi, Yasmin. Bugün doğum günüm. Hünerini sergile bize.
- Áh vamos lá Yasmin, esqueça isso!
Yapma Yas, aş şunu.
- É essa sou eu, a Yasmin Poia!
İyi, öyleyim. El pollo Yasmin.
Alô Yasmin!
Alo, Yasmin?
Áh e Yasmin, apague o meu número do seu celular, ok?
Bu arada, Yasmin numaramı cep telefonundan sil, olur mu?
- A Yasmin falhou com agente - Yasmin?
Yasmin bizi terk etti.
- Ela saiu do show, mas a nossa amizade vale mais do que isso!
Yasmin? Yarışmadan çekildi. Dostluğumuzun her şeyden önemli olduğunu sanıyorduk.
Vocês tem sido amigas a vida toda.Não acham que deveriam olhar um pouco mais o íntimo da Yasmin?
Kendinizi bildiniz bileli arkadaşsınız. Dostluğunuzun hatırına olanları biraz daha irdelemeniz neden böyle davrandığını öğrenmeniz gerekmez mi?
Ai meu deus, ele olhou para você.
Ulu Tanrım. Yasmin, seni nasıl da kesti!
Com licensa, Yasmin volte ao trabalho, porque não é para isso que estou te pagando, não quero beijos com meus convidados!
Affedersin! Yasmin! İşinin başına dön.