Translate.vc / portugués → turco / Yom
Yom traducir turco
123 traducción paralela
É o Yom Kippur. - É o quê?
Bugün Yom Kippur günü.
- Yom Kippur, um feriado judeu.
- Bugün ne? - Yom Kippur, bir Yahudi bayramı.
Eles fecham no Yom Kippur, e nós não abrimos no dia de St. Patrick.
Onlar Yom Kippur günlerinde kapalıdırlar, biz de St. Patrick günlerinde kapalıyızdır.
E Barak... ainda me inclui nos mortos no Yom Kippur?
Ya Barak? Adımı hâlâ Yom Kippur'da ölenler arasında mı arıyor?
Ganho dinheiro honestamente.
Ben namusumla çalışıyom.
Näo o consigo ler.
Okuyamıyom.
Eu conheço-a.
Tanıyom, tanıyom.
Estou a ser honesto consigo.
Size karşı dürüst davranıyom.
Estou a fingir que mereço.
Burda namus taslamıyom.
E eu ao seu.
Cevabını size bırakıyom.
" Se estou a assobiar Ponham-me fora da porta
" lslık mı çalıyom Atın beni kapı dışarı
" Se estou a namoriscar Ponham-na fora da cidade
" kur mu yapıyom Sepetleyin dilberi
Os serviços religiosos do Yom Kippur terão lugar... não terão lugar esta sexta, devido a circunstâncias mitigantes.
Yom Kippur için dini ayin yapılacak... elde olmayan sebeplerden dolayı bu Cuma yapılmayacaktır.
... Abalou a paz deste bairro do East Side, neste tradicional dia santo judaico, o Yom Kippur.
... geleneksel Yahudi bayramı olan Yom Kippur " da mahalledeki sükuneti bozdu.
Isto é porque ninguém quer perturbar o país, três dias antes do Yom Kippur?
Kefaret Bayramından üç gün önce halk üzülmesin diye mi?
Isto é porque ninguém quer perturbar o país três dias antes do'Yom Kippur'? * ( * Dia do Perdão - o mais sagrado em Israel )
Kefaret Bayramından üç gün önce halk üzülmesin diye mi?
Não é uma questão do'Yom Kippur', Golda.
Kefaret Bayramıyla bir ilgisi yok, Golda.
Vai ter com a tua família, O'Yom Kippur'está a chegar.
Evine, ailenin yanına git. Kefaret Bayramı arifesindeyiz.
Na véspera do'Yom Kippur', o feriado mais sagrado de todos os Judeus, muitos Judeus fazem o tradicional jantar de família antes de começarem o jejum.
En kutsal Yahudi bayramı olan Kefaret Bayramı arifesinde çoğu Yahudi ailesi geleneksel olarak ailecek yemek yer.
Às 2 : 00 da tarde no dia do'Yom Kippur'... os Sírios bombarderam as posições Israelitas e depois atacaram.
Kefaret Bayramı günü saat 2'de Suriyeliler İsrail mevzilerini bombardımana tutup saldırdı.
Durante o serviço do Yom Kippur.
Yom Kippur kutlama ayini sırasında oldu.
eu não parei de sonhar com os broches dela desde que cheguei aqui.
Buraya geldiğimden beri hergün onları görmenin hayaliyle yaşıyom.
não fui eu, foi o maneta!
Valla ben tanımıyom bile onları!
Thanks for the food.
Ben de arada yapıyom öyle şeyler.
É que soava tão a falso : "Yom Kip Pur". É que soava tão a falso :
Çok yapmacık geldi.
Tom, você pode andar.
Yom, yürüyebilirsin.
De modo nenhum.
Patronluk taslamıyom.
O dia mais santo do ano, o Yom Kippur.
Yılın en kutsal gününde, Yom Kippur.
Tom, tão logo esteja a bordo, nos leve para longe daquí. Dobra 9.
Yom, o şeyi alır almaz, bizi buradan warp 9 hızında uzaklaştır.
E a minha pistola de água e o meu ioiô?
Ama su tabancam ve yo-yom ne olacak?
Como o Yom Kippur é uma espécie de final no calendário judaico a maioria dos rabinos tentam acumular os sermões de um ano numa espécie de sermão de todos os sermões.
Yom Kippur'dan bu yana... Yahudi tarihinin süper kupası gibidir... Bütün hahamlar bütün yıl boyunca bunun için hazırlanır ve bunun "en iyi" olmasını ister.
Yom Kippur é o dia da expiação.
Yom Kippur bir keffaret günüdür.
Primeiro come-se, depois acendem-se as velas. É Yom Kipur e jejua-se.
Önce yersin, daha sonra mumları yakarsın,..... çünkü mumları bir kez yaktın mı, bu..... Yom Kippur'dur ve oruç tutmaya başlamışsındır.
Tu lês o jornal no Yom Kipur, Danny?
Yom Kippur'daki sayfadan mı bahsediyorsun?
O meu pai morreu no Yom Kippur... enrolado em seu xale de orações.
Babam Kippour'da dua şalına sarılıyken öldürüldü.
Tinha a loja fechada no Yom Kippur.
Bilmiyorum. Yahudi bayramında dükkanını kapamıştı.
Eu faço horas extras, fins de semanas, férias, Yom Kippur, Natal.
Fazla mesai yaparım, hafta sonu, tatillerde, yılbaşında, yortuda
Julgo que é o proprietário.
Sanıyom size ait.
Aqui, faz no Sandy Koufax, perdi 10 grandes quando ele quis beliscar o Yom Kippur.
İşte Sandy Koufax, Yom Kippur'da 10 saat ağzını kapatamadı.
Os judeus que conheço só lá vão no Yom Kippur, o Dia da Expiação.
Tanıdıklarım Yom Kippur'a gider. Tövbe Gününe.
Parece que caiu uma bomba no quarto dele.
Burası yakında Yom Tov olacak ve odası Hiroshima'ya benziyor.
Quem é este cara, Yom Kippur, agenderam-na para Sexta?
Kim bu Yam Kipur denen adam? Cuma'yı ona ayırmışlar.
... E a guerra de Yom Kipur?
- Yom Kippur Savaşı ne zamandı?
Entendo, do mesmo... isto é, o divórcio de meus pais foi antes do que a guerra de Yom Kipur.
Aynı yıl. Yani annemle babam savaştan önce boşanmışlar.
E o que realmente me irrita é que é politicamente incorrecto comemorar o Natal, mas vocês têm todo o vosso Yom Kippur, Rosh Hashanah,
Günümüzün ölüm tanımına göre, o da kesinlikle ölüyor. Sonra bahar da, uyanır. Beyin fonksiyonları çalışır kalp atmaya başlar.
É a primeira noite de Yom Kippur.
Yom Kippur'un ilk gecesi.
Pai, isso é só uma noite e foi em Setembro.
Baba, Yom Kippur zaten tek gece. Ayrıca o gece de eylülde. Ama önemli değil.
- O Yom Kippur.
- Kefaret günü.
Yom Kippur?
Yom Kippur Savaşı?
É Erev Yom Kippur.
Bu Yom Kippur.
- Fico com ele no Yom Kippur.
- Yom Kippur'da bende.